Konya’da 2 çocuğun öldüğü servis kazasında şoförden dikkat çeken iddia

Konya Cihanbeyli’de 2017 yılında yaşanan, 2 öğrencinin öldüğü, 42 kişinin de yaralandığı kazaya ilişkin 3 sanık yargılanıyor. Servisin şoförü dikkat çeken bir iddia ortaya attı, kepçeyle müdahale edilmese, çocukların hayatta kalabileceğini söyledi.

Konya’da 2 çocuğun öldüğü servis kazasında şoförden dikkat çeken iddia

6 Ocak 2017'de, Konya şehir merkezinden Cihanbeyli ilçesine öğrencileri taşıdığı öğrenilen servis otobüsü, Cihanbeyli ilçe terminali karşısında devrilmiş, kazada lise öğrencileri Burak Demirci ile Ayşenur Okuş hayatını kaybetmiş, 42 kişi de yaralanmıştı.

Anadolu Ajansı’nda (AA) yer alan habere göre; Konya 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Mustafa T, Sadettin T, Mehmet Ç. ile müştekiler ve taraf avukatları katıldı.

Okul servisinin sürücüsü Mustafa T. olay günü havanın soğuk olduğunu, öncesinde de kar yağdığını söyledi.

“YOLDA GİZLİ BUZLANMA VARMIŞ”

Konya merkezden öğrencileri alıp Cihanbeyli'de bulunan sağlık meslek lisesi, imam hatip lisesi ve başka bir okula götürdüğünü aktaran Mustafa T, şöyle konuştu:

"Cihanbeyli girişindeki köprüden geçtim. Köprü bitiminden sonra 3 öğrenciyi indirmem gerekiyordu. Duracağım sırada öğrencilerden biri otogarın karşısındaki ışıklarda ineceğini söyledi. Ben de gaza bastım, araba gazda gitmeyince vites yükselttim, gaza bastım. Kırmızı ışık yanında ayağımı aniden gazdan çektim. O an kırmızı ışığa 500 metre, 1 kilometre gibi bir mesafe vardı. Ayağımı gazdan aniden çekince araç sol tarafa kaydı, refüje çarptı ve döndü. Ben de hafif sağ yapmak için direksiyonu çevirdim. Daha sonra araç sağ yattı, süründü ve elektrik direğine çarpıp durdu. Yolda gizli buzlanma varmış. Benim hızım 40-45 kilometre civarındaydı."

“KEPÇEYLE MÜDAHALE EDİLMESİYDİ, SONUÇ FARKLI OLABİLİRDİ”

Servis yan yattığı için ön camı kırıp dışarı çıktığını anlatan Mustafa T, "Aracın etrafında dolaşırken aracın altında 2 çocuk gördüm. O sırada yaşıyorlardı. Hatta kız çocuğuyla konuştuk, ağlıyordu. O anda bir kepçe geldi. Aşırı kalabalık vardı, beni hiç dinlemediler. Traktör kepçesi ile 18 tonluk aracı kaldırmaya çalıştılar. Otobüs hiç kalkmadı, yana doğru kaydı. Kurtarıcı gelseydi ve kepçeyle müdahale edilmeseydi çocuklar hayatta kalır mıydı bilmiyorum ama sonuç daha farklı olabilirdi. Olay yerine kepçeyi ben çağırmadım. Suçsuzum, beraatimi istiyorum." ifadelerini kullandı.

Mustafa T, olay günü kullandığı otobüse takometre takmayı unuttuğunu iddia etti.

Servisin sahibi olan sanık Mehmet Ç. de suçlamaları reddetti.

Olay tarihinde Karayolları Genel Müdürlüğü 3. Bölge Müdürlüğünde şube şefi olarak görev yapan Sadettin T. de üzerine atılı suçlamayı kabul etmedi, kaza tarihinde kentte sert bir kışın yaşandığını, hava şartlarından kaynaklanabilecek kazaları önlemek için sorumluluğundaki bütün kara yollarında ekibiyle gece gündüz çalıştığını öne sürdü.

"KOLTUKLARIMIZ SAĞLAM DEĞİLDİ, EMNİYET KEMERİMİZ YOKTU"

Kazada yaralanan öğrencilerden Mehmet Ali E. ise "Maktul arkadaşımız Ayşenur'un kaza sonrası konuştuğunu görmedim. Koltuklarımız sağlam değildi, emniyet kemerimiz yoktu. Buzlanma için de yeteri kadar önlem alındığını düşünmüyorum." diye konuştu.

Mahkeme heyeti, sanık Mustafa T. hakkında adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına karar vererek, dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı erteledi.

 

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.