Dr. Mustafa Çıpan’dan eşsiz eser: Hazreti Mevlana’nın Türbesi ve Puşideler
Dr. Mustafa Çıpan’ın, Gönüller Sultanı Hz.Mevlana ile vefatının 102. yıldönümünde Osmanlı Cihan Devleti’nin Sultanı Gazi II. Abdülhamid Han’ın şahsında Hz. Pir’e ve Dergah’a hizmet eden bütün sultanların, beylerin ve paşaların aziz ruhaniyetlerine atfettiğini belirterek kaleme aldığı ve Büyükşehir Belediyesi tarafından basımı gerçekleştirilen ‘Hazreti Mevlana’nın Türbesi ve Puşideleri (Sanduka Örtüleri) kitabı alanının şaheserleri arasındaki yerini aldı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ın takdiminde, Hazreti Mevlana’nın: “Kim bizi iyilikle anarsa, dünyada adı, iyilikle anılsın” duasının muhatabı olmak üzere hazırladıklarını söylediği çalışma lüks kağıda basılı eşsiz bir kültür armağanı niteliğinde…
Eser sahibi Dr. Mustafa Çıpan’ın önsözünde: “bir dervişin gözünde süzülen bir damla yaş, Türbe’nin duvarında sırlara vakıf bir parça taş, Ateşbaz-ı Veli’nin kazanında pişen bir lokma aş olmak muradında olanları Aşk Şehir Konya’ya davet ediyorum” cümleleri ile amacını özetlediği manası görüntüsünden öte fotoğraf, resim, hat ve minyatürler eşliğinde takdim edilen eser büyük emeklerle hazırlandı.
Dr. Mustafa Çıpan eserde yaptığı çalışmalarla ilgili olarak şunları aktarıyor: “Çocukluğumdan beri büyük bir hürmet ve muhabbetle bağlı olduğum Hz. Mevlana’ya ve etrafında büyüdüğüm, bahçesinde oynadığım Dergah’ına, Konya Kültür ve Turizm Müdürü sıfatıyla, adeta üç defa çile çıkararak, üç ay eksiğiyle dokuz sene hizmet ettim. Ömrümde en bahtiyar zaman dilimi olan bu müddet zarfında Hz.Pir’in Türbesi’nin temizliğinden dedegan hücrelerinin restorasyonuna, daha önce kaldırılan kitabe ve tuğraların yerlerine konulmasından Hamuşgahtaki kabirlerin düzenlenmesine kadar pek çok hizmete büyük bir mesuliyet hissi ile katkı sağladım. Bu zaman zarfında nice mahfuz fevkaladeliklere şahit oldum… Yerli yabancı, uzak yakın, müslim gayr-i müslim Derhag’a gelen ziyaretçilerin, özellikle Hz. Pir’in huzurunda nasıl etkilendiklerini yakinen gördüm. Saatlerce huşu içinde dua edenleri, ağlayanları, bir kutlu vazifeyi ifa ederek oradan sanki ruhları yıkanmış, gönülleri hafiflemişçesine ayrılanları, Mescid kapısından, ziyaret öncesinden çok farklı bir ruh hali ile çıkanları müşahede ettim, bir kısmıyla görüştüm.. Bunlar, Molla Hünkar’ın buyurduğu gibi, “anlatılmayan, ancak yaşanan” hisler ve hallerdi…Uzun zamandır gönlümden geçirdiğim, zihnimde tasarladığım, bir müsenna saltanatıyla ziyaretçileri karşılayan Yeşil Kubbenin iç tezyinatı ve hatları ile ihtişamlı sanduka puşidelerini aksettirdikleri iman, tevazu ve nezaketin bilinmesi arzusuyla iki seneyi aşan hummalı bir çalışma sonunda kitaplaştırarak dikkat ve tekdirlerinize sunmak istedim”
Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından basılarak kültür dünyasına kazandırılan eser, titiz bir çalışmanın ürünü…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.