Konyalı Sabit, 13 yaşında distopya türü kitap yazdı

Konya’da yaşayan 8’inci sınıf öğrencisi Sabit Talha Şahin, hayal gücünü kullanarak, kurguladığı karakterleri kaleme alıp, distopya (otoriter ve baskıcı bir sistem) türünde kitap yazdı. Şahin şimdi serinin ikinci kitabını hazırlıyor.

Konyalı Sabit, 13 yaşında distopya türü kitap yazdı

Konya’da 8'inci sınıf öğrencisi 13 yaşındaki Sabit Talha Şahin, okuduğu kitaplar sayesinde hayal gücünü kullanarak, kurguladığı karakterleri kaleme alıp, distopya (otoriter ve baskıcı bir sistem) türünde kitap yazdı. Şahin, 2050 ve 2080 yılları arasında geçen Rivera Hükümeti'nin, kuruluşunun 25'inci yılında yaşanan isyandan sonra ailelerdeki genç olmayan herkesin öldürülmesi ve Linda adlı karakterin de kurşuna dizilen annesinin intikamını almak için verdiği mücadelenin anlatıldığı 'Zihin' adını verdiği kitabının ikinci serisini yazmaya başladığını söyledi.

Gençlik Ortaokulu öğrencisi Sabit Talha Şahin, geçen yıl eylül ayında yazmaya başladığı 'Zihin' isimli kitabını tamamlayarak, yayımladı. Kitap okumayı seven Sabit Talha Şahin, kendi kitabını yazma sürecini ise şu sözlerle anlattı:

''Türü ne olursa olsun, okuduğum kitapların finalini tahmin edebiliyordum ve devamında ne olacağına dair yakın fikirlerim oluyordu. Bir süre sonra ‘Neden ben daha iyisini ve farklısını yapmaya çalışmıyorum?’ dedim. Geçen yıl mart ayında aşk konulu kitap yazmaya başladım; ama devam ettiremedim. Karakterler benim yazabileceğim şekilde değildi. Eylül aylarında ise Zihin adlı kitabımı yazmaya başladım.''

b6336afffae0d431e1d83497f4d4cb00.jpg

'KİTABIN YARISINDA DİSTOPYA OLDUĞUNU ÖĞRENDİM'

Kitabı fantastik türde yazmaya başladığını; ancak yarısına geldiğinden türünün distopya olduğunu öğrendiğini belirten Şahin, "Kitabın yarısına geldiğimde distopya olduğunu öğrendim. Ben de çok şaşırmıştım. Ama yine de pes etmedim. Aynı şekilde devam ettirdim. Konusu ya da türü benim için önemli değildi. Benim olayım yazmaktı. Buraya kadar geleceğimi bile tahmin etmezdim. "diye konuştu. 

1e295ca9ab79f00c4f4626d693582ff1.jpg

'AİLEMİN DAHİ HABERİ YOKTU'

Kitabı yazarken ailesinin haberinin olmadığını belirten Şahin, "Temmuz ayının sonlarına kadar kimseye bu kitabın yazıldığını söylemedim. Eylül'den beri yazıyorum. Şubat'ta bitirdim; ama kimseye haber vermedim. Babama bile, kitap bittikten sonra düzeltme yapması için götürdüm. Bana, 'Baban edebiyat öğretmeni, o yüzden yazdın demesinler' diye emeğime saygısızlık olmasın düşüncesiyle, babama kitap bitene kadar haber vermedim. Tüm ailem elimde 300 sayfalık bir dosyayla karşılarına çıktığımda öğrendiler. Çevremdekiler kitap yazdığımı öğrendiklerinde tepkileri çok güzeldi. Okuma kültürüne sahip bir çevrem olduğu için çok mutluyum ve şanslıyım. Kitabımı hemen alıp okuyacaklarını ve yorumlayacaklarını söylediler. Objektif yorumlar yapıldığında bu gerçekten yazara çok büyük yardımcı oluyor. Kitabımda da bunun etkisini gördüm" ifadelerini kullandı.  

de644bbfb1974ffecc71da2056d66335.jpg

'SERİNİN İKİNCİ KİTABINI YAZIYORUM'

Kitabın iki seriden oluşacağını ve ikinci seriyi de yazmaya başladığını belirten Sabit Talha Şahin, "Serinin ikinci kitabını yazmaya başladım. 2050-2080 yılları arasını geçmiş zaman olarak yazıyorum. Kurgunun içerisinde 2080'i yazıyorum. Geçmişten çok fazla parça olduğu için 2050-2080 arası dedim. Kitapta bugünümüzden parçalar elbette var. Ama onları yansıtmayarak yapıyorum. Sokakta gördüğüm dilencinin dahi ruhumda bir parçası var. Onu hissettim kitaba hissettiklerimi yazdım. Bir gün okuyanlarda anlayacak ve diyecekler ki neden birbirimize yardım etmiyoruz. Kendi yaşıtlarımı, kendimden asla ayırmıyorum. Ben geceleri yazıyorum. Sosyal anlamda kendimi ve arkadaş edinmem gerektiğini biliyorum. Çünkü bu hayatı bir kez yaşayacağımı biliyorum. O nedenle kendimi kısıtlamadım ve başarımı elimde tutuyorum. Bilgisayar oyunu da oynanabilir. Zamanında yarım saatte olsa ben de oynadım. En azından kafa dağıtmak için bile olsa oynanabilir. Kendimi bir şeylerden kısıtlamayarak 'Zihin'i yazmayı başardım. Yaşıtlarıma diyebileceğim bir şey varsa, sevdikleri şeyleri yapmaktan asla vazgeçmesinler. Hayat size limon verdiyse limonata yapın, sözünü çok seviyorum. Kitapta çok fazla karanlık düşünceler vardı. İnsanlar esaret altında gibi. Ama onlar bir limondu, bende limonata yaptım." dedi.

f9deb6d693a65203d71f58563407ab6c.jpg

c99d8ffbb1b2cc007f2d44359296e8a2.jpg

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.