Olay, 27 Mayıs Çarşamba gecesi, Selçuklu ilçesi Mehmet Akif Mahallesi İsmet Bey Sokak'ta meydana gelmişti.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi 2'nci sınıf öğrencisi Mehmet Ali Demirel, Avusturya'nın Viyana kentinde yaşayan ablasının eniştesinden şiddet gördüğü iddiasıyla eniştesinin ailesinin evine gitmiş, burada çıkan kavgada ağır yaralanan Demirel, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.
TUTUKLANDILAR
Suçlamaları kabul etmeyen şüphelilerden Adil K. ve İsa K, olaydan sonra tutuklanmış, adli kontrol kararı ile serbest bırakılan baba Hüseyin K. de Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine yeniden gözaltına alınıp tutuklanmıştı.
KÜNT KAFA TRAVMASI SONUCU ÖLMÜŞ
Üniversiteli Mehmet Ali Demirel'in ön otopsi raporunda ise Demirel’in, künt kafa travmasına bağlı kafa kemiklerinde kırık, kafa içi kanama, beyin doku harabiyeti ve bunlara bağlı gelişen komplikasyonlar sonucu öldüğü belirtildi.
İDDİANAME TAMAMLANDI
Tutuklu bulunan 3 şüpheli hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede baba ve oğulları hakkında 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezası istendi.
İddianamede, "Şüphelilerin apartman bahçesinde Mehmet Ali Demirel'i fikir birliği içerisinde hareket ederek demir çubuk ve sopalarla dövdükleri sabittir. Şüphelilerin beyanları incelendiğinde, olayın oluşumu anlatılırken, beyanlar birbirini destekler ve tutarlı mahiyetteyken Mehmet Ali Demirel'in kafasına aldığı darbeler sorulduğunda hepsi farklı ve çelişkili beyanlar vermiştir. Birisi maktulün kafasını çiçekliğe çarptığını beyan ederken, diğeri arbede sırasında olmuş olabileceğini beyan etmiş, tahmin üzerine kurulu beyanlardan bahsetmiştir. Hüseyin K'nin olay sırasında Mehmet Ali Demirel'in çıkışını engellemek için bahçe kapısını kilitlemesi şüphelilerin içeride uzunca bir süre Mehmet Ali Demirel'i darp ettiklerini doğrulamaktadır" denildi.
KAÇMASIN DİYE ÜZERİNE KAPIYI KİLİTLEMİŞLER
Polis tutanağında şüphelilerin, Mehmet Ali Demirel'in kaçmaması için bahçe kapısını kilitlediği ile ölenin yanında 30 santimetre uzunluğunda 7 santimetre eninde 2 santimetre kalınlığında kurbağacık tabir edilen anahtar getirdiğinin anlatıldığı iddianamede, baba ve oğullarının öldürme kastıyla hareket ettikleri vurgulandı.
İddianamede, "Şüpheliler Mehmet Ali Demirel'i aralarına alarak demir çubuk ve sopalarla bilincini kaybedecek ve hayati tehlike geçirecek şekilde darp etmişlerdir. Ayrıca Demirel, kafasına esaslı darbeler almıştır. Bu durum şüphelilerin kastının yoğunluğunu göstermekte, şüphelilerin öldürme kastıyla hareket ettiğini ortaya koymaktadır. 'Öldürmek istememiştim' demesi de şüphelileri sorumluluktan kurtaramayacaktır çünkü hayatın olağan akışına normal bir insanın bir kişinin kafasına sert bir cisimle vurması halinde bunun ölümle sonuçlanabileceğini bilmesi gerekir" ifadelerine yer verildi.
HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ
Mehmet Ali Demirel'in elinde demir anahtarla gitmesi nedeniyle şüpheliler hakkında haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiği belirtilen iddianamede, "Hüseyin K'nin beyanında Mehmet Ali Demirel'in kendisini arayarak, 'Seni öldürmeye geleceğim' dediğini bunu diğer şüpheliler olan oğullarına da anlattığı, hatta İsa K'nin bu sebeple babasının yanına gittiği, bahçede Mehmet Ali'yi beklemeye başladıkları, her ne kadar Adil K, sesler üzerine aşağıya indiğini belirtse de şüphelilerin Mehmet Ali'nin geleceğini öngörerek hazırlıklı ve birbirlerinden haberdar oldukları, çünkü Mehmet Ali bahçeye girer girmez Adil'in olay yerinde belirdiği, Mehmet Ali'nin konuşacaklarını bahane ederek, gece saat 01.00 sıralarında kavga etmek için Hüseyin K'nin ikametinin bulunduğu yere geldiği göz önüne alındığında, her üç şüphelinin de tutarlı şekilde maktulün elinde demir anahtar beyan etmesine göre, her üç şüphelinin haksız tahrik hükmünden faydalanması gerektiği değerlendirilmektedir."
İddianamede, 3 şüphelinin 'fikir birliği için hareket ederek', Mehmet Ali Demirel'i ölümüne sebep olacak şekilde darp etmeleri nedeniyle 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmaları ancak haksız tahrik indiriminden yararlanmaları gerektiği belirtildi.