Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, 156 eski Kara Harp Okulu öğrencisi ile 8 rütbeli asker olmak üzere 164 sanık yargılanmış, sanıklardan 4'üne "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis, aynı suçtan 60 sanığa müebbet hapis cezası verilmişti. Mahkeme, Kara Harp Okulu öğrencisi 100 sanığın ise beraatına hükmetmişti.
Karara itiraz edilmesi üzerine yerel mahkemenin kararı, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesince hukuka uygun bulundu.
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükmün temyiz edilmesi üzerine de dosya Yargıtay 16. Ceza Dairesine geldi. Temyiz istemleri, mahkumiyet alan 64 sanık yönünden yapıldığı için Yargıtay 16. Ceza Dairesi, incelemesini bu sanıklar yönünden yaptı.
Daire, 4 sanığa verilen ağırlaştırılmış müebbet ve 59 sanığa verilen müebbet hapis cezalarını oy birliğiyle onadı.
Sanık Bilal Gülfidan hakkında verilen mahkumiyet hükmü ise sanığın vefat etmesi nedeniyle bozuldu.
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin gerekçesinde, sanıkların olay günü ortaya koydukları davranışlar itibarıyla, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün yönetimi tarafından planlanan darbe teşebbüsünden önceden haberdar oldukları, doğrudan planlama ve organizasyon içinde yer aldıklarının anlaşıldığı belirtildi.
Sanıkların, darbeciler tarafından ele geçirilmeye çalışılan Genelkurmay Başkanlığına gidip, darbe teşebbüsüne karşı koyan sivil halkın karargaha girmelerini önlemek amacıyla karargah içerisinde konuşlanarak ateş ettikleri kaydedilen gerekçede, sanıkların bu eylemleriyle örgütsel faaliyet kapsamında işlenen anayasayı ihlal suçuna ilişkin planlama, hazırlık ve icra organizasyonundan haberdar olmak suretiyle darbeye teşebbüs suçunu sevk ve idare edenler tarafından verilen emirleri gerçekleştirdikleri anlatıldı.
Gerekçede, görev paylaşımı bağlamında ve icra hareketleri kapsamında gerekli hazırlıkları yapan sanıkların suçun icrasında üstlendikleri rolleri, her birinin suçun icrasına ilişkin etkin, fonksiyonel katkıları da göz önünde bulundurulduğunda, fiil üzerinde ortak hakimiyet kurduklarının kabulü ile "müşterek fail" olarak "anayasayı ihlal" suçundan mahkumiyetlerine dair kabul ve uygulamada kuşku bulunmadığı aktarıldı.
Gerekçede, suçun icra hareketlerini müşterek fail olarak gerçekleştiren sanıkların, hükümeti düşürüp yönetime el koymayı amaçlayan suç organizasyonu içinde yer aldıklarının anlaşılmasına nazaran eylemlerinin suç teşkil etmediği ve/veya suç teşkil ettiğini bilmediklerine dair savunmalarının reddedilmesinde, konumları, rütbeleri ve mesleki tecrübeleri itibarıyla hukuki isabetsizlik görülmediği de vurgulandı.
- Yerel mahkeme kararı
Yerel mahkeme, olay tarihindeki rütbeleri itibarıyla albay Erdoğan Kurt ile yüzbaşılar Volkan Kençi, Salim Başaran ve Kenan Çakar'ı "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmıştı.
Aldıkları müebbet hapis cezaları onanan 59 sanığın isimleri ise şöyle:
"Abdullah Karahan, Mehmet Boztaş, Ekrem Özdemir, Arif Hadi Canlı, Barış Yalçın, Mahmut Sami Çalışkan, Mehmet Büyükkurt, Emrullah Kaya, İbrahim Aka, Orhan Kaştaş, Beytullah Arslan, Bilal Yıldız, Cengiz Cihan, Emrah Ümitalan, Mevlüt Melemez, Engin Kaplan, Engin Ümüştü, Eren Kürklü, Faruk Sarı, Kudret Türkarslan, Mehmet Tunç, Semih Karagül, Fatih Demir, Muhammed Emin Özgöl, Gökhan Aydın, Habip Dursun, Hakan Güreşci, Halil Öztürk, Hasan Ali Seyrek, İbrahim Aslan, İsmail Tunç, Mehmet Can, Mesut Kara, Mikail Demirkoparan, Nasır Ataş, Muhammed Yasin İcik, Muharrem Yongacıoğlu, Murat Gökburun, Mustafa Avan, Mustafa Cihangiroğlu, Nusret Çok, Oğuz Bulut, Sadık Alıcıoğlu, Mustafa Güney, Osman Marulcu, Ramazan Demir, Sedat Ayvaz, Serhat Telli, Yunus Karabela, Rıdvan Bozdemir, Sedat Güvercin, Selahattin Daştan, Süleyman Polat, Tuncer Doğer, Ümit Hamarat, Muhammet Veli Karabuğa, Murat Şeker, Mehmet Güneş, Mehmet Emin Erdoğan."
Yerel mahkeme, tamamı eski Kara Harp Okulu öğrencisi 100 sanığın ise "rütbeli komutanlarının güvenli bölgeye götürülme bahanesiyle Genelkurmay karargahına gitmiş olmaları, dosyada savunmalarının aksine bir delile rastlanılmamış olması, FETÖ ile örgütsel bağlantılarının olmayışı, haklarında elde edilen dijital materyallerde darbe girişimine ilişkin delil olmayışı ve Genelkurmay karargahı içinde ve bahçesinde bulunan kamera kayıtları ve fotoğraflar ile darbe girişimine destek verdiklerinin tespit edilemediği" gerekçesiyle beraatlerine hükmetmişti.