Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, hafta içi saat 21.00-05.00, hafta sonu cuma günü 21.00'den pazartesi günü 05.00'e kadar uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasının etkisinin çok güçlü olduğunu gördüklerini söyledi. Prof. Dr. İlhan, "Bir kısıtlama yaptığımızda önce vaka sayısı azalıyor, onu takip eden 1 hafta 10 gün içinde hasta sayısı azalıyor. Hasta sayısının azalmasını takip eden 15-20 gün içinde ağır hasta sayısı azalıyor. Ağır hastalarımız azaldıktan 15-20 gün sonra vefatlarımız azalıyor. Bu kısıtlamanın etkisinin çok güçlü olduğunu gözlemledik. Yaklaşık 1 aylık süreçte hasta sayısı 7 binden bin 500 civarına düştü; bu çok güzel bir şey. Bu gelişmenin devam etmesi için kısıtlamaların ben devam etmesi kanısındayım" dedi.
'15 ŞUBAT SONRASI KALDIRILMASI UYGUN OLACAKTIR'
Prof. Dr. İlhan, yılbaşı sürecinin de rakamlara olumsuz yansımayacağını umut ettiğini kaydederek, "Bu birkaç günlük rakamlar önemli. Bu hafta sonuna kadar yılbaşının olumsuz etkisi olup olmayacağını gözlemleyeceğiz. Aşılamaya da başlayacağız. Hepimizin olabildiğince gayret göstermesi lazım. Ne kadar az hasta ve vaka sayısı varken aşılamaya başlarsak o kadar çok vatandaşımızı koronavirüsten korumuş oluruz. Aşılama başlasın, bir doz yapılsın, biraz ilerlesin ondan sonra kısıtlamaların kalkmasının uygun olacağı kanısındayım. Hafta sonu ve akşam kısıtlamasının çok etkili olduğunu hepimiz gözlemledik. Bir süre daha böyle gitmesinin ben doğru olacağını düşünüyorum. Aşının ilk dozunun yapılacağı zamanı 15 Ocak gibi düşünsek, ikinci doz 28 gün sonra yapılacak, 15 Şubat sonrasında kısıtlamaların kaldırılmasını düşünmek daha uygun olacaktır" diye konuştu.
'BİNİN ALTINA DÜŞERSE OKULLAR AÇILABİLİR'
Okulların açılabileceği zamana ilişkin de değerlendirmede bulunan Prof. Dr. İlhan, şunları söyledi:
"Eğitimin devamı hepimizin arzusu. 15 Şubat şu anda okulların açılması için bir öngörü olarak görünüyor; ama o tarih yaklaştığında tekrar değerlendirmek daha doğru olacaktır. Vaka sayısı, hasta sayısı aşağıya doğru yönelirse okullarımızı bir kademe dahilinde eylül-ekimde yaptığımız gibi açmak daha doğru olacaktır. O dönemde de istemeyen velilerimiz için uzaktan eğitim seçeneğiyle gitmek daha doğru olacaktır gibi görünüyor. Eylül-Ekim ayında velilerimiz, öğrencilerimiz kurallara uydu. Bizlerin de okullar açıldığında çocuklarımıza örnek olmamız gerekiyor. Gerek hijyen gerek maske takmak gerekse fiziksel mesafe konusunda örnek olmalıyız. Aşılamada öncelikli ikinci grupta öğretmenlerimiz de yer alıyor. Bu sürece baktığımızda buradaki hocalarımızın da aşılanmasıyla birlikte eğitim kurumlarının açılması söz konusu olabilir kanısındayım. Rakamlarda iyi bir düzeyi yakaladık, gerek vaka sayısında gerek hasta sayısında. Bu aşağı iniş trendi devam ederse hasta sayılarında binlerin altını görürsek, hasta sayımız belli illerimizde özellikle çok yoğun olmazsa okulların açılabileceğini rahatlıkla söylemek mümkün."