Alaeddin Tepesi'nden Arapça 'Halife Ebu Bekir el Bağdadiye hediye. Allah onu korusun. Türkiye Konya vilayeti, Furkan kurumu yakında inşallah' yazılı kağıdın gösterildiği fotoğraf, 16 Eylül'de sosyal medyadan paylaşıldı. Bunun üzerine harekete geçen Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, paylaşım yapan kişinin, 1 aydır Konya'da oturan ve 1 yıl önce Türkiye'ye girdiği belirlenen, Suriye'nin İdlib kenti nüfusuna kayıtlı Hasen el Halil, olduğunu belirledi. Gözaltına alınan el Halil, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
-‘BAĞDADİ'Yİ HALİFE OLARAK GÖRÜRDÜM'
Hasen el Halil hakkında, 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle cumhuriyet savcısı tarafından iddianame düzenlendi. İddianame, Konya 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede el Halil'in, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde verdiği ifadesi de yer aldı. Etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini belirten el Halil'in, Bağdadi'yi 'halife' olarak gördüğünü söylediği ortaya çıktı. El Halil, ifadesinde, "2018 yılında Çeyşül Hora'ya bağlı 'Felaki Şam' örgütü içinde 3 ay kadar faaliyet gösterdim. 1 ay muasker eğitimi 1 ay da şer'i eğitimi aldım. Kalaşnikof, doçka ve el bombasının nasıl atılacağının eğitimini aldım. Silah eğitiminden sonra Esad güçlerine karşı Halep şehri Raşidin bölgesinde 5 gün savaştım. Karışıklıklar çıktıktan sonra ailemin yanına döndüm. DEAŞ terör örgütü lideri Ebu Bekir el Bağdadi'yi çok severdim. Onu 'halife' olarak görürdüm" dedi.
Cumhuriyet savcısı, el Halil'in verdiği bilgilerin, örgütün çözülmesi konusunda yeterli olmadığını, şüphelinin samimiyetsiz olduğunu belirtip, mahkemeden sanığın cezalandırılmasını talep etti.
-‘FİKRİM DEĞİŞTİ'
Yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıkarılan Hasen el Halil, duruşmaya Tarsus 2 No'lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Savunmasında, polisteki ifadelerinin doğru olmadığını, örgütle bağının bulunmadığını ileri süren el Halil, "2018 yılında kaçak yollarla Türkiye'ye giriş yaptım. DEAŞ terör örgütü üyesi değilim. Suriye'de kimseye karşı zulüm yapmadım. Suriye'de yaşarken DEAŞ, bize karşı bir şey yapmadı. Bundan dolayı da DEAŞ'a karşı sempatim oluştu. DEAŞ hakkında, örgütün işleyişi hakkında bilgi sahibi değilim. DEAŞ terör örgütü lideri Ebu Bekir el Bağdadi'yi çok severdim. Onu 'halife' olarak görürdüm. Gözaltına alındıktan sonra fikrim değişti. Benim DEAŞ terör örgütüne ya da onun lideri olan Ebubekir el Bağdadi'ye karşı herhangi bir sempatim ya da sevgim yoktur" diye konuştu.
-‘PARA İÇİN FOTOĞRAFI ÇEKTİM'
Sosyal medya üzerinden Muczia el Kureyşi isimli kişiyle arkadaş olup, mesajlaşmaya başladığını anlatan el Halil, şunları kaydetti:
''Aramızdaki muhabbet ilerleyince benim DEAŞ'a karşı sempatim olduğunu da bildiğinden Muczia el Kureyşi bana Alaeddin Tepesi'nde fotoğraf çekip kendisine göndermemi istedi. Ben de 'Telegram' programından, üzerinde 'Hediye Halife Ebubekir El Bağdadi'ye. Allah hafız etsin. Türkiye Konya vilayeti. Al Furkan. Yakında inşallah. Hicri 14 Muharrem 1441. Miladi 16 Eylül 2019' yazılı fotoğrafı çekip ona gönderdim. Bu resimleri ne amaçla nerede kullanacağını bilmiyordum. İstediği fotoğrafları çekip gönderdikten sonra beni bir kez telefonla aradı. Bana hediye göndereceğini söyledi. Sanırım bana para gönderecekti. Biraz para kazanacağımı düşünerek, benden istenilen fotoğrafları çektim. Başka amacım yoktu. Kendime ait başka isimle bir haber kanalı açtım. Burada ülkemle ilgili paylaşımlar yaptım. Bu paylaşımlar arasında DEAŞ'la ilgili videolar da vardı. Telefonumda bulunan Bağdadi'ye ait ses kayıtları ve örgütle ilgili fotoğraflar ise kullanmış olduğum haber kanalları ve uygulamalara gelmiştir."
Mahkeme heyeti, Hasen el Halil'in tutukluluk halinin devamına karar verirken, duruşma ertelendi.