Süleyman Demirel Kültür Merkezi Malazgirt Salonunda düzenlenen konferansa; Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka, Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Tahir Balevi, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmi Uyanık, dekan yardımcıları, öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren SÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmi Uyanık, “Ülkemiz açısından bugün önemli bir değerimizi milli gururumuz modern Alperenimiz Türk Hava Yolları kurumumuzun Alperen bir genel müdürünü ve ekibini burada misafir etmekten öncelikle onur duyduğumuzu ifade etmek istiyorum. Selçuk Üniversitesi bir dünya üniversitesidir. Havacılık deyince elbette ki tarih devreye giriyor. Öncelikle de tarihi şuuruyla dolu genel müdürümüzü tebrik ediyorum. Misyon ve vizyon açısından geçmişi gelecekle buluşturuyor. Türk havacılık tarihi 11. yüzyılda İsmail Cevheri ile Türkistan’da başlıyor. Bugün Türk Hava Yolları Kurumu da 1925’te Tayyare Cemiyeti olarak kurulmuş. Daha sonra 1933’te yapılan son değişikliklerle bugüne kadar gelmiştir. Bugün dünyanın tek rakibi gerçekten Türk Hava Yolları’dır. Turizm enstitüsünde ve ekonomide 12.9 milyar dolar gibi belki de gayri safi milli hasılanın yaklaşık yüzde 3-4’lere gelen bir rakamı Türk Hava Yolları bizlere kazandırıyor. Uzakları yakın ediyor, bizleri uzaklarla buluşturuyor. Gerçekten kültür ve bir turizm köprüsü diyebiliriz. Tüm hizmetleriyle ülkemize ve insanlığa yapmış olduğu katkılardan dolayı Türk Hava Yolları’nı ve ekibini tebrik ediyor, başarıların devamını diliyoruz” diye konuştu.
“Bir Kültür ve Turizm Köprüsü: Türk Hava Yolları” konferansını veren Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi, “Turizmde havacılık vazgeçilmez taşıma modlarından bir tanesi çünkü uluslararası turizmin yüzde 95’ten hava yoluyla gerçekleşiyor. Dolayısıyla turizm ve hava yolu sektör olarak birbirlerinin ayrılmaz bir parçasıdır. Her şey önce hayal etmekle başlıyor. Hayal edince dünyada global bir marka haline gelirsiniz. Öğrenci arkadaşlarımız, eğer bir şeyi hedefliyorlarsa bir defa arzu etmeleri ve arzularında da ısrar etmeleri gerekiyor. Hangi hedefiniz varsa çekinmeden usanmadan o hedef doğru biraz çalışmanız lazım” diye konuştu.
Türk Hava Yollarının kuruluş sürecinden söz eden THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, “İlk olarak 1933 yılında Devlet Hava Yolları ismiyle kuruldu. O zaman 4 sefer yapılıyordu ve 5 uçak vardı. 1947 yılında Atina’ya ilk yurt dışı seyahat yapıldı. 1956 yılında aktarmalı olarak uçuşlar yapılıyor. 2003 yılına kadar THY dünyada büyük oranda Türkiye’ye hitap eden ve lokal bir taşıyıcı olarak görülen bir hava yoludur. Ancak 2003’te hava yolu taşımacılıkta bir dönüşüm başlıyor. Havacılıkta havacılığın bugüne gelmesindeki vizyon ‘hava yolu halkın yolu’ sloganı şeklinde belirleniyor. 2003 yılına kadar havacılık sadece belli bir zengin kesimin seyahat edebildiği bir taşıma modu olarak görülüyor. 2003 yılında 55 ülkeye 65 uçakla sefer yapıyoruz. 2006 yılına gelindiğinde özelleştirme yapılıyor. Türk Hava Yolları bugün global bir marka haline gelmişse ve dünyada artık sayılı hava yollarından biriyse esas dönüm noktalarından bir tanesi 2006 yılında halka arzla THY’nin devlet kurumu olmaktan çıkıp özel bir şirket statüsüne dönüşmesidir. 2006 yılında yüzde 51’i halk açık hale geldi yüzde 49 devlet hissesi olarak kaldı. 2006’ya geldiğimizde 69 ülkeye 103 uçakla seferler yapıyoruz. 3 yılda THY ‘hava yolu halkın yolu’ olacaktır, vizyonu doğrultusunda 2 katına çıktı. Şu anda Türk Hava Yolları 126 ülkeye, 316 şehre 319 hava limanını uçuyor. Bu rakamlarla Dünyada en çok ülkeye uçan hava yolu unvanına sahiptir. Tabii biz bu 126 ülkeye Türkiye’nin kültürünü götürüyoruz, oradan Türkiye’ye turist iş adamı getiriyoruz. Yani kültürel baz bağlıyoruz. THY dünyada bilinen ikinci büyük Türk Hava Yolu’dur. THY dünyada en fazla Afrika devletlerine uçan ülkelerden bir tanesidir. Önümüzdeki 2023 yılına kadar da 200 uçak siparişimiz var. 450’den fazla uçağımız olmuş olacak. Dünyanın 10. filosuna sahibiz. 2023 hedeflerimiz arasında; 120 milyon yolcu taşıyan 500’den fazla uçağa sahip olmak yer alıyor” ifadelerini kullandı
THY Genel Müdürü Ekşi, Türk Hava Yolları’nın Avrupa’da yapılan emniyet denetlemelerinde en iyi puanı alan şirketlerden biri olduğunu ifade ederek 24 uçakla 88 şehre doğrudan kargo uçaklarıyla sefer yaptıklarını da belirtti.
Konya Hava Limanı’nın kendi kendine yeten bir hava limanı olduğunu belirten THY Genel Müdürü Ekşi, THY olarak haftada 46 sefer yaptıklarının bu sefer sayılarının arttırılmasının muktedir olduğunu söyledi.
İstanbul Hava Limanı’nın önemli bir proje olduğunu söyleyen THY Genel Müdürü Ekşi, “Yeni hava limanında tüm fazlar bittiğinde 200 milyon yolcu kapasiteli bir hava limanı olacak. Atatürk Hava Limanın kapasitesi 70 milyon kapasitesi vardı. Yeni hava limanın, istihdama katkısı 225 bin çalışan, gayri safi milli hasılaya katkısı 4.9’dur. Bugüne kadar toplamda 41 milyon yolcu taşınarak 261 bin sefer yapıldı. İstanbul Hava Limanı olmazsa olmaz ve geç kalmış bir projedir. Atatürk Hava Limanı, uzun yıllar Türk Sivil Havacılığına hizmet etti. Ama maalesef mekân itibariyle artık genişlemesini mümkün olmayan Türk sivil havacılığını boğan ve büyümesine yetişemeyecek olan bir hava limanıydı. Dolayısıyla İstanbul’a bir hava limanı yapılması gerekiyordu. Türk Sivil Havacılığını şaha kaldıracak projelerden bir tanesidir” ifadelerini kullandı.
Konferans soru ve cevapların ardından sona erdi.
Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Okka tarafından THY Genel Müdürü Bilal Ekşi’ye hediye, Selçuk Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmi Uyanık tarafından ise plaket takdimi yapıldı.