Türkiye'nin, büyük bir endüstri haline gelen oyun sektöründeki payı yerli firmaların atılımlarıyla her geçen yıl yükseliyor.
Oyun sektörünün dünyadaki toplam hacmi geçen yıl itibarıyla 135 milyar dolara ulaştı. Türkiye, 850 milyon dolar pazar büyüklüğüyle en büyük pazara sahip 18. ülke konumunda bulunuyor.
Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'nin oyun yazılımı ihracatı da 2017'ye oranla geçen yıl yüzde 50 artarak 1 milyar 50 milyon dolara ulaştı.
Türkiye'nin oyun sektöründeki payının artmasında, sektördeki yerli firmaların çalışmaları önemli bir rol oynuyor.
"3 kıtada, 10 bölgede, 11 farklı dilde oynanan oyunlar üretiyoruz"
InGame Group Üst Yöneticisi Alpay Alptekin, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin dünya çapındaki oyuncu şirketi" olma hedefiyle 2012 yılında faaliyetlerine başladıklarını belirterek, Türk oyun markasını dünyanın farklı yerlerindeki milyonlarca oyuncuyla buluşturma hedeflerine kısa sürede ulaştıklarını söyledi.
Son 10 yılda Türk oyun sektörünün ciddi gelişmelere sahne olduğunu aktaran Alptekin, Türk oyun şirketlerinin kazandıkları başarılarla küresel yatırımcıların gözdesi haline geldiğini kaydetti.
Alptekin, Türk oyun firmalarının yabancılara göre dezavantajı bulunmadığını, Türkiye'de dünya çapında çok iyi oyun geliştiricilerin olduğunu vurgulayarak, "Aradaki fark, teknik yetkinlikte değil, yabancı oyun firmalarının yola daha önce çıkmış olmalarından ve global dağılımı daha önce sağlamalarından kaynaklanıyor. Bizim endüstrimiz ise 15 yıldır var ama hızlı öğreniyoruz. Pratiğiz ve çok zekiyiz. Kısa zamanda farkı kapatıp geçeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Oyunun, büyük bir endüstri olduğunu ve her yıl çift haneli büyüdüğünü ifade eden Alptekin, "Ülkemiz, hem oyuncu sayısının büyüklüğü hem potansiyeli ile küresel şirketlerin ilgi merkezi durumunda. Büyüyen dijital oyun endüstrisine yatırımlar ve inovasyonlarla katkıda bulunmayı hedefleyen şirketler grubu olarak, Türkiye'nin yanı sıra 3 farklı kıtada, 10 bölgede, 11 farklı dilde oynanan oyunlar üretiyoruz. Bugüne kadar ürettiğimiz oyunlarla milyonlarca oyuncuya ulaştık." diye konuştu.
"100 milyon oyuncuyla bölgenin en büyüğü olmayı hedefliyoruz"
Alptekin, şirketlerinin çatısı altında yerli oyun "Zula"nın geliştiricisi MadByte Games, yayıncı şirket Lokum Games, çok oyunculu bilardo oyunu "Pool Elite"i geliştiren Elite Game Studio ve mobil oyun geliştirmeye odaklanan Boombyte Games'in yer aldığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Amiral gemimiz 'Zula'nın global bir oyun haline gelme süreci 2016 yılından bu yana devam ediyor. Oyunumuz, şu anda Brezilya, Avrupa, İran, Rusya ve Latin Amerika'da yerel yayıncılar aracılığıyla oyuncularıyla buluşuyor. Zula'nın Türkiye’de ve dünyada 25 milyon oyuncusu bulunan yüzde 100 yerli bir oyun olmasından gurur duyuyoruz.
Ayrıca, Türkiye'nin ilk espor merkezi olan Nonstop Zula Espor Merkezi'nin açılışını da ocak ayında gerçekleştirdik. Ülkemizin dünyada esporda bir marka haline gelmesi vizyonuyla hareket ediyoruz. Gelecek 3 yıl içerisinde 100 milyon oyuncuya ulaşarak bölgenin en büyüğü olmayı hedefliyoruz."
"Yabancı markaların pazar hakimiyeti yüzde 4'e geriledi"
Türk firmalarının oyun sektöründeki etkisi, dijital oyun üretiminin yanı sıra oyun aksesuarları alanında da artıyor.
Yerli profesyonel oyun koltuğu üreticisi xDrive'nin Genel Müdürü Fatih Yalçın da 1983 yılında sandalye üretimiyle başladıkları faaliyetlerine, teknolojik gelişmelerin etkisiyle son 5 yılda oyuncu koltuğu üretimiyle devam ettiklerini bildirdi.
Yalçın, Türkiye'de oyuncu koltuğunu yerli üreten ilk firma olduklarını belirterek, Ar-Ge dahil olmak üzere üretim süreçlerinin tamamına yakınını İstanbul'daki fabrikalarında gerçekleştirdiklerini ve bu alanda pazar lideri olduklarını söyledi.
İngiltere ve ABD'nin de aralarında bulunduğu dünyanın birçok ülkesine ihracat gerçekleştirdiklerini aktaran Yalçın, şunları kaydetti:
"Aylık 5 bin oyuncu koltuğu üretme kapasitemizle Türkiye'nin en yüksek oyuncu koltuğu üretme kapasitesine sahibiz. Patenti bize ait dünyanın ilk ısıtma, soğutmalı ve masajlı oyuncu koltuğunu satışa sunduk. Oyuncu koltuğu pazarına girmeden önce Türkiye'deki pazara yabancı markalar hakimdi. Yerli üretime başlamamızla birlikte yabancı markaların yüzde 90 olan pazar hakimiyeti yüzde 4'e geriledi.
Ayrıca, 'gaming workstation (oyun ve iş istasyonları)' üreticisi olarak hem ülke hem de fabrika olarak dünyada ikinci üretici konumundayız. Tasarımını ve mühendisliğini yerli olarak gerçekleştirdiğimiz ve bir yıldır üzerinde çalıştığımız bu ürün grubu bizi uluslararası pazarda daha fazla söz sahibi yapacak."