Eski halinden eser yok! Kuraklığın vurduğu Beyşehir Gölü'ndeki içler acısı durum fotoğraf karelerine yansıdı

Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü, kuraklık ve aşırı tarımsal sulama nedeniyle zor günler yaşıyor.

Suların her geçen gün daha fazla çekildiği Beyşehir Gölü'nde, kıyılar adeta balçık ve bataklığa dönerken, sığ kesimlerdeki göl yüzeyi ot ve yosunlarla kaplandı. Kıyılarda insan boyuna aşan devasa sazlıklar oluştu, bazı küçük adalar da suyun çekilmesi nedeniyle bu vasfını yitirmiş durumda.

Adaların çevresinde ise küçükbaş hayvanlar otluyor.

Suların çekilmesi nedeniyle gölde balıkçılık faaliyetleri de durma noktasına geldi. Karada kalan balıkçı teknelerini açık sulara götürebilmek için traktörler mesai yapıyor. Gölü besleyen su kaynakları da yaşanan kuraklıktan olumsuz etkilendi.

Beyşehir Belediyesi ekipleri ise gölün yüzeyini kaplayan yosun ve otları temizleyebilmek için temizlik çalışmaları yürütüyor.

Beyşehir Birliği, Göl, Doğa ve Çevre Koruma Derneği Başkanı Bekir Sami Tan, Beyşehir Gölü'nün bu yıl yaşanan kuraklık nedeniyle giderek küçülmeye başladığını söyledi. Beyşehir Gölü'ndeki suların her geçen gün azalmasına rağmen halen gölden su çekilmeye devam edildiğini aktaran Tan, şöyle devam etti:

"Kuraklık böyle devam ederse göl elden gider. Gölün su kaynakları her geçen gün azalıyor. Yazın gölden sulama için kullanımın artması, buharlaşma kayıpları ve diğer nedenler gölü maalesef bu hale getirdi. Göl kıyıları 200 metre kadar çekilmiş durumda. Gölün kıyılarını otlar, yosunlar ve sazlar kaplamış durumda. Suların çekilmesi nedeniyle karada kalan teknelerini balıkçılarımız traktörlerle gölün derin kesimlerine çekiyor. Beyşehir Gölü kıyılarında böyle manzaralar yaşanmaya başladı."

Beyşehir Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Hasan Kurt ise Beyşehir Gölü'nde, kayıtlı ruhsatlı 466 tekneden bugünlerde ancak 66'sının faaliyetini sürdürebildiğine dikkati çekti. Gölün derinliğin de bu yıl 1,5-2 metreye yakın azaldığını, suların çekildiği yerlerde bataklığı andıran görüntüler oluştuğunu anlatan Kurt, şunları kaydetti:

"Kıyılarımız komple bataklık olmuş vaziyette. Bu durum gelecek sene de devam ederse tarlalarını hoyratça sulayan arkadaşlar kesinlikle bir damla su bulamayacaklar. Bataklığın içinde bu ağlar nereye atılır acaba? Atacak yer var mı? Su kalmadı, göl artık can çekişiyor. Bu gölü kurtarabilmek için çok ciddi manada çok kapsamlı projelere ihtiyaç var."

Kurt, tekneleriyle avlanmaya çıkan az sayıdaki balıkçının ise kıyılardaki su çekilmeleri nedeniyle açıklara ilerleyemediğini, teknelerin pervanelerinin sürekli otlara takılarak zarar görmesine neden olduğunu belirtti. Beyşehir'e artık il dışındaki barajlardan artık balık getirmeye başladıklarını dile getiren Kurt, "Kuraklık tüm Türkiye'de var ama Beyşehir'i bu yıl daha fazla vurdu." dedi.

Yeşildağ Mahallesi'nde besicilik yapan Şaban Özel de göl havzasındaki suların çekildiği yerlerin meraya dönüştüğünü dile getirdi. Göldeki adaların etrafında su kalmadığını, bu nedenle bazı adaların birbiriyle birleştiğini aktaran Özel, "Bahar döneminde ağ serilebilen, kayıklarla gidilebilen adalara şimdi yürüyerek gidilebiliyor. Hayvanlarımızı göl sularının çekildiği adaların çevresinde otlatıyoruz." diye konuştu.