Kadir Şeker kararı için kim ne dedi? Tahliye ihtimali var mı?

Konya’da yeniden yargılanan Kadir Şeker’in 10 yıl 10 ay hapisle cezalandırılmasına karar verildi, tahliye de çıkmadı. Peki taraflar kararı nasıl değerlendirdi, tahliye ihtimali var mı? İşte karar sonrası tüm açıklamalar.

Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Kadir Şeker ve yakınları, maktul Özgür Duran'ın ailesi ile taraf avukatları katıldı.

İddia makamı bozma ilamına uyulmasını istedi.

Duruşmada Şeker ile müştekiler ve taraf avukatlarına söz verildi.

Sanık Şeker, "Ben oraya kadının yardıma ihtiyaç duyduğunu düşündüğüm için gitmiştim. Bıraksaydı, evime gidecektim. Yanından uzaklaşmışken maktul bana saldırdı, boğazıma sarıldı. O an bilincimi kaybedeceğimi düşündüm. Olay nedeniyle pişman ve üzgünüm. Tahliyemi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.

Yargıtay’ın bozma ilamını kabul etmeyen Duran ailesinin avukatları, söz konusu olayın sosyal medyada "kadına şiddet vakası" olarak değerlendirildiğini ancak somut olayda kadına şiddetin bulunmadığını iddia etti.

Duran ailesi avukatları, Şeker'in cezasında indirim yapılmamasını ve en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti.

Maktul Özgür Duran'ın annesi Mübeyyen Güner de "Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Ben devletime güveniyorum. Bu çocuk suçsuz olsaydı ben onu kendi ellerimle kurtarırdım. Ben evlat acısı çeken bir anneyim." dedi.

Kadir Şeker'in avukatlarından Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ ise Duran ailesine başsağlığı dileyerek, olay tarihinde 19 yaşında olan Şeker'in suçu, anın ve maktulün yarattığı korku ve panik durumu içerisinde işlediğini savundu.

Aladağ, Şeker'in 3 yıla yakın süredir cezaevinde bulunduğu belirterek, infaz hükümleri ve cezaevinde bulunduğu süre göz önüne alınarak tahliye edilmesini istedi.

"ŞEKER, CEZAEVİNDEYKEN GAZİ ÜNİVERSİTESİ FİZİK BÖLÜMÜNÜ KAZANDI"

Şeker'in avukatı Emrah Daylan da "Müvekkilim cezaevinde bulunduğu süreçte üniversite sınavına girmiş, Gazi Üniversitesi Fizik Bölümünü kazanmıştır. Eğer tahliye edilirse öğrenimine devam edebilecektir. Tahliyesini ve 'haksız tahrik' indiriminin en üst sınırdan uygulanmasını talep ederiz." diye konuştu.

İddia makamı duruşmada açıkladığı mütalaasında Şeker'in "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan cezalandırılmasını, "haksız tahrik" indiriminin en üst sınırdan uygulanmasını ve Şeker'in tahliye edilmesini talep etti.

Duran'ın avukatları mütalaaya itiraz ederek, Şeker'e en üst sınırdan uygulanacak indirimin, bundan sonra yaşanacak "haksız tahrik" oranı daha yüksek sayılabilecek olaylarla ilgili karar verilirken hataya sebebiyet vereceğini öne sürdü.

Mahkeme heyeti, Şeker'e "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 13 yıl ceza verdi. Cezası "iyi hal" indirimiyle 10 yıl 10 aya düşürülen Şeker'in, tutukluluğunun devamına karar verildi.

"TAHLİYEYİ YARGITAY'DA ALMAYA ÇALIŞACAĞIZ"

Davanın ardından Konya Adliyesi önünde gazetecilere açıklamalarda bulunan sanık avukatı Emrah Dalyan, mahkemenin "haksız tahrik" indirimini en üst sınırdan uygulamadığını belirterek, "Dosya şu anda Yargıtay'a gidiyor. Biz tahliyeyi Yargıtay'da almaya çalışacağız." dedi.

Şeker'in babası Cengiz Şeker de oğlunun meşru müdafaa yaptığını ancak olayın "kasten adam öldürme"ye çevrildiğini, kararı kabul etmediklerini aktardı.

"BUGÜN DOĞRU BİR KARAR ÇIKMIŞTIR"

Maktulün aile avukatı Duygu Delibaş ise kamuoyunda yoğun şekilde beklenen tahliyenin gerçekleşmediğini anlattı.

Buradaki en önemli hususun, tutukluluğa devam kararı olduğunu vurgulayan Delibaş, şunları kaydetti:

"Bugün bir tahliye kararı çıksaydı, biz her zaman eleştirdiğimiz infaz yasasını kendi ellerimizle alkışlamış olacaktık. İlk defa kamuoyuna mal olmuş bir davada, ilk defa olması gerektiği bir karar çıktı. Neredeyse bu kararı duygusallıkla ve el birliğiyle bozmak üzereydik. Yargıya bu kadar müdahale edilmemeli. Bugün doğru bir karar çıkmıştır."

Özgür Duran'ın babası Cengiz Duran da Kadir Şeker'e üzüldüğünü ancak onun katil olduğunu bildirdi.

Anne Mübeyyen Güner ise olayda kadına şiddetin olmadığını öne sürdü.

Her zaman adalete güvendiklerini belirten Güner, "Dosyalarda her şey mevcuttu. Sonuna kadar sabırla bekledim. Şeker'in tutukluluğunun devamına karar verildi ve cezaevine sevk edildi. Tahliye mümkün olamaz, sonuçta bir can gitmiştir. Bu süreçte çok yıprandık. Adaletin kestiği parmak acımaz. Emeklerimiz boşa gitmedi." ifadelerini kullandı.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Kadir Şeker, 5 Şubat 2020'de merkez Selçuklu ilçesi Kosova Mahallesi'ndeki parkta duyduğu tartışma sesleri üzerine bir kadının şiddet gördüğünü düşünmüş, çifti ayırmaya çalışmıştı.

Bu sırada Özgür Duran'ın sözlü ve fiziki müdahalesiyle karşılaşan Kadir Şeker ile arasındaki boğuşma sırasında aldığı bıçak darbesiyle yaralanan Duran, hastanede hayatını kaybetmişti.

Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesince yargılanan Şeker'e, "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezası verilmiş, Şeker'in cezası "haksız tahrik" nedeniyle 15 yıla, "iyi hal" indirimiyle de 12 yıl 6 aya düşürülmüştü.

Şeker'in avukatlarının itirazı üzerine dosya Yargıtay'a gitmiş, Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Kadir Şeker'e verilen hapis cezasının temyiz istemiyle ilgili inceleme yapmıştı.

Yargıtay 1. Ceza Dairesince inceleme sonrası, Türk Ceza Kanunu'nun 29. maddesi uyarınca yapılan uygulama sırasında tahrikin derecesi ve yoğunluğu da gözetilerek azami hadde yakın bir indirimle cezanın belirlendiği, 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Şeker hakkında daha fazla indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına hükmedildiği belirtilmişti.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Konya Haberleri