Her yıl 7-17 Aralık tarihinde gerçekleştirilen "Mevlana'nın Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri"ni bu yıl da binlerce Mevlana sevdalısı takip etti. Törenlerin ardından bazı yabancı turistler ülkelerine dönerken, bazıları ise Konya'da kalmaya devam ediyor.
Dünyanın farklı yerlerinden gelen yabancı turistler, Mevlana'ya sevgilerini ve onun öğretilerine neden ilgi duyduklarını anlattı.
Kendisini "Mevlana aşığı" olarak tanıtan İranlı sanatçı ve gezgin Kaveh Afraie, Hazreti Mevlana'nın öğretilerinin tüm zamanların ötesinde çok derin ve evrensel olduğunu ifade ederek, "Bütün dünyanın Mevlana'yı bilmesini isterdim. Sebebini kelimelerle açıklamak çok zor, kalbimin derinliklerinde böyle hissediyorum." dedi.
Küçük yaştan beri Mevlana'yı tanığını ve şiirleriyle büyüdüğünü anlatan Afraie, "Mevlana hakkında anlayarak okumaya başladığımda yaklaşık 19 yaşındaydım ve hayatım tamamen değişti. Şunu anladım ki sevgi gerçek ve tertemiz; hala Mevlana'nın şiirlerinde bunu anlamaya çalışıyorum. Bundan önce birçok ülke gezdim, Budizm, Hinduizm gibi birbirinden farklı dinleri gördüm, birçok kültür tanıdım. Hepsi birbirine çok benziyordu. Şuna inanıyorum ki bütün insanların kalbindeki tek şey aynı; o da 'sevmek' duygusu. Mevlana'nın bütün şiirlerinde bulduğum ortak şey, gerçek sevginin 'kul ile Allah arasındaki sevgi' olduğuydu. Üniversitelerde, kitaplarda veya başka yerde bulunabilecek birşey değil bu, kalpten başlanması gereken bir yolculuk." diye konuştu.
Afraie, geçen yıl İran'ın Astara kentinden bisikletiyle yola çıkarak 3 ülkeyi gezdikten sonra "Mevlana'ya selam vermek için" Konya'ya geldiğini aktararak, bir sonraki dünya turu için yaptığı hazırlığa ilişkin, "En büyük hayallerimden birisi dünya turu için çıkacağım yola Konya'dan başlamak." ifadesini kullandı.
- "Mesnevi fevkalade bir eser"
Konya'ya ilk kez geldiğini söyleyen Pakistanlı doktor Raffat Hassan, kentin misafirperverliğinden çok etkilendiğini belirterek, "Dünyada birçok yer gezdim, gördüm. 'Konya, Medine'den sonra gelen en huzurlu yer.' diyebilirim. Burada saatler, günler geçirebilirim. Gerçekten bu güzel şehirde huzuru hissedebiliyorum." diye konuştu.
Mevlana'nın sufizmde önemli yere sahip bir önder olduğunu aktaran Hassan, "Sufizm barış ve huzur üzerine kurulmuştur. Pakistan'da birçok sufi yaşamış ve sufi Mevlevihaneleri var ancak Mevlana hepsinin başında geliyor. Aynı şekilde Mesnevi fevkalade bir eser ve onu daha iyi anlayabilmek için Farsça öğrenmeye başladım." dedi.
Meksikalı iki arkadaş Nadia Garcia Santisteban ve Paulia Martinez Jimenez ise Türkiye'nin farklı şehirlerini ziyaret ettikten sonra Mevlana'nın şehri Konya'ya geldiklerini ve burayı çok beğendiklerini ifade etti.
Jimenez, Mevlana'nın şiirlerini "Dosta verilecek en güzel hediye" şeklinde tanımlayarak, bir şiirinde geçen "Altın madenine altın sunmanın ne anlamı var?" dizesinin derin anlam içerdiğini anlattı.
Santisteban ve Jimenez, bir süre daha Konya'da kalacaklarını belirterek, beğendikleri bu kente yeniden geleceklerini ifade etti.