Konya’nın Selçuklu ilçesi Kerkük Caddesi'nde bulunan Zümrüt Apartmanı, 2 Şubat 2004'te, Kurban Bayramı akşamı büyük bir gürültüyle çökerek bayram sevincini yarıda bıraktı.
İtfaiye ve arama-kurtarma ekipleri ile vatandaşlar, günlerce süren çalışmalarla enkaz altındakileri çıkarmaya çalıştı. Yaşanan olayda, birçok kişi yakınını kaybetti.
O dönem Nevşehir'de öğretmenlik yapan, Konya Dağcılık Arama Kurtarma Derneği Başkan Yardımcısı olduğu için de enkazdaki arama kurtarma çalışmalarına katılan 51 yaşındaki Cem Canbaz, unutamadığı o günleri anlattı.
"SON TAŞ KALDIRILANA KADAR ORADAN AYRILMADIM"
Cem Canbaz, haberi alır almaz enkaz bölgesine gittiklerini, gördüğü manzara karşısında şok geçirdiğini söyledi.
Çöken 11 katlı Zümrüt Apartmanı'nın, sağ ve solundaki sitelerin 1'inci katıyla aynı hizaya kadar indiğini aktaran Canbaz, "Arama kurtarma faaliyeti yapmak çok zordu. Tamamında yer aldığım bu çalışmalar 9 gün sürdü. Son taş kaldırılana kadar oradan ayrılmadım." dedi.
"Zümrüt'ün mucizeleri" olarak hafızalara kazınan ve çökme anından 138 saat sonra kurtarılan Muhammet Kalem ile 157 saat sonra çıkarılan Yasemin Yaprakçı'nın kurtarılma anlarına da şahit olan Canbaz, şunları kaydetti:
"Orada Allah'ın mucizesini gördük. Anne ve babalar evlatsız, evlatlar da anne babasız kaldılar. Enkaz çalışmalarının beşinci gününde Muhammet Kalem'i bulduk. Enkaz altındayken onunla sohbet ettik, hangi takımı tutuyorsun diye sormuştum. Bu olaydan 24 saat sonra da jandarma arama kurtarma köpeği 'Lady' sayesinde Yasemin Yaprakçı'yı eşine ve 1,5 yaşındaki kızına kavuşturmanın mutluluğunu yaşadık. Yasemin, kız kardeşi ve yeğenlerinin cenazesiyle 6,5 gün enkazın altında kurtarılmayı beklemiş."
ENKAZ ALTINDAN KURTARDIĞI ÇOCUĞUN ÖĞRETMENİ OLDU
Canbaz, acı olaydan 3 yıl sonra tayin olduğu Konya'daki bir ilkokulda ise enkaz altından kurtardığı Betül Türkoğlu'nun 4 yıl öğretmenliğini yaptığını anlattı.
Türkoğlu'nu sınıfta öğrencisi olarak görünce inanamadığını vurgulayan Canbaz, şöyle devam etti:
"Okuldaki ilk dersimde 6 yaşında enkazdan kurtardığımız Betül'ü gözlerinden tanıdım. O gözleri unutmak mümkün mü? Yoklama yaparken ismini söylediğimde ise kilitlenmiştim. Betül'e beni tanıyıp tanıyamadığını sordum. Hatırlamadığını söyledi. Öğretmenler odasına götürdüm ve hastanede ziyaret ettiğimiz fotoğrafları gösterdim. Sonra hatırladı. Betül de o enkazda benim gibi öğretmen olan babasını kaybetmişti. Allah bana o kızın 4 yıl öğretmenliğini yapmayı nasip etti."
Canbaz, Zümrüt Apartmanı faciasının ülkenin yarınlarını aldığını, düşlerinin ise enkaz altında kaldığını belirterek, olaydan sonra mağdur ailelerle görüşmeye devam ettiğini, bağlarını koparmamaya çalıştığını sözlerine ekledi.