Konya’nın kırmızı altını, hem iç piyasada hem de yurt dışında büyük ilgi gördü. Coğrafi işaretli organik çilek, üreticisinin yüzünü güldürmeye devam ediyor.
10 BİN DEKAR ALANA EKİLİYOR
Konya’nın Hüyük İlçe Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Tingiş, ilçede 1990’lı yıllarda başlayan çilek üretiminin her yıl sürekli artış kaydederek 2021 yılı itibariyle 10 bin dekar alanın üzerine çıktığını söyledi. İlçede her geçen gün çilek üretim alanının artmakta olduğunu vurgulayan Tingiş, yörede yılın 6-7 aylık döneminde gerçekleştirilen üretimin 2021 yılı itibariyle kurulan seralarda başlayan örtü altı üretimle birlikte yılın 12 ayında da yapılmaya başlandığını anlattı.
COĞRAFİ İŞARET BELGESİ ALDI
İlçede 2020 yılında demastrosyon olarak 500 metrekareye kurulmuş olan seralarda şu an itibariyle yapılan örtü altı çilek üretiminin 10 bin dekarın üzerine ulaştığını belirten Tingiş, “Hüyük ilçemizde üretimi yapılan organik çileğimize 2021 yılı içerisinde Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından da coğrafi işaret belgesini aldık. Biz, ulusal coğrafi işaret belgesini de alarak Hüyük çileğimizin başarısını daha da taçlandırmak istiyoruz. Bu konuda Türk Patent ve Marka Kurumu’na uluslararası coğrafi işaret belgesini alabilmek için gerekli müracaat ve işlemleri de başlatmış bulunuyoruz” dedi.
HEDEF; ULUSLARARASI MARKA HALİNE GETİRMEK
Amaçlarının Hüyük çileğinin sadece Türkiye değil, uluslararası anlamda da bir marka değeri taşıması olduğunu ifade eden Tingiş, yeni yıla ilişkin hedefleriyle ilgili olarak da şunları kaydetti:
“Hüyük çileğinin layık olduğu yere gelebilmesi için elimizden gelen gayret ve azimle çalışıyoruz. İlçemizin altın çileğini altın marka olarak hem Türkiye, hem de tüm dünyaya duyurmak istiyoruz. 2022 yılı içerisinde inşallah bir aksilik olmazsa Hüyük çileğinin sadece yaş bir meyve olarak sofralık üretim ve satışını yapmak değil, donuk ve mamule dönüştürülmesi yönünde de altyapı çalışmalarımız devam ediyor. Önümüzdeki yıl bunun temellerini atıp Hüyük çileğini uzun vadede bu 1-2 yıl gibi muhafaza edilerek ömrünün uzatılmasına yönelik çalışmalar içerisindeyiz. Bu çalışmalarımızın da tamamlanmasıyla buradaki altın çileğimize daha da altın yıl ve dönemlerini yaşatarak daha üst noktalara atlatmak istiyoruz. Bu anlamda, uluslararası alanda güzel bir marka değeri de oluşturmak istiyoruz. Biz organik çileğimizi ulusal anlamda bugüne kadar çok iyi tanıtabildik, bunu nasip olursa küresel alana da taşımak istiyoruz. Şu anda organik anlamda Konya’da nadir üretim yapan ilçelerden bir tanesiyiz. Organik çilek üretiminde Konya ilimizde şu an birinci sıradayız. Yaklaşık 10 bin dekarın üzerinde üretim yapıyoruz. Genel anlamda Hüyük’teki organik çilek üretimiyle Türkiye üretiminin yüzde 7’sine tekabül ediyoruz.
“15 BİN DEKAR ALANA ÇIKARTMAK İSTİYORUZ”
Bu yıl kuraklık nedeniyle ufak tefek sıkıntılarımız oldu. Ancak, yağışlarımız da elverdiği sürece biz bu üretim alanımızı 12-13 bin hatta 15 bin dekarlara çıkarmak istiyoruz. Hüyük çileğini iç piyasanın yanı sıra, 2021 yılı içerisinde başta Almanya, Dubai, Katar, Umman, KKTC ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Uzakdoğu ve bazı Avrupa ülkelerine gönderdik. Şu anda özellikle briks madde oranımız ve asitliğimizle beraber bizim yayla çileğimiz olan Hüyük organik çileği, Avrupa ve Uzakdoğu ülkelerinde bir marka haline gelmeye başladı. 2022 yılı içerisinde ihracatçı firmalarımızın yaptığı atılımlarla beraber bu ihracata 3-5 ülke daha eklemek istiyoruz.”
"ÇİLEK ÜRETİMİNİ YILIN 12 AYINA ÇIKARMA İMKANI BULDUK"
Hüyük’ün Kıreli Mahallesinde kurduğu ilçenin en büyük serasında hem örtü altı hem de serasının hemen yanı başındaki açık alanda organik çilek üretimi yapan Soner Tecim ise, ürünü serada yetiştirmek suretiyle ilçedeki çilek üretimini yılın 12 ayına çıkarma imkanı bulduklarını söyledi.
“ÜRETİMDE ŞÜKÜRLER OLSUN BAŞARILIYIZ”
Çilek üretimini daha önce açıkta yaptıklarını ve örtü altı üretimin ise yıllardan beri kurdukları bir hayal olduğunu anlatan Tecim, devletin verdiği destekle bunu başardıklarını söyleyerek, “Allah razı olsun devletimizden, milletimizden, il ve ilçe tarım müdürlüğümüz tarafından desteklendik. Bölgede inşallah bir nefer olduk. Devamını getirebilmek için diğer arkadaşlarımıza bir örnek olduk. Üretimde şükürler olsun başarılıyız. Şu anda biz öyle görüyoruz kendimizi. Örtü altında bu bölgede tekiz bu büyüklükte bir serayla modernazisyon şeklinde. İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğümüz de bazı arkadaşlarımıza proje ile 500’er metrekare olarak bu seralardan dağıttı. Onlar da güzel seralar, teşvik amaçlı. Diğer genç arkadaşlarımıza örnek olsun diyerek. Devamı gelecek inşallah. Bu çilek olmazsa inanın çok durumda olacaktık. Malum bu yaşanılan kuraklıklardan dolayı.
“SATIŞ VE PAZAR SORUMU YAŞAMIYORUZ”
Bölgemizde başlayan sulu tarımla birlikte şu anda her şey çok güzel gidiyor. Satış ve pazar sorunu yaşamıyoruz. Hüyük’te çilek vardır diye tüccar geliyor. Piyasa olduğu için borsa gibi oldu burası. Bu yıl 10 liranın altında sofralık hiç vermedik. Reçellik ise 7-8 civarlarında gidiyor. Sofralık 10, 11 ve 12 gibi ihracata bağlı olarak değişebiliyor. Gittiği ülkeye göre değişebiliyor. Yüzümüz gülüyor çilekten yana. Allah razı olsun memnunuz. Kırmızı altın, hakikaten de çileğimiz kırmızı altın oldu. Daha önce kuru tarım yapıyor, buğday, arpa, fiğ gibi ürünler ekiyorduk. Kuraklık nedeniyle 5 yıl geriye doğru gitmiştik. Bugün buğday ekiyorsun bir dönem tarla bin 200 liraya mal oluyor ekimi. Bin 200 liraya buğday ekiyoruz, bugün hesapladık. 50-100 kilo buğday geliyor, kuraklıktan dolayı. Dolayısıyla her dönümde bin lira gibi bir zararımız söz konusu oluyor. Ama çilekte böyle bir sorun yok, kazancı çok güzel. Biz, burada yetiştirdiğimiz ürünleri çalıştığımız ihracatçı firma kanalıyla iki gün önce Katar’a yolladık. Daha önce de Maldivler’e yollamıştık. Şimdi Kuzey Kıbrıs’a da gidiyor. İşte büyük marketlerdir, iç piyasada değerleniyor” diye konuştu.