Konya'nın Bozkır ilçesindeki tarihi atölyede ata mesleğini sürdüren bıçak ustası Abdullah İzmir, kor ateşinde ısıtarak yaptığı boynuz saplı bıçakları satarak geçimini sağlıyor.
İlçenin Çağlayan Mahallesi'nde yaşayan 5 çocuk babası 62 yaşındaki Abdullah usta, çocukluğundan beri ilgi duyduğu, dedesi ve babasının mesleğini evinin yanındaki atölyede sürdürüyor.
Çelik demiri titizlikle işleyerek yaptığı bıçaklara, kor ateşinde ısıttığı kemiklerden sap takan İzmir, gelişen teknolojiye rağmen el sanatından taviz vermiyor.
Gaziantep ve Kayseri'den aldığı manda ve küçükbaş hayvan boynuzlarını körükle ısıtan İzmir, 15 dakikada kalıpta şekil alan boynuzları el işçiliğiyle sapa dönüştürüyor.
Günde sadece 2 bıçak üreten ve sanatıyla bölgede markalaşan İzmir, mektup ve internet üzerinden Türkiye'nin dört bir tarafından da sipariş alıyor.
Kendi imkanlarıyla emekli olan Abdullah usta, haftada ürettiği 15 bıçağı semt pazarında satarak ailesini geçindiriyor.
- Mektup yazan bile var
İzmir, dedesinden kalan 40 metrekarelik tarihi atölyedeki çalışmalarını anlattı.
İlkokul çağlarından itibaren atölyede çalıştığını anlatan İzmir, "Bu sanatı babamdan, dedemden öğrendim. Benden sonra da yapacak kimse yok. 55 yıllık bu atölye, gözümü burada açtım." dedi.
Dövme çelikten yaptığı bıçağın kesiminin çok daha iyi olduğunu anlatan İzmir, şöyle konuştu:
"Ömrü de uzun olur. Kemik, bıçağı kışın soğuktan yazın sıcaktan korur. Plastik saplı bıçak, sıcaklık değişiminde oynama yapar. Türkiye'de benim gibi nadir usta var. Yarı teknoloji ustası çok, bende hepsi el işçiliği. 5 çocuğumu da buradan kazandığımla okuttum, evlendirdim. Geçimim, evim, işim her şeyim burası. Haftada 15 civarında üretim yapıyorum. Pazara çıkarım, bu bıçağın talebi çok. İnternetten görenler arıyor, almak istiyor hatta mektup yazan bile oluyor. Bıçaklardan isteyen çok oluyor. Dünyaya bir daha gelsem yine bu sanatı yapardım. Çok zevk alıyorum."