LGS sınavı öncesi velilere önemli uyarı: Bunu sakın yapmayın!

Bir milyondan fazla öğrenci, 4 Haziran’da yapılacak 2023 LGS Sınavında ter dökecek. Sınava günler kala Konya’da uzman isim Rahiye Barutçu’dan hem öğrencilere hem velilere önemli uyarılar geldi. Barutçu, velileri özellikle bir konuda uyardı.

Türkiye genelinde 1 milyon 250 bin öğrenci, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavında ter dökecek. LGS sınavı, 4 Haziran 2023 günü yapılacak. Uzmanlardan, sınava sayısı günler kala hem öğrencilere hem de velilere bazı uyarılar geldi.

UZMAN İSİM HABER DAİRESİ’NE KONUŞTU

Konya’da bulunan Eflatun Sağlıklı Yaşam Merkezinde görevli Psikolojik Danışman Rahiye Barutçu, Haber Dairesi muhabirinin sorularını yanıtladı, son günlerde hem sınava girecek öğrencilerde hem de çocuğu sınava girecek olan ailelerde stres seviyesinde belirgin düzeyde artış görüldüğünü söyledi.

İşte Psikolojik Danışman Rahiye Barutçu ile yapılan o röportaj:

Öğrencilerde sınav stresi kendini nasıl gösterir?

Stres, bireylerin zorlu ya da rahatsız edici bir durum karşısında gösterdikleri gerilim halidir. Sınav stresi ise, sınav esnasında öğrenilen bilgiyi etkin bir biçimde kullanmayı engelleyen, başarının düşmesine neden olan yoğun gerilim durumudur. Bu gerilim fiziksel veya duygusal olabilmektedir. Öğrencilerin mide bulantısı, baş ağrısı, dikkat eksikliği, ağız kuruluğu, uyku problemleri, isteksizlik ve halsizlik gibi durumlar yaşamalarına neden olmaktadır. Özellikle sınava sayılı günler kala bireylerde aşırı agresif olma durumu ve ani duygusal değişimler görülebilmektedir. Ailelerin bu durumları fark ettiği takdirde bir uzman görüşüne başvurmaları önemlidir.

Stres ve kaygı olumsuz durumlar olarak algılansa da, kontrol altına almayı öğrendiğimiz zaman bizler için güdüleyici ve motive edici bir durum olmaktadır. Öğrencilerin kaygılarının yok olmasını beklemiyoruz, sadece bunu kontrol altına almayı öğrenmelerini istiyoruz.

Sınav stresine neden olan faktörler nelerdir?

Sınav stresine neden olan pek çok faktör vardır ancak bunlardan en önemlileri öğrencilerin sınava yükledikleri aşırı anlam ve ebeveyn tutumları olarak karşımıza çıkmaktadır.  Bireyler sınavı, değerlerini belirleyecek bir aracı olarak düşünmekte ve buna bağlı olarak yoğun kaygı yaşayabilmektedirler. Ailelerin de çocuklarla olan iletişimlerinde sürekli dersler hakkında sorular sormaları ve sınavın durmadan dile getirilmesi kaygı yaratmaktadır.  Sınavın hayatın olağan akışını değiştirmesi, çocuklara bu konuda aşırı sorumluluk yüklenmesi ve beklentilerin her fırsatta dile getirilmesi sınav stresinin en önemli sebeplerindendir.

Özellikle kimlik gelişimi çağında olan LGS öğrencileri için sınav, liseye geçiş için bir aracı değil genel olarak hayat başarılarını ve değerlerini ölçecek bir sonuç olarak algılanabilmektedir. Bu algı doğrultusunda kaygı durumu yoğunlaşarak sınav başarılarını etkilemektedir. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki sınav kaygısı, süreçte bireylerin öğrenme düzeylerini de olumsuz etkiliyor. Buradan çıkaracağımız sonuç şu şekilde olabilir; sınav kaygısı hem süreçte öğrencilerin öğrenmelerini olumsuz yönde etkileyerek hem de sınav esnasında odaklanma problemi yaşamalarına sebep olarak başarı düzeylerini etkiliyor. Kaygıyla baş etme noktasında ise hem ebeveynlere hem de öğrencilere çeşitli görevler düşüyor.

Ebeveynlere bu süreçte ne gibi görevler düşmektedir?

Sınava az bir süre kala ebeveynlerin yapacağı en güzel şey bu sınavın hayati bir önem taşımadığını çocuklarına sık sık hatırlatmak ve ders çalışma rutinini dışına çıkarak öğrencilerin zihinlerini rahatlatacak aktivitelere yönelmeleri için alanlar yaratmak olabilir.  Ayrıca ‘Sen başaracaksın, sana güveniyorum’ gibi başarı odaklı cümleler kurmamakta da yarar var. Bunun gibi cümleler çocukları motive etmek için kullanılsa da çocuklara baskı yükleyen bir tutum olarak karşımıza çıkmaktadır. Çocuklar buna benzer cümlelerin verdiği sorumluluğu ve baskıyı kaldıramayabilirler. Bu durum da çocukların kendilerine daha fazla yüklenmelerine sebep olur. Aslında çocuklarımızın iyiliği için cümleler kurmaya çalışırken sınav kaygılarını tetikleyebiliriz. Süreçte koşulsuz destek sunmalı ve sınav sonucunu vurgulamaktan ziyade bireyin süreçteki emeklerini takdir etmeliyiz. ‘Bu sınav senin hayatının sonu değil, sonuç her ne olursa olsun seni seviyoruz’ mesajını söylemlerimizle ve davranışlarımızla göstermeliyiz.

Sınava girecek öğrenciler kalan günleri nasıl değerlendirmeli?

Bu süreçte en sık karşılaştığım sorulardan bir tanesi ‘Ya sınavda kaygımı yönetemezsem ne yapacağım?’ şeklinde oluyor. Unutmayalım ki beynimizin kontrolü bizim elimizde, kaygımızı kontrol altına almak da bizim elimizde. Sınav esnasında eğer kendinizi çok kaygılı hissederseniz küçük bir ara verebilir, nefes egzersizi yaparak zihninizin ve bedeninizin gevşemesini sağlayabilirsiniz. Nasıl ki yoldan geçen bir arabaya atlayıp gitmiyorsak, ‘ya yapamazsam’ düşüncesinin peşine de takılıp gitmememiz gerekir. Bu düşünceler beynimizin doğal bir süreci ve herkes aynı şeyleri aynı olasılıkları düşünüyor. Mühim olan bu düşüncelerin peşine takılarak sürüklenmemek. Sınav esnasında ufak bir mola vererek bunları kendimize hatırlatmak dikkatimizi toplamamıza yardımcı olacaktır.

Süreçte hem öğrenciler hem de ebeveynler çok yoruldu ve çok emek verdi. Umuyorum ki bu sınav öğrencilerimizin hayatında yeni güzelliklere vesile olur. Sınava girecek tüm öğrencilerimize başarılar dilerim.

Haber Dairesi (Konya Haber)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Konya Haberleri