Yarıyıl tatilinin sona ermesiyle birlikte öğrenciler yoğun bir tempoya geri dönüyor. Konya Anıt Özel Öğretim Kursu Rehberlik Uzmanı Özcan Aladağ, özellikle Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ve Liselere Geçiş Sistemi (LGS) hazırlık sürecinde olan öğrenciler için ikinci yarıyılın büyük önem taşıdığını vurguladı.
“ÖĞRENCİLERİN BU YARIYILDA DAHA DİKKATLİ OLMALARI GEREKİYOR”
Haber Dairesi muhabirinin sorularını cevaplayan Aladağ, “Yarıyıl tatilinin bitmesiyle birlikte öğrenciler yoğun bir tempoya girecekler. Bir çok öğrenci iki haftadır kimi zaman tatil yapıp eğlenip dinlendi kimi zaman da bolca ders çalıştı. Özellikle YKS ve LGS sınavına hazırlanan öğrenciler için ikinci yarıyıl büyük bir öneme sahip. Konuların büyük bir çoğunluğunu bitiren öğrenciler bu yarıyılda kalan konuları bitirerek sınava hazırlanmış olacaklar. Tabiki ikinci yarıyıl öğrenciler için büyük tuzaklar da barındırıyor. Tatilin vermiş olduğu bir rehavet, baharın yaklaşmış olmasıyla ortaya çıkabilecek bir gevşeklik, uzun zamandır yoğun tempoyla çalışan öğrenciler de oluşabilecek yorgunluk… Öğrencilerin bu yarıyılda daha dikkatli olmaları gerekiyor. Öğrencilerin kendilerini bekleyen bu tuzaklara takılmadan yoluna devam etmesi büyük önem taşıyor. Sınavlarda başarılı olan, güzel okullar kazanan öğrencilerin sınav sürecini incelediğimiz zaman bu yarıyılda çalışmalarının hız kesmeden devam ettiğini görüyoruz.
Öğrenciler birinci dönemin objektif bir şekilde değerlendirmesini yaparak ikinci dönemde yapılan hataların tekrarını izin vermemelidir. Sınavlara yaklaşık altı ay gibi bir süre var. Bu sürenin az olduğunu düşünerek ders çalışmayı terk etmek yanlış bir düşüncedir. Öğrenciler motivasyonlarını kaybetmeden çalışmalarını artırarak devam ettirmek durumundadırlar. Çünkü kalan zaman verimli değerlendirildiğinde sınav skorlarının değiştiğini yapılan çalışmaların işe yaradığını görmek mümkün olacaktır. Unutmamak gerekir ki hiçbir sporcu yarışın başındaki performansıyla değil yarışın sonundaki performansıyla değerlendirilir. Tarihteki başarılı bir çok insanın zamanı etkin bir şekilde kullandığını görüyoruz. Öğrencilerin de kalan zamanı güzel bir şekilde planlayarak kendilerine orta ve uzun vadede ulaşabilecekleri planlar yapmaları uygun olacaktır.” dedi.
İÇ HUZUR VURGUSU
Sınav sürecini iyi yöneten öğrencilerin daha başarılı olduğuna şahit olunduğunu dile getiren Rehberlik Uzmanı Özcan Aladağ, “Bu nedenle öğrencilerin beslenmelerine, uyku düzenlerine, sağlıklarına, çevresiyle uyumuna dikkat etmeleri gerekiyor. Bu süreçte iç huzuru yakalayarak ders çalışan öğrencilerin daha başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Öğrencilerin hayatında çok sayıda çeldirici faktör var. Öğrencilerin bu çeldircilere takılmaması gerekiyor. Evde aile bireyleri ile okulda ve kursta öğretmen ve arkadaşlarıyla ilişkilerinin iyi olması tempoyu artıracaktır. Evdeki gerilimin yüksek olması, aile içi tartışmaların çok fazla olması çalışma temposunu düşürecektir. Öğrencilerin akranlarıyla sağlıklı bir iletişiminin olması sınav sürecinde büyük önem taşımaktadır. Bu dönemdeki en önemli faktör akran birlikteliğidir.” ifadelerini kullandı.
“ÖĞRENCİ KENDİSİNİ ÇOK İYİ TANIMALI”
Özcan Aladağ, sözlerini şöyle tamamladı:
“Öğrenciler birinci dönemde işlenen konuları iyice analiz etmeli, deneme sınavlarında bu konularda yanlışları varsa mutlaka bir konu tekrarına girmelidir. Tarama ve deneme sınavı yaparak sınav pratiğini arttırmalı. Kimi öğrencilerin soru çözmek yerine online platformlardan konu çalıştığını, kimi öğrencilerin de konuya çok hakim olmadan hemen soru çözmeye başladığını görüyoruz. Çalışma süresinin konu ve soru çözme planlamasının çok iyi yapılması gerekiyor. Öğrenci kendisini çok iyi tanımalı ve ihtiyaçlarına yönelik bir planlama yapmalı. Burada zorlandığı durumlarda mutlaka bir öğretmeninden destek almalı, süreci birlikte yönetmelidir. Bu süreçte sınav velilerine de önemli görevler düşmektedir. Bir çok ebeveyn öğrencisi için onlarca fedakarlıkta bulundu. Çocuklarının iyi yerlere gelmesini istemek onların da doğal hakkı, ancak bu isteklerini sıklıkla dillendirmeleri öğrencilerine sürekli çalış komutu vermeleri çok da faydalı bir tutum olmayacaktır.”