Yaşayan Miras Ulusal Çini ve Seramik Yarışması’nda ödüller sahiplerini buldu

Selçuklu Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Yaşayan Miras II. Ulusal Çini ve Seramik Yarışması’nda ödüller düzenlenen törenle sahiplerini buldu.

Selçuklu Belediyesi’nin, Ahilik Haftası kapsamında ecdadın kadim bir geleneği olan çini sanatını gelecek nesillere tanıtmak ve bu sanatta farkındalık oluşturmak amacıyla düzenlediği “Yaşayan Miras II. Ulusal Çini ve Seramik Yarışması”nın ödül töreni Selçuklu Kongre Merkezi’nde düzenlenen törenle gerçekleştirildi.

Düzenlenen programa AK Parti Konya Milletvekili Hacı Ahmet Özdemir, AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı, AK Parti Selçuklu İlçe Başkanı Mustafa Hakan Özer, MHP Selçuklu İlçe Başkanı Kemal Dığrak, CİB Konya İl Müdürü Tuncay Karabulut, Selçuklu Muhtarlar Derneği Başkanı Mustafa Avcıoğlu ve diğer protokol üyelerinin yanı sıra akademisyenler, jüri üyeleri ve yarışmacılar katıldı.

JÜRİ ÜYESİ KOÇER,“KONYA’DA BU İŞLER BAŞARI İLE YÜRÜTÜLÜYOR”

Yaşayan Miras Ulusal Çini Yarışması ödül töreninin açılış konuşmasını yapan Jüri üyesi, çini sanatçısı ve eğitmen Mehmet Koçer, Selçuklu Belediyesi’nin sanata verdiği destek için teşekkür etti. Koçer,“ Ben iki yıldır bu jüride bulunuyorum. Geçen sene yalnız ervani ve kaşi idi, çini yoktu. Ben şunu gördüm değerli hazirun bu sene geçen seneye göre bir tık daha ileride güzel eserlerle karşılaştık. Bu demektir ki Konya’da artık çini oturdu. Bu konuda sayın belediye başkanımıza minnettarız. Sonsuz teşekkür ediyoruz. Başlatılıp bazen geliştirilmiyor. Ama Konya’da şunu gördüm ki başladı ve başarı ile devam ediyor, katlanarak devam ediyor. Arkadaşlarımız bu sene jüri için davet ettiklerinde seve seve gelirim dedim “dedi.

BAŞKAN PEKYATIRMACI: "SELÇUKLU DEMEK SANAT DEMEK, KÜLTÜR DEMEK"

Selçuklu'nun kültür ve sanat medeniyeti olduğunu ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı konuşmasında şu sözlere yer verdi: "Selçuklu demek medeniyet demek, Selçuklu demek sanat demek, Selçuklu demek kültür demek, bunu her platformda ifade ediyor, dile getiriyoruz. Çini ve seramik sanatı ise Selçuklumuzun vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Bu alanda uzun zamandır çalışmalar yürütüyoruz. 1997 yılında kurulan çini ve seramik atölyemizde şu an, alanında uzman 5 sanatçımız ile Selçuklu döneminden günümüze kadar ulaşan eserlerin araştırmasını ve uygulamasını yapıyoruz. Atölyemizde, tasarımından üretimine kadar çini ve seramik sanatının tüm aşamalarını gerçekleştiriyoruz. Yine atölyemizin dışında Ahmet Keleşoğlu Sanat ve Tasarım Atölyemizde de çocuklarımıza eğitimler veriyoruz” dedi.

“YARIŞMAMIZA KATILIM SAĞLAYAN TÜM SANATÇILARIMIZI TEBRİK EDİYORUM”

2013 yılında Cumhurbaşkanlığı himayesindeki "Yaşayan Miras" çalışmaları ile dünyadaki tüm Selçuklu eserleri toplanarak bir kültür hizmeti olarak kullanıma sunulduğunu ifade eden Başkan Pekyatırmacı, “Bizler de bu hizmete katkıda bulunmak amacıyla geçtiğimiz yıl ilk defa Yaşayan Miras Çini ve Seramik Yarışmamızı düzenlemiştik. Bu yıl ise bu yarışmamızın ikincisini büyük bir katılımla gerçekleştirdik. Türkiye’nin dört bir yanındaki sanatçılarımız büyük bir teveccüh göstererek yarışmamıza 92 eser ile katılım sağladılar. Kaşi, Evani ve Seramik kategorilerindeki yarışmamıza katılım sağlayan sanatçılarımız, üretim aşamasında istedikleri tüm teknikleri kullanarak Büyük Selçuklu ve Anadolu Selçuklu dönemlerini yansıtan, her biri çok nadide, çok özgün ve çok önemli eserler ortaya çıkardılar. Tabi bu eserlerin içerisinden elbette bir seçim yapmak gerekiyordu. Jüri heyetimiz de çok titiz bir çalışmayla seçimlerini yaparak her bir kategoride 10, toplamda ise 30 eseri ödül almaya layık gördüler. Sanatçılarımıza bu yarışmamızda toplam 150 bin TL ödül vermiş olduk. Ben ödül alan ve yarışmamıza katılım sağlayan bütün sanatçılarımızı ayrı ayrı tebrik ediyorum. Jüri heyetimizde yer alan akademisyenlerimize de ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum. Bugün emektar ustalarımız da aramızdaydılar, onlara da katılımları için teşekkür ediyorum. Bugün burada ulusal anlamda önemli bir yarışmaya ev sahipliği yaptık. Bu yarışma sayesinde Türkiye’nin dört bir yanında çini ve seramik üzerine çalışmalar yapan tüm sanatçı ve eğitim kurumlarına ulaşmış olduk. Bu sayede hem Büyük Selçuklu ve Anadolu Selçuklu dönemine ait çini ve seramik sanatının tanıtımına katkı sunmuş olduk hem de birbirinden kıymetli eserlerin ülkemize kazandırılmasına katkı sağlamış olduk. Buradaki özgün eserler inanıyorum ki diğer sanatçılarımıza da ilham verecek ve yeni eserlerin ortaya çıkmasına vesile olacak. “ diye konuştu.

Selçuklu’nun çok büyük, çok zengin bir medeniyete sahip olduğunu söyleyen Başkan Pekyatırmacı, “ Biz de bu medeniyetin adını taşıyan büyük bir ilçeyiz, büyük bir yapımız var.Bu yapı içerisinde sanata dair, kültüre dair çalışmalarımızın payı her zaman büyük bir yere sahip olmuştur. Bu çalışmalarımıza bundan sonra da aynı hassasiyetle devam edeceğiz. Sözlerimi sonlandırırken bu yıl ikincisini gerçekleştirdiğimiz Yaşayan Miras Ulusal Çini ve Seramik Yarışmamızın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Katılımlarından ötürü değerli protokolümüze, kıymetli jüri üyelerimize, sanatçılarımıza ve misafirlerimize tekrar teşekkürlerimi sunuyor, hepinizi Allah’a emanet ediyorum” dedi.

AK PARTİ İL BAŞKANI ANGI, “BU İŞE GÖNÜL VERENLERİN BAŞARISI”

Selçuklu’nun adına yaraşır güzel bir buluşmada birlikte olduklarını ifadeden AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı, “İsmail başkanımız döneminde başlayıp Adem ve Uğur Başkanlarımızla yürüyen ve bugün artık Ahmet başkanla da artık zirveye doğru gelişen bu çini ve seramik çalışmalarını görüyoruz. Bugün de değerli hocalarımızın o büyük katkıları, atölyelerde emek çekmiş, ter dökmüş kıymetli kardeşlerimiz ve yarışmak için eserini ortaya koyan kıymetli sanatçılarımızı ve marifet iltifata tabidir diye belediyemizin geçen yıl yaptığı ve bu yıl da tekrar bugün burada hem sergiyi göreceğiz hem de dereceye giren eserlerin ödülleri dağıtılacak. Bu vesileyle belediye başkanımızın şahsında emeği geçen tüm belediye çalışanlarımıza, jüride görev alan kıymetli hocalarımıza, arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Hep diyoruz. Türkiye Selçuklu Devleti'nin başkentiyiz diye. İşte o kimliğin bugünde yaşatılması lazım. Verilen emekler bunun için. Artık bizim mimaride de çiniyi ve seramiği yaşatmamız lazım. Yani bu dönemin de kalıcı eserlerinde inşallah hem sanatımızın, kültürümüzün taşınması hem de gelecek nesillere bu dönemin örnekliklerinin bırakabilmemiz gerekiyor. Bu bir fedakarlık işi. Sanat kolay iş değil. İğne ile kuyu kazmaktır. Bunu yapanlara ne mutlu. Ben tekrar bu programın hayırlı olmasını diliyorum. Sergiye eser kazandırmış kıymetli sanatçılarımızı bir kez daha tebrik ediyorum. Bugün ödül alacak olan arkadaşlarımızı ayrıca tebrik ediyorum. Ama önemli olan ödülden öte bu işe gönül vermek. Gönül verenlerin başarısı. Hocasından çırağına, bu işe destek olan belediye başkanımızdan atölyedeki sorumlu kardeşimize kadar hepsini tebrik ediyoruz. Hayırlı olsun. Allah'a emanet olun.” dedi.

AK PARTİ KONYA MİLLETVEKİLİ ÖZDEMİR, “BİR KONYALI SANATI, BİR KONYALI TAVRI ORTAYA KOYMA ZAMANIDIR ”

Sanatçının sanatında Allah'ın sonsuz güzelliklerle yarattığı dünyadaki güzelliklerden bir demet alıp onu şekillendirip, renklendirdiğini ifade eden AK Parti Konya Milletvekili Hacı Ahmet Özdemir, “Bizim işte arayışımız hep o güzeller güzelini aramak, o güzeller güzelinin icraatlarından, sanatkarhane yaratışına, kainata serpiştirdiği güzellikleri bulma çabasından ibarettir diyebiliriz. Çini de böyledir, seramik de böyledir, hatta diğer sanatlar da hep böyledir. İşte sanatkar böyle bir şeydir, sanat da böyle bir şeydir. Bunun üzerine uzun uzun konuşmalar yapmak gerekir kanaatindeyiz. Bizim sanatımız çok zengin bir sanattır. Niye? Orta Asya'nın sadeliğini Çin'in medeniyetiyle, Hindin felsefesiyle, İran'ın birikimiyle, Anadolu'daki Rum’un, Roma'nın yani Doğu Roma'nın bize aktardığı mirasla ve Hazreti Peygamberin gösterdiği doğrulukta harmanlayarak bugünkü sanat anlayışımıza ulaşmış bir milletiz. Elbette bizim diğer milletlere karşı sanatımızda da bir fark olması kaçınılmazdır. Bu faaliyetlerin devam etmesi lazım. Konya'nın mimari yapıları güzel. Mimarlarımız çok güzel çizimler yapıyorlar. Ama artık bizim bu mimari unsurları geleneksel sanatlarımızla bezeme zamanımız geldi. Bir Konyalı sanatı, bir Konyalı tavrı ortaya çıkmak zamanıdır. Selçuklu'nun yeniden izlerini belki dönemin modern anlayışı ile buluşturarak yeni bir harman yapıp, yeni bir sunum yapma zamanımızdır kanaatindeyim. Herkesi tebrik ediyorum emeği geçen. Başta belediye başkanımızı, daha önceki belediye başkanlarımızı, ilk defa faaliyete geçirenleri, partilerimizin başkanlarını desteklemeleri sebebiyle siyasilerimizi destek vermeleri sebebiyle üniversitelerimizi, öğrencilerimizi, hocalarımızı gönülden kutluyorum. Cenab-ı Hak yaptıkları işlerin rızasına muvafık olmasını, onun sanatından sanat ittibak etmesi doğrultusunda bir faaliyet olmasını nasibi müyesser eylesin diyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.” diye konuştu.

Yaşayan Miras Geleneksel II. Ulusal Çini ve Seramik Yarışması Kaşi, Evani ve Seramik olmak üzere 3 ana kategoride düzenlendi. Toplamda 91 eserin katılım sağladığı yarışmada jüri değerlendirmesi sonucunda belirlenen 30 eser ödül almaya hak kazandı. Buna göre Kaşi kategorisinde Sinem Eker birinci, Merve Perçem ikinci, Yeliz Çalışkan üçüncü olurken, Evani kategorisinde Ahmet Çetin birinci, Emine Sağlam ikinci, Emel Yılmaz üçüncü oldu. Seramik kategorisinde ise birinci Şeyma Balcı Yurtseven, ikinci Kamuran Ak, üçüncü ise Furkan Yüce oldu. Yarışma sonucunda 6 eser mansiyon ödülü, 61 eser ise sergileme ödülüne layık görüldü.

Ödül töreninin sonrasında programa katılan protokol, sergiyi gezerek eser sahiplerinden çinilerle ilgili bilgi aldılar.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Konya Haberleri