Dinleyen bir daha dinliyor! Muhteşem akustik, büyüleyici ses…

Büyüleyici bir ses, Konya’da şu an Çini Eserleri Müzesi olarak hizmet veren Karatay Medresesi’nin muhteşem akustiğine şahitlik ettirdi. İşte, sosyal medyada paylaşılan ve binlerce kez izlenen o görüntü, dinlenen o ses…

“Çini Eserleri Müzesi olarak hizmet veren Karatay Medresesi’nde muhteşem akustik ve büyüleyici bir ses.”  

“Karatay Medresesi Çini Eserleri Müzesindeki muhteşem akustiğe hiç bu şekilde şahit olmamıştık. Söyleyen de söyleten de ayrı bir güzel gerçekten.”

“Tüylerim diken diken oldu. Ses budur akustik budur.”

“Kaç defa dinledim, sayamadım. Konya Karatay Medresesinin muhteşem akustiği ve Yaprak Sayar’ın harika sesi...”

“Asırlar öncesine sesleniş. Yitirilmiş bir medeniyeti hatırlama ve yeniden ihya etme arzumuz. Tefekkür etmemizi sağlayan bir seda.”

Yaprak Sayar, binleri, Konya’da şu an Çini Eserleri Müzesi olarak hizmet veren Karatay Medresesi’nin muhteşem akustiğine şahitlik ettirdi.

Sosyal medyada paylaşılan bu görüntü, binlerce kez izlendi ve yukarıdaki yorumlar birbiri ardına sıralandı.   

KARATAY MEDRESESİ

Konya Çini Eserler Müzesi olarak kullanılan Karatay Medresesi, Selçuklu Sultanı II. İzzeddin Keykâvus zamanında Emir Celâleddin Karatay tarafından 1251 yılında yaptırılmıştır. Medresenin iç mekânları mozaik ve plaka çiniler ile kaplanmıştır. Mimarı bilinmemektedir. Medrese, Selçuklular devrinde hadis ve tefsir ilimleri okutulmak üzere “Kapalı Avlulu Medrese” grubunda beden duvarları taştan, kubbe ve tonozlar tuğladan inşa edilmiştir. Sille taşından inşa edilmiştir. Tek katlıdır. Giriş doğudan gök ve beyaz mermerden yapılmıştır.

Selçuklu devri taş işçiliğinin şaheser bir örneği olan kapı üzerinde medresenin yapımı ile ilgili kitabeler, diğer yüzeylerine seçme âyet ve hadisler kabartma olarak işlenmiştir. Medresenin güneybatı hücresinde Celâleddin Karatay’ın türbesi mevcuttur.

Anadolu Selçuklu devri çini işçiliğinde önemli yeri bulunan Karatay Medresesi 1955 yılında “Çini Eserler Müzesi” olarak ziyarete açılmıştır. Müzede Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemine ait çini ve seramikler, özellikle Kubad-Âbâd Sarayı çinileri, alçı süsleri, dolaplar, çini tabaklar ve kandiller teşhir edilmektedir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kültür-sanat Haberleri