"Yalnız Değilsiniz, Kelebekler Sonsuza Uçar ve Reis Bey" gibi unutulmaz filmlerin yönetmeni Mesut Uçakan, Tantavi Kültür ve Sanat Merkezinde sinemaseverlerle bir söyleşi gerçekleştirdi. Söyleşi Mesut Uçakan ve sineması hakkında hazırlanan sinevizyon gösterisi ile başladı.
“MESUT UÇAKAN SİNEMASI BASTIRILMIŞ BİR NESLİN DURUŞUNU VE ÖZLEMİNİ YANSITTI”
Gösterimin ardından Ulvi Kubilay Dündar’ın moderatörlüğünü yaptığı söyleşiye geçildi. Söyleşide kendisi, sinema ve sinema dili hakkında açıklamalarda bulunan Uçakan “Mesut Uçakan artık benim dışımda bambaşka biri oldu. Sembol oldu. Bir davanın, bir misyonun temsilcisi hüviyetine büründü. İnsanlar onu idealize ettiler. Bundan dolayı yıllar boyunca hem sopa hem alkış yemiş bir isim haline geldi. Ama Mesut Uçakan’ın o belleklerdeki saf ve temiz haline ulaşmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Mesut Uçakan’ı Mesut Uçakan yapan temelin, asırlar boyunca bastırılmış ve horlanmış bir neslin ilk defa çağdaş sinema sayesinde bütün ciddiyetiyle ve duruşuyla kendini temsil ediyor olmasından geldiğini belirten Uçakan, tüm neslin toplumsal manada bir özlem taşıdığına ve bu filmlerin bu özlemi yansıttığına işaret etti.
MESUT UÇAKAN “HALA SİNEMA DİLİNİN ARAYIŞI İÇİNDEYİZ”
“Nasıl bir sinema olmalı?” sorusunun da arandığı söyleşide Uçakan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hala arayış içindeyiz. Bu işin hem kitabi hem teorik kısmı ve bunlara göre de yanıtları var. Öncelikle bu işe niyetlenen insanların fikrini samimi şekilde yaşıyor olması gerekiyor. Çünkü samimiyet dışa yansır, sözlere yansır, davranışlara yansır. Bu samimiyetin getirdiği enerji izleyenlere geçer. Bunu unutmamak gerek. Bununla birlikte çağdaş sinema dilini çok iyi kotarabilmiş bir düzeyi yakalayabilmemiz gerekiyor.”
Söyleşide Uçakan ayrıca izleyicilerin kendisi ve sineması hakkında merak ettiklerine de yanıt verdi.