Kararda, siyasi amaçlarına ulaşmak, iktidarlarını tahkim etmek ve dahil oldukları çatışmalara taraftar toplamak başta olmak üzere çeşitli bahanelerle inançlar ve toplumlar arasında yıkıcı ihtilaflara yol açabilecek söylemlere başvuran, düşmanlık doğuran eylemlere tevessül eden herkesin, sadece temsil iddiasında oldukları kitleleri değil, bütün insanlığı derinden etkileyecek bir cürüm işledikleri belirtildi.
Son dönemlerde bu türden hastalıklı bir söylemin Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un beyanlarında ve icraatlarında tezahür ettiği aktarılan kararda, "Mezkur zat, ifade hürriyetini desteklemek kisvesine bürüdüğü pervasız eylemleriyle küresel sonuçları her inançtan insanı derinden ve olumsuz etkileyebilecek bir çatışmayı, yarılmayı tetiklemektedir." ifadesi kullanıldı.
Son günlerde Fransa'da yaşanan ve herkesi, tüm insanlığı derinden üzen aşağılık terör eylemlerinin ve yine gerek Avrupa gerek dünya ölçeğinde tüm din, dil ve ırk mensuplarının yakın iş birliğini zorunlu kılan terörle mücadelenin, söz konusu söylem ve icraatları haklı kılmayacağı vurgulanan kararda, şunlar kaydedildi:
"Dünya üzerinde milyarlarca mensubu bulunan bir dinin ve o dine inananların nefret söylemlerine ve ayrımcılığa maruz bırakılmasının doğuracağı sonuçlar, maalesef aşağılık terör eylemlerini planlayan ve icra eden kirli zihinlerin ulaşmak istediği sonuçlardan farklı olmayacaktır. Üzerinde ciddiyetle durulması gereken husus, demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve çoğulculuk retoriğinin ırkçılık ve İslam karşıtlığına dönüşmesine yol açan zehirli iklimin tekil örnekler olmaktan çıkıp devlet başkanları ve bir kısım siyasetçiler aracılığıyla meşruiyet ve yaygınlık kazanmasıdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisinde temsil edilen siyasi partilerin temsilcileri, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un İslam'a, onun aziz peygamberi Hz. Muhammed'e ve Müslümanlara yönelik kışkırtıcı, saygısız ve tehlikeli söylemini şiddetle telin ve teşhir ediyor, dünyanın sağduyu sahibi kanaat önderlerini, siyasetçilerini, düşünürlerini, sanatkarlarını ve toplumsal kesimlerini bu çirkin tavırlar karşısında sağduyudan ve barıştan yana tavır almaya davet ediyoruz."