Antalya'da yıllardır böbrek yetmezliğiyle mücadele eden 56 yaşındaki Ayşe Çınar, 62 yaşındaki eşi Eyüp Çınar'ın bağışladığı böbrekle sağlığına kavuştu. 37 yıllık eşinin kendisine hayatının en anlamlı hediyesini verdiğini söyleyen Ayşe Çınar, duygularını paylaştı.
Antalya’da yaşayan Ayşe Çınar, 2017 yılında yürüyüş sırasında ayaklarında başlayan ağrılar nedeniyle hastaneye başvurdu. Yapılan tahlillerin ardından böbrek fonksiyonlarında ciddi bozulma tespit edildi. Hastalığın ilerlemesiyle birlikte diyaliz tedavisine başlayan Çınar, yaşamını makineye bağlı sürdürmek zorunda kaldı.
Eşinin yaşadığı zorluklara daha fazla kayıtsız kalamayan Eyüp Çınar, hiç tereddüt etmeden canlı donör olma kararı aldı. Kan ve doku uyumunun sağlanmasının ardından, 17 Haziran’da Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başarılı bir böbrek nakli operasyonu gerçekleştirildi.
Ameliyat sonrası hızla toparlanan Ayşe Çınar, diyaliz sürecinden kurtularak yeniden sağlıklı bir yaşama kavuştu. 56 yaşındaki Çınar, “Eşim bana hayatım boyunca unutamayacağım en güzel hediyeyi verdi. Bana yeniden bir hayat sundu. Sağ olsun, çok teşekkür ederim. Biz 37 yıldır evliyiz, bana ömrümün en anlamlı, en özel hediyesini verdi. İnşallah ben de ona iyi bakar, torunlarımız ve evlatlarımızla birlikte sağlıklı ve mutlu bir hayat süreriz" diye konuştu.
Hiç düşünmeden eşi için bağışçı olduğunu dile getiren 62 yaşındaki Eyüp Çınar ise "Hastanede yapılan kontrollerde eşimin değerlerinin iyi olmadığı söylendi ve nefroloji bölümüne yönlendirildi. Eşim bir süre sonra diyalize girmeye başladı. Bu duruma dayanamadım. Eğer değerlerimiz uyumlu çıkarsa, seve seve böbreğimi vereceğimi söyledim. Daha sonra bizi organ nakli birimine sevk ettiler. 17 Haziran'da böbreğimi eşime severek verdim. Şimdi yeniden hayata döndü. Gerçekten en büyük hediye budur. Böbreğimdeki boşluğu eşim doldurdu. 37 yıldır evliyiz, çocuklarımız ve torunlarımızla mutlu bir hayatımız var. Kalan ömrümüz de aynı şekilde, sağlık ve mutlulukla devam eder" dedi.
Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Arif Aslaner, yapılan operasyonun başarıyla sonuçlandığını belirtti. Prof. Dr. Aslaner, "Ayşe Hanım'ın 2017 yılından beri kronik böbrek yetmezliği vardı. Kan grubu da uyumlu olan eşi, bağışçı adayı olarak değerlendirmeye alındı. Gerekli tetkikler yapıldıktan sonra, yaklaşık 1 hafta içinde nakil gerçekleştirildi. Bugün naklin üzerinden 5 ay geçti ve hastamız bu anlamlı haftada kontrol için bize geldi. Eşlerimiz bizim her şeyimiz, hayat arkadaşlarımız, diğer yarımız. Bu yüzden bir eşin fedakarlık gösterip, organını hayat arkadaşına bağışlaması çok anlamlı bir davranış. Alıcı açısından da bu, hayatının en değerli hediyesi. Eşinden bir parça taşıyor olmak, onu kendi bedeninde yaşatmak paha biçilemez bir duygu" ifadelerine yer verdi.
Türkiye’de yaklaşık 33 bin hastanın organ nakli beklediğini söyleyen Doç. Dr. Kemal Ayvaz da organ bağışının önemine dikkat çekti. Doç. Dr. Ayvaz, "Böbrek, karaciğer, pankreas, kornea ve diğer organları saydığımızda, yaklaşık 33 bin civarında organ nakli bekleyen hasta bulunuyor. Bu hastalar için iki temel kaynak var. Canlı vericiler ve vefat etmiş kişilerden yapılan bağışlar. Canlı donörler elbette çok önemli bir kaynak ancak asıl üzerinde durulması gereken konu, vefat eden kişilerden yapılan organ bağışlarının artırılmasıdır. Vefat etmiş kişi, bağışlanan organlarıyla 5-6 kişiye can olabiliyor. Vefat eden hastaların ailelerinin organ bağışı konusunda duyarlı olması ve ilgili merkezlere destek olması büyük önem taşıyor. Aksi durumda organlar toprağa gidiyor, oysa bağışlandığında birçok insana şifa olabiliyor. Kişiler, hayattayken e-devlet üzerinden bağışta bulunabiliyor" sözlerini kullandı.