Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Antalya'nın Manavgat ilçesindeki Gençlik Merkezi'nde düzenlenen koordinasyon toplantısında, 28 Temmuz'da Manavgat'ta başlayan, daha sonra Akseki'de çıkan ve günler sonra kontrol altına alınabilen orman yangınları sonrası bölgede yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Yaklaşık bir ay sonra yeniden bölgede bulunduğuna değinen Kurum, yangın sürecinde ilgili kurumlarla bölgede yer aldıklarını, ihtiyaçların anında giderilmesi noktasında çalışmalar yaptıklarını anlattı. Bakanlık olarak hızlı şekilde hasar tespit çalışmalarını tamamladıklarını aktaran Kurum, "Antalya ve Muğla'da 2 bin 516 bağımsız birimin acil ağır hasarlı ve yıkık olduğunun tespitini yaptık. Şu ana kadar Antalya ve Muğla'da 1100 binanın yıkım çalışmalarını tamamladık." dedi.
Evleri tamamen yanan vatandaşları yalnız bırakmadıklarını, 50 bin liraya kadar eşya ve kira yardımı yaptıklarına işaret eden Kurum, "1305 konut ve 600 ahır projelendirildi, 1100 konut ve 600 ahırın da ihaleleri gerçekleştirildi." diye konuştu.
İller Bankası kanalıyla altyapıya dair hasar tespit çalışmalarını da titiz şekilde tamamladıklarına dikkati çeken Kurum, köylerin su, kanalizasyon başta olmak üzere tüm altyapı çalışmalarını eksiksiz şekilde gerçekleştirdiklerini söyledi.
Yangın nedeniyle doğada yaşayan canların da zarar gördüğünü, karınca, kaplumbağa, keçi ve böceklerin etkilendiğini, yuvaların yıkıldığını dile getiren Kurum, "Sürüngenler, böcekler ve genel olarak fauna hakkında tespitlerimizi yapıyoruz. Nesli tehdit altındaki 52 türe yönelik tohum toplama çalışmalarımız titizlikle devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Kurum, İller Bankası ile Manavgat'ın Belenobası, Saraçlı, Değirmenli, Güzelyalı, Hocalı, Tepeköy, Ahmetler, Gebece, Bucak, Şeyhler, Oymapınar, Iğrışlar ve Merzevi mahalleri için grup içme suyu isale ve şebeke hatları inşaatı için 50 milyon lira finans desteği sağlandığını söyledi.
Alanya'nın da Oba, Tosmur, Mahmutlar, Kestel, Kargıcak, Türkler, Konaklı mahallelerinde grup içme suyu isale, şebeke ve arıtma tesisi projeleri için düşük faizli, uzun vadeli şekilde geri ödenecek 50 milyon lira finans desteği verdiklerine değinen Kurum, bu projeyle 21 mahallenin su probleminin tamamen çözülmüş olacağını kaydetti.
"İlk andan itibaren çalışmalara başladık"
Kurum, yangından etkilenen tüm mahallelerde tek tek bütün evlere girdiklerini belirterek "Evini, ahırını, geçim kaynağı olan hayvanlarını, bahçelerini kaybeden, zarar gören tüm vatandaşlarımızla görüştük. İlk andan itibaren 'Başımızın tacı olan çiftçilerimizin mağduriyetini önlemek için zaman kaybına tahammülümüz yok.' dedik. Bazıları bizim hızımızdan rahatsız olsa da biz 7/24 esasıyla vatandaşlarımızın yaralarını sarmak için sahada bilfiil çalıştık." diye konuştu.
Hasar tespit çalışmalarının ardından inşaat çalışmalarına da zaman kaybetmeden başladıklarına dikkati çeken Kurum, evlerin kendi yerinde, yöresel mimariye uygun ahırı, deposu, camileri ve okullarıyla yapmaya başladıklarını dile getirdi.
"Konutlarımızı 1 yıldan daha kısa sürede teslim edeceğiz"
Konutların cami, depo, ahır ve sosyal donatılarının inşa çalışmalarına eş zamanlı devam edildiğini anlatan Kurum, şöyle konuştu:
"Tüm konutlarımızı söz verdiğimiz üzere bir yıldan daha kısa sürede vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Nasıl ki depremlerde, sellerde evleri hasar gören, yıkılan vatandaşlarımız için ucuzluk ve uzun vade gibi her türlü ödeme kolaylığını sağlıyorsak Antalya ve Muğla'da da afet bölgelerinde aynı uygulamayı yapacağız. Maliyetlerden yüzde 40-50 oranında indirim yapılacak. Çıkan tutarı vatandaşlarımız ilk iki yılı ödemesiz olmak üzere 18 yılda ödeyebilecek. Ödemeler faizsiz olacak ve eşit taksitlerle geri ödenecek."
Kurum, daha önce de devletin ve milletin duruşuyla nice zorlukların, büyük felaketlerin üstesinden gelindiğini, bugünkü zor dönemin de birlikte aşılacağını bildirdi.
"Ekolojik dönüşüm için bölgede incelemeler devam ediyor"
Ekolojik dönüşüm ve rehabilitasyon çalışmaları hakkında da bilgi veren Kurum, doğanın çevreci, doğa dostu, ekolojik dönüşüm çalışmalarıyla eski güzel, sağlıklı ve doğal hallerine kavuşturmanın mümkün olacağını söyledi.
Hayvan hakkının tartışılmayacak derecede çok kıymetli olduğunu vurgulayan Kurum, şöyle devam etti:
"Doğal hayatı yeniden canlandıracak, canlılarımızı alıştıkları yaşama yeniden kavuşturacak adımlarımızı da hızlı bir şekilde attık. Bu noktada Tarım ve Orman Bakanlığımız da yeşillendirme, ormanlaştırma faaliyetlerini her yerde aralıksız sürdürüyor. Biz de sadece ülkemizin belli bir noktasında değil, 81 ilimizde, bir ekolojik dönüşüm hikayesini zaten yazıyoruz. 400'e yakın millet bahçemiz, ekolojik koridorlarımız, sınırlarını genişlettiğimiz doğal alanlarımızla ülkemizde kişi başına düşen yeşil alan miktarını her geçen gün daha da artırıyoruz, şehirlerimize nefes alanları oluşturuyoruz."
Kurum, yangında zarar gören doğanın tekrar yeşil rengine kavuştuğunu, kuş, karınca ve sürüngen türü hayvanların yeniden yuvalarını yapmaya başladığını belirtti. Bilim heyetinin de yangından etkilenen özel çevre koruma bölgelerine dair incelemelerinin 31 istasyondan devam ettiğini aktaran Kurum, 370 ağacın çevre ve çap ölçümlerini, kozalak sayımlarını ve kül ölçümlerini sürdürdüğünü dile getirdi.
Bakan Kurum, diğer yaban hayvanları gibi denizlerin ve deniz canlılarının da kıymetli olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
"Yangın sonrasında kül ve atıklar denize ulaşabiliyor, yağan yağmurla beraber birçok atık denizi kirletebiliyor. Her ne kadar şu ana kadar yangın kaynaklı bir deniz kirliliği tespit etmesek de bakanlık olarak Antalya'mızda yangın kaynaklı oluşabilecek deniz kirliliğine dair gerekli önlemleri her ihtimale karşı almış durumdayız."