Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı.
Erdoğan, toplantı sonrası Millete Sesleniş konuşmasını gerçekleştiriyor...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
''Yeni eğitim ve öğretim döneminin açılışını Sancaktepe'de gerçekleştirdik. Eğitime verdiğimiz önemi görmekten gurur duyuyoruz.
TOKİ'DE BAŞVURU 5 MİLYONA DAYANDI
İlk evim iş yerim kampanyasında talep toplama süreci önümüzdeki ayın sonuna kadar devam edecek.
Başvuru sayısı şimdiden 5 milyona dayanan bu kampanya Türkiye'nin bu zamana kadar en büyük sosyal atılımı olacak. İki yıl içerisinde 250 bin sosyal konut tamamlanacak ardından bunu 500 bine çıkaracağız.
Projenin 5 bin konutluk ilk diliminin temelini 25 Ekim'de atıyoruz.
Eser ve hizmette bizimle yarışamayanların yalan üzerine kurduklarıyla kampanyamızı karalamaya çalıştıklarını görmekten hüzün duyuyoruz.
KYK BESLENME YARDIMI ARTTI
Yüksek öğrenim yurtlarında ilk yerleştirmede dahi yüzde 80'lik bir talep karşılama oranını yakaladık.
KYK yurtlarında kalan öğrencilerimize beslenme yardımını 25 liradan 60 liraya çıkarıyoruz. Böylece üniversite öğ0rencilerimize doyurucu bir yemek sunmak için uğraşıyoruz.
"BÜYÜME ORANIMIZ SÜREKLİ YÜKSELİYOR"
Birileri evlatlarımıza umutsuzluk aşılarken gençlerimize güvenmeye, her alanda desteklemeye devam ediyoruz. Pazar günü İTO'nun 140. kuruluş yıldönümü ödül törenlerinde iş dünyamızla bir araya geldik. Uluslararası kuruluşlar, küresel ekonominin ve gelişmiş ülkelerinin büyüme beklentilerini aşağı revize ederken Türkiye'nin büyüme oranı sürekli yükseliyor. Dünya ekonomik krizden savaşlara, siyasi çalkantılara kadar pek çok sorunla boğuşurken Türkiye olarak içeride ve dışarıda güçlü duruş sergiliyoruz. Küresel krizleri önceden görüp gereken tedbirleri alma, dayanıklılığımızı tahkim konusunda herkesin takdir ettiği birikim ve dirayete sahibiz.
Kesintisiz yaşadığımız saldırılar, maruz kaldığımız oyunlar, tuzaklar bize böyle bir erken uyarı sistemi oluşturmaya ve etkin şekilde çalışmaya mecbur bırakmıştır. Salgın, Ukrayna-Rusya savaşıyla süren küresel krizlerde biz hedeflerimize doğru yürümeyi sürdürebildik.
"SON ASRIN EN BÜYÜK SAĞLIK KRİZİNDE ÖZGÜN PROGRAMIMIZI UYGULADIK"
Asla paniğe ve korkuya kapılmadan son asrın en büyük sağlık kriziyle mücadelede özgün programımızı uyguladık. Rusya-Ukrayna savaşında tahıl sevkiyatından, esir takasına kadar pek çok başarıya imza attık. 5 milyon tonun üzerinde tahıl ihracatını gerçekleştirdik. Ülkemizi bölgesel ve küresel karar alma mekanizmalarının dışında bırakmaya çalışanlara rağmen güvenilir, sorunlara çözüm geliştirici başat aktör olduk.
Ülkemizi kendi çıkarlarının bekçisi olarak görenler yeni durumdan rahatsız olsa da süreci Türkiye merkezli olarak yönetiyoruz. İç siyasette olduğu gibi dış politikada da dayatmaları kabul etmiyoruz. Kazanımları daha iyi taşımak için üç kıtayı birleştiren stratejik konumumuza mütenasip şekilde farklı bölgesel kuruluşlarla ilişkilerimizi geliştiriyoruz.
"NE BATI NE DOĞUYA SIRTIMIZI DÖNÜYOR, NE DE ORTADOĞU VE AFRİKA'YI İHMAL EDİYORUZ"
Ne batı için doğuya sırtımızı dönüyor ne de Ortadoğu ve Afrika'yı ihmal ediyoruz. Bir ayağımızı ülkemize sabitlerken diğeriyle de bölgemizden başlayarak tüm dünyayı kuşatıyoruz. Tarihi, beşeri, kültürel, kadim bağlarımız olan Balkanların güvenlik ve huzurunu kendi ülkemizden ayrı görmüyoruz. Kritik dönemde Bosna Hersek, Sırbistan, Hırvatistan'a yaptığımız ziyaretler istikrar ortamının korunması açısından faydalı sonuçlar doğurmuştur.
Özbekistan ve Amerika'da yaptığımız temaslarda Türkiye'nin dış politika vizyonunu ortaya koymuştur. Kardeşim Şevket Mirzayev'in daveti üzerine Şangay İşbirliği Teşkilatı'nın zirvesinde oldukça verimli görüşmeler gerçekleştirdik. 2012 yılından bu yana diyalog ortağı olduğumuz Şangay İşbirliği Teşkilatı ile ilişkilerimizi çok daha derinleştirmeyi istiyoruz.
Zirvede ev sahibi Özbekistan Cumhurbaşkanı sayın Mirzayev, sayın Aliyev, sayın Şahbaz Şerif, sayın Modi, sayın Putin, sayın Reisi ile ile bir araya geldik. Bu liderlerle hem ikili münasebetlerimizi tüm yönleriyle ele aldık, bölgesel meseleler konusunda görüş alışverişinde bulunduk.
"BM'DEKİ GÖRÜŞMELER BİZİM AÇIMIZDAN BEREKETLİYDİ"
Zirvenin ardından BM, 77. Genel Kurulu, genel görüşmelerine katılmak üzere New York'a geçtik. 13 saatlik yolculuktan sonra New York'a ulaştık. 2 yıl sonra ilk kez yüz yüze yapılan görüşmeler bizim açımızdan yoğun, verimli ve bereketliydi. ABD'deki vatandaşlarımızdan, Türk sivil toplum kuruluş temsilcilere, farklı kesimden insanlarımızla hasret giderdik. Amerikan düşünce kuruluşu temsilcileri, iş çevreleri, ülke siyasetinin önde gelen isimleriyle kapsamlı istişareler gerçekleştirdik.
BM zirvesinde Türkiye'de son 20 senede eğitim öğretimde yaşanan gelişmeleri, gelecek vizyonumuzu liderlerle paylaştık. Genel kurula hitap ettik. Rusya Ukrayna krizi başta olmak üzere güvenliği ilgilendiren görüşlerimizi tüm dünyaya anlattık. Göç krizi, tahıl sevkiyatı gibi pek çok örnekle Türkiye'nin dünyada oynadığı arabulucu role dikkat çektik.
Doğu Akdeniz, ekonomik gelişmeler, BM'nin yönetim yapısına ulaşan çok geniş yelpazede ülkemizin yaklaşımını dile getirdik. Özellikle Rusya ile Ukrayna arasında barışı tesis etmeye yönelik gayretlerimizin takdirle karşılandığını müşahede ettik. BM Genel Sekreteri yanında bazı devlet ve hükümet başkanlarıyla ikili görüşmeler de gerçekleştirdik. Ürdün Kralı, Libya, Guatemala, Finlandiya, Kırgızistan, Polonya liderleri ile bir araya geldik. Gürcistan, Almanya, İspanya, Lübnan, Japonya ve İngiltere başbakanlarını kabul ettik.
Aynı binada Katar Emiri ile Kazakistan, Finlandiya, Güney Kore Cumhurbaşkanı ve Bangladeş Başbakanı ile sohbet ettik. Ayrıca Amerikan kongresinin üç ayrı üyesini, FIFA Başkanı, Dünya Yahudi Kongresi Başkanını kabul ettik. BM'nin tam karşısındaki Türkevi binamız görüşmelerimize ev sahipliği yaptı. Türkevi de küresel diplomasinin merkezlerden biri haline dönüştü. Muhataplarımızla savunma sanayi ve enerji başta olmak üzere ülkemizle işbirliğini güçlendirmeye hazır olduklarını söyledi.
Tahıl kriziyle yakalanan diplomatik başarının esir takasıyla devam ettirilmesi ülkemiz adına gurur verici gelişme olmuştur. Bu vesile ile çabalarımıza verdikleri destek için sayın Putin ve sayın Zelenskiy'e buradan teşekkür ediyorum. Hedefimiz her iki lideri en kısa sürede bir araya getirerek daha fazla can kaybı ve yıkım olmadan bu savaşı sonlandırmaktır.
"YUNANİSTAN DENGİMİZ DEĞİL, HESAP VERECEKLER"
Biz gerilimleri sonlandırmak için samimi gayret ederken Yunanistan'ın tahrik ve provokasyon kokan politikalarını ibretle takip ediyoruz. Yunanistan askeri, siyasi ve ekonomik olarak dengimiz değildir, olamaz. Yunan siyasetçileri kışkırtarak üzerimize salanların asıl sebebi ülkemizin vaktini, enerjisini, dikkatini dağıtarak büyük ve güçlü Türkiye programını engellemek olduğunu gayet iyi biliyoruz.
Bu hem Yunan siyasetçileri, Yunan halkını kullananlar tarafından tehlikeli bir oyundur. Kısır siyasi hesapları uğruna ülkesini siyasi, askeri ve ekonomik olarak işgale uğratan Yunan yöneticiler bunun hesabını er geç en başta kendi halkına vermek mecburiyetinde kalacaktır. Türk askerinin süngüsünün önünden kaçtığı günleri unutturmaya çalışıp bebekleri, yaşlıları, kadınları öldürdüğü Tripoliçe katliamını zafer gibi kutlayanlar henüz tarihin önünde bunların hesabını vermediler."
ÇİFTÇİLERE MÜJDE
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konu başlıkları arasında çiftçilere yönelik alınan yeni kararlar da verdi. Buna göre çiftçilerin, elektrik faturalarını hasattan sonra ödemesinin yolu açıldı.
"ÇİFTÇİMİZİN EN ÖNEMLİ GİDER KALEMLERİNDEN BİRİ"
Elektrik faturalarının çiftçilerin en önemli gider kalemleri arasında yer aldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün kabine toplantımız bayağı neşeliydi, canlıydı. Bakan arkadaşlarım bayağı iyi hazırlanmışlar. Milletimize belli müjdeleri verelim diye. Çiftçilerimizin en önemli gider kalemleri arasında yer alan elektrik faturalarında KDV oranı yüzde 8'e düşerek üreticilerimize yıllık 3 milyar destek sağlamıştık. Güneş enerji santralleri teşvik ederek hem kendi ihtiyaçlarını karşılamalarını, hem de üretim fazlasını ulusal sisteme satabilmelerinin yolunu açmıştık" dedi.
"ELEKTRİK FATURALARI, HASAT SONRASI ÖDENEBİLECEK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Bugün de yeni bir düzenlemenin müjdesini veriyoruz. Bundan sonra elektrik faturaları aylık ödenmek yerine hasat sonunda yani ürünler satılıp gelir elde edildiğinde ödenebilecek. Ziraat Bankamız çiftçilerimizin elektrik borçları için açacağı faizsiz kredinin tahsilini hasat döneminin sonunda yapacak.
"5 YIL VADE VE GERİ ÖDEME İMKANI İLE ÇİFTÇİLERİMİZ BORÇLARINI KAPATABİLECEK"
Çiftçilerimizin önceki dönemden kalan elektrik borçları için Ziraat Bankası vasıtasıyla kolaylık getiriyoruz. 5 yıl vade ve faizsiz geri ödeme imkanı ile çiftçilerimiz borçlarını kapatabilecek. Enerji şirketlerimizle önceki dönem borçların gecikme cezası uygulanmadan, ana paradan bir bölümünü indirilmesi mutabakata varıldı. Enerji maliyetleriyle ilgili bu kolaylıkların çiftçilerimize hayırlı olmasını diliyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, sosyal yardımlar kapsamında ev yapım yardımını 200 bin liraya yükselttiklerini, Türkiye Aile Destek programını da genişleterek bütçesini 40 milyar liraya çıkarttıklarını ifade etti.