Kırklareli'nde yaşayan 50 yaşındaki Şefika Kurt, henüz bebekken kucağına aldığı otizmli Oğuzhan'a 16 yıldır anne şefkatiyle bakıyor.
Şefika Kurt, erkek kardeşini ziyaret ettiği iş yerinde tesadüfen Oğuzhan'ın annesi ile tanıştı. Daha sonra kardeşinin evine misafirliğe giden Kurt, burada annesinin bir süreliğine kardeşinin eşine bıraktığı bebeği kucağına aldı. O gün Kurt ile Oğuzhan arasında bir bağ oluştu.
Çocuğun annesi ile arkadaş olan Kurt, kadının oğlunu bakamayıp yetiştirme yurduna vereceğini öğrenmesi üzerine büyük üzüntü yaşadı. Kurt, Oğuzhan'ın annesine oğluna gönüllü bakıcılık yapabileceğini iletti.
Bunun üzerine çocuğa kendi evinde bakmaya başlayan Kurt'u bir süre sonra annesi aramamaya başladı. Oğuzhan'ı kendi evladından ayırmayan Kurt, çocuğun hal ve hareketlerinde gelişim olmadığını fark ederek, hastaneye başvurdu.
Oğuzhan'ın otizmli olduğunu öğrenen Kurt, 2017 yılında öz anne ile irtibata geçerek evlatlık edinmek istediğini belirtti. Annenin onayı ile açtığı davayı kazanan Kurt, çocuğu evlat edindi.
Günün büyük bölümünü Oğuzhan ile geçiren Kurt, oğlu ile haftanın beş günü Bilal Yapıcı Özel Eğitim Meslek Okuluna geliyor. 23 yaşında bir oğlu da bulunan anne Kurt, gözlerini Oğuzhan'ın üzerinden ayırmıyor.
"ANNE" DEDİĞİ ZAMAN ÇOK MUTLU OLUYOR
Kurt, otizmli oğlunun kendisine "anne" dediği zaman çok mutlu olduğunu söyledi.
Oğuzhan ile 2006 yılında tanıştıklarını ve bir daha birbirlerinden ayrılamadıklarını ifade eden Kurt, "16 aylıkken ayaklarının üzerinde duramayan bir çocuktu. Hiç uyumayan, ağlayan bir çocuktu. Oğuzhan'da ters giden bir şeylerin olduğunu fark ederek doktora götürdüm, doktor 'algılamasında bir şey yok ama sen bir fakülteye git' dedi. Sonra sinir nöbetleri geçirmeye başladı. Fakülteye gittik, konuşmaması, yürümemesi araştırıldı ve otizmli olduğunu öğrendik." diye konuştu.
Oğuzhan ile tanıştığı için kendini şanslı gördüğünü belirten Kurt, şöyle devam etti:
"Yuvaya gitmesini hiç istemediğim için bakımına üstlendik. Anneye dedim 'Ben Oğuzhan'a bakarım. Oğuzhan benim oğlum.' Bize çok düşkün, biz ona çok aşırı bağlıyız. 'Anne' dediği zaman ben ölüyorum. Hiç konuşmayan bir çocuk daha küçükken ilk 'anne' demeye başladığında bana 'annem' diyerek zıplıyordu. Bana seslenirken 'annem', 'babam' diye sesleniyor, onu duyunca zaten ölüyorsun."
"BEN ARTIK ONDAN AYRI KALMAYI NASIL DÜŞÜNEYİM Kİ"
Kurt, Oğuzhan'ı dünyaya getirdiği oğlu kadar sevdiğini söyledi. Ondan bir dakika bile ayrı kalmak istemediği dile getiren Kurt, "Ben artık ondan ayrı kalmayı nasıl düşüneyim ki. Hayata yeniden başlasam yine Oğuzhan'ı evlat olarak alırdım. Bizi nasıl seviyorsa biz de onu öyle seviyoruz. Benim tek düşüncem, Oğuzhan'dan önce ölürsem ona kim bakar. Ailesinin aramasını isterdim. Şu yönden isterdim, ben ölürsem belki ona sahip çıkarlar." ifadelerini kullandı.