Konya Ovası’nı da yakından ilgilendiren kongrenin sonuç bildirgesi açıklandı
Ulusal Hububat Konseyi tarafından düzenlenen, Konya Ovası’nı da yakından ilgilendiren Mısır ve Buğday Kongresi sonuç bildirgesi açıklandı. Üretimin arttığına dikkat çekilen bildirgede, üretim planlaması vurgusu yapıldı.
120
Ulusal Hububat Konseyi Mısır ve Buğday Kongresi, geçtiğimiz ay Adana Ticaret Borsası ev sahipliğinde Tarım ve Orman Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ve NİSAD katkısı ile yapıldı.
220
Kongreye Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da katıldı ve bir açılış konuşması yaptı.
320
Bakan Yumaklı, konuşmasında üretim planlaması, yeni destekleme modeli, TARSİM kapsamında tarım sigortası ve gelir kaybı sigortası, ülke tarım sektörünün durumu, tarımsal dış ticaret, verilen tarımsal destekler, Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları, lisanslı depoculuktaki gelişmeler, TMO’nun alım politikaları ve yeni sezona hazırlık ile ilgili bilgiler verdi.
420
Kongreye Adana Valisi Yavuz Selim Köşker, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Gümen, Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Meryem Tuncel, TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal, Bitkisel Üretim Genel Müdürü Uğur Erdem, Adana Ticaret Borsası Meclis Başkanı Osman Bağış, Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, UHK Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar, TOBB Borsalar Konsey Başkanı Hüseyin Çevik, Adana Ticaret Borsası Yönetim Kurulu ve Meclisi Üyeleri, UHK Yönetim Kurulu Üyeleri, Türkiye’nin dört bir yanından sektör temsilcileri olmak üzere 300’ün üzerinde kişi katılım sağladı.
520
SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ GÖRÜŞÜLDÜ
Yaklaşık 300 kişinin katıldığı kongrede 3 oturum halinde 14 bildiri sunuldu.
Kongrede konuşmacılar ve sektör temsilcileri sahaları ile ilgili tespitler yanında sorunlar ve çözüm önerilerini de dile getirdi. Kongrenin her yıl ülkemizin tarım potansiyeli yüksek bir bölge ve ilinde yapılması kararlaştırıldı.
620
SONUÇ RAPORU AÇIKLANDI: TARIM STRATEJİK SEKTÖR
Adana’da yapılan Ulusal Hububat Konseyi Mısır ve Buğday Kongresi’nin sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgeye göre tarımın stratejik bir sektör olduğu vurgusu yapılarak son zamanlarda yoğunlaşan salgınlar, savaşlar ve iklim değişikliği kaynaklı afetler, dünya ticaret rotalarında yaşanan sorunların tarımın stratejik sektör olduğunun kabulü ve gerçeğini güçlendirdiği ifade edildi.
720
AVRUPA’DA İLK, DÜNYADA 10. SIRADA
Gıda güvenliği, gıda arzı, güvenilir gıda ve kendine yeterlilik kavramlarının dünyanın gündemine oturduğu, gıda milliyetçiliği, kotalar ve kısıtlamaların kendisini daha belirgin hissettirdiği tespiti yapılan sonuç bildirgesinde Türkiye’de tarım sektörünün 69,2 milyar dolarlık tarımsal hasıla ile Avrupa’da ilk sırada, dünyada ilk 10 ülke arasına yer aldığı ifade edildi.
Türkiye’de 2023 yılında tarım sektörünün ihracatının 31 milyar dolara ulaşarak, 6,9 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiğini, 137 milyon tonluk üretim ile tüm zamanların rekorunun kırıldığı vurgulandı.
820
AVRUPA’DA İLK, DÜNYADA 10. SIRADA
Gıda güvenliği, gıda arzı, güvenilir gıda ve kendine yeterlilik kavramlarının dünyanın gündemine oturduğu, gıda milliyetçiliği, kotalar ve kısıtlamaların kendisini daha belirgin hissettirdiği tespiti yapılan sonuç bildirgesinde Türkiye’de tarım sektörünün 69,2 milyar dolarlık tarımsal hasıla ile Avrupa’da ilk sırada, dünyada ilk 10 ülke arasına yer aldığı ifade edildi.
Türkiye’de 2023 yılında tarım sektörünün ihracatının 31 milyar dolara ulaşarak, 6,9 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiğini, 137 milyon tonluk üretim ile tüm zamanların rekorunun kırıldığı vurgulandı.
920
BUĞDAY VE MISIR ÜRETİMİ ARTTI
Bitkisel üretimin ateşleyici gücünün tahılların olduğu vurgulanan bildirgede 2023 yılında üretimi önceki yıla göre %9 civarında artarak 42,2 milyon tona yükseldiği (buğday 22 milyon ton ve mısır 9 milyon ton) bildirildi.
1020
ÜRETİM PLANLAMASI YAPILMALI
Kongrede en fazla gündem oluşturan konulardan biri üretim planlaması olduğu ifade edilen bildirgede; ülkemizde yıllardan beri üretim planlamasının olmaması ve bir türlü uygulama aşamasına geçilmediğinin tespiti yapıldı.
Aralarında buğday ve mısırın da olduğu 13 stratejik üründe merkez ve illerde komite ve komisyonlar oluşturulması gerektiğini vurgulanan sonuç bildirgesinde üretim planlaması düzenlemesi ile birlikte; sözleşmeli tarım, atıl arazilerin tarıma kazandırılması, üretim yapılan tüm arazilerin kayıt altına alınması ve desteklerden yararlandırılması gibi mevzuat düzenlemeleri de olumlu görüldü.
1120
SORUNLAR VE ÖNERİLER
Ulusal Hububat Konseyi Mısır ve Buğday Kongresinin sorunlar ve öneriler kısmında ise şunlar yer alıyor:
- Stratejik öneme sahip buğdayda dünyadaki gelişmeler ve sektörel kırılganlık da göz önünde bulundurularak müdahale fiyatlarının belirlenmesinde maliyeti göz ardı edecek bir yönelime sebebiyet vermemesi, pirim uygulamasına bu alım döneminde de güncellenerek devamının altı çizilmiştir.
- Lisanslı depoculuktaki kapasite artışı ve süreç ve mevzuattaki geliştirici, iyileştirici ve yenilikçi çalışmaların devamı önerilmiştir. İslami Finansın önemli araçlarından teverruk’un geliştirilmesi, ÜPAK’ların hızla görev almaları beklentisi dile getirilmiştir.
- Ülkemiz mısır üretimi ilk defa yeterlilik düzeyine ulaşmış olup sürdürülebilirliği önemlidir. Mısırın yetersizliği durumunda sektör, hammadde alternatifi olarak insan gıdası olarak kullanılan buğdaya yönelmektedir. Bu sebeple belirli alanlarda çevresel endişelerle mısır üretiminin kontrol edilmesi, üretim planlaması üzerinden yapılmalı, mısır müdahale alım fiyatları maliyet ve sürdürülebilirlik gözetilerek verilmelidir.
- Mısırın hasat atıklarının özellikle katma değeri çok yüksek olan somağın değerlendirilmesi konusunda ülkemizde işleme tesislerine olan ihtiyaç belirtilmiş, bu amaçla organize çalışmalara ihtiyaç duyulduğu vurgusu yapılmıştır.
1220
- TMO bir regülasyon kuruluşu olmakla birlikte, bazı yıllar dünyadaki gelişmelerin sonucu olarak stratejik ürünlerin ticaret ve depolamasında daha aktif olarak görev alması doğal karşılanması gerektiğine işaret edilmiştir. Bu zorunlu yıllar dışında serbest ticaretin önünü açacak düzenleme kuruluşu rolüne dönmesinin de beklenen bir durum olduğu ifade edilmiştir.
- TMO’nun bu üretim yılına da lisanslı depolar, kiralanan depolar ve açık depo alanları ile hazırlıklı olduğu bilgisi verilmiştir.
- Başta un ihracatı olmak üzere, tahıla dayalı diğer ürünlerin ihracatında konulan ağır vergiler sebebiyle Irak pazarında önemli zorluklarla karşılaşıldığı ve sorunun acilen çözüme kavuşturulması gerektiği talep edilmiştir.
- Makarnalık buğday üretiminin ihtiyacın çok üzerine çıktığı, gen merkezi olduğumuz ve dünyanın en kaliteli hammaddesini ürettiğimiz bu üründe kazanımların korunması gerektiği, ihtiyaç fazlası ürünün katma değeri yüksek pazarlar bulunarak değerlendirilmesi gerekliliği ortaya konulmuştur.
1320
- Makarna ihracatında Afrika, Irak, Suriye, Lübnan, Ürdün ve Güney Amerika pazarlarında giderek yükselen trend ve talep ettikleri vasıfta üretim için ilgili tebliğler kapsamında ekmeklik buğday kullanımı makul karşılanmıştır. Ancak ülke içi tüketimi amaçlı makarna üretimde Türk Gıda Kodeksi esaslarından uzaklaşılıp, yurt dışı pazarlar için üretim alışkanlıklarının içeriye taşınmaması konusuna dikkat çekilmiştir. İhracatın birim değerinin artırılmasına en iyi örnek olarak ihracatı giderek artan Japonya gösterilmiş, bu tür pazar arayışlarının devamı üzerinde durulmuştur.
- Sektörün finansa daha ucuz ve kolay erişimini sağlayacak çalışmaların ivedi ve önemli olduğu bildirilmiştir.
- İklim değişikliğinin yadsınmaz bir gerçek olduğu göz önünde bulundurularak %65’e varan devlet katkısı ile ürünlerin TARSİM üzerinden sigortalanmasının ve gelir koruma sigortasına yönelimin gerekliliği üzerinde durulmuştur. Ayrıca, sıklıkla karşılaşılan stres faktörleri dikkate alındığında
Tarım Sigortasının zorunlu hale getirilmesi konusunun değerlendirilmesi talep edilmiştir.
1420
- İklim değişikliği hastalık ve zararlı yoğunluğunda artış veya değişime neden olduğundan doğal dengenin korunması ve yeniden tesisine çalışılmasının, biyoteknik, biyolojik mücadelenin ve iyi tarımın yaygınlaştırılmasının önemi görülmüştür.
1520
- İklimin gidişatıyla tarımsal uygulamaların zamanlama açısından uyumlu olması, bunun için de akıllı teknolojilerden yararlanması önerisinde bulunulmuştur. Akıllı teknolojiler konusunda uygulama ve eğitim merkezi görevi alacak TİGEM’e bağlı, bir TİM belirlenmesi, alt yapı ve insan kaynağının buna göre organize edilmesi tavsiye edilmiştir. Ayrıca akıllı tarım araştırmalarına yoğunlaşacak TAGEM’e bağlı bir Enstitünün görevlendirilmesi, alt yapısının düzenlemesi, yine küçük ölçekli işlemelerin akıllı tarımdan yararlanması için, Tarım Kredi Kooperatiflerinin hizmet sağlayıcı olarak görev alacağı bir organizasyon ihtiyacı vurgusu yapılmıştır.
1620
- Üreticilere; aşırı sulama, gübreleme gibi maliyeti artıran, değişik riskler ortaya çıkaran ve çevresel sürdürülebilirliği zorlayan uygulamalardan kaçınılmaları, en yüksek verim yerine maliyet, çevre ve gelir dengesini koruyacak optimum verimi hedeflenmeleri tavsiyesinde bulunulmuştur. Ezberlerin bir kenara bırakılması, her yılın ayrı değerlendirilmesi, tarlada daha fazla izin ve gözün olması, teknoloji odaklı bir üretimin zorlanması, tarım danışmanlığından yararlanılmasının önemi hatırlatılmıştır.
1720
- Kırsal nüfusun azalması, köylerin boşalması, gençlerin tarımdan uzaklaşması, yaş ortalamasının artması gibi konulara tüm sektörün yoğunlaşmasının gerekliliği üzerinde durulmuştur. Bunun için kırsalda yaşam kalitesi, sosyal ihtiyaçlar ve alt yapı konularının yeni bir sistem ve organizasyona ihtiyaç duyulduğu vurgusu yapılmıştır.
1820
- Üretim planlaması kapsamında en önemli konulardan birinin verimli ovaların kendine yeterliliğimiz %100’ün çok üzerinde olan meyve bahçelerine dönüşmesi olduğu tespiti ile mevzuatta yer alan %6’nin altındaki eğimli arazilerde yeni tesise izin vermeme hususunun sıkı, sıkıya takibinin öneminin altı çizilmiştir.
1920
- Ecrimisil ile işlenen alanların kayıt altına alınması konusunda çalışma gerekliliği vurgulanmıştır.
- Büyükbaş hayvancılığa hızlı yönelim ve küçükbaş hayvancılık aleyhine olan gelişme, artan yem bitkileri ihtiyacına bağlı tarla tarımı üzerinde oluşturduğu baskının, stratejik ürünlerin ekim alanını tehdit ettiği gerçeğinden hareketle, küçükbaş hayvancılığa, özellikle de koyunculuğa hızlı dönüş programının gerekliliği üzerinde durulmuştur.
2020
- Tarım Ürünleri Piyasa Düzenleme Kurulu oluşturulması önerisinde bulunulmuştur.