Yeditepe Üniversitesinden yapılan açıklamaya göre, İstanbul'da yaşayan Melahat Erol'a 20 yıl önce şeker hastalığı teşhisi konuldu. Kalp rahatsızlığıyla hastaneye kaldırılan kadında böbrek yetmezliğinin başladığı belirlendi. Doktorlar tarafından diyalize yönlendirilen Melahat Erol, 9 ay tedavi gördü.
Eşine böbreğini bağışlamak isteyen Ümit Erol ise yapılan tetkiklerde kilosunun engel olduğunu öğrenince diyete girdi. 40 günde 95 kilodan 75 kiloya kadar düşen Ümit Erol'un böbreği, Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Böbrek Nakli Kliniği Sorumlusu Prof. Dr. Gürkan Tellioğlu'nun gerçekleştirdiği operasyonla eşi Melahat Erol'a nakledildi.
Diyalize girmekten çok korktuğunu ve bu dönemde birçok şeye hasret kaldığını anlatan Melahat Erol, "O an başka bir şey düşünemedim. Ama benim için kaçınılmazdı, 9 ay boyunca diyalize girdim. Eşim beni diyalize götürüp getirdi. Su içmeyi çok özlemiştim. 'Bir göl olsa da kana kana su içsem' diyordum. Şimdi gönül rahatlığıyla su içebiliyorum. Ara sıra sevdiğim yemekleri yeyip kendimi ödüllendiriyorum. Her şey şimdi daha da güzel." dedi.
Böbrek bağışlamak isteyenlerin korkmaması gerektiğini belirten Erol, eşinin böbreğini verdikten 3 gün sonra ayağa kalktığını, çok sağlıklı olduklarını kaydetti. Melahat Erol, böbrek vermek isteyenlerin çekinmemesi gerektiğini söyledi.
- "Herkesin böbreğini bağışlaması gerektiğini düşünüyorum"
Eşi için önce 20 kilo veren ardından ise ameliyat masasına yatan Ümit Erol ise yaşadıkları zorlu süreci şöyle anlattı:
"Eşime böbreğimi vermeye karar verdiğimde 95 kiloydum. 'Bu kiloyla böbreğini veremezsin' dediler. Kilo vermeyi kafama koyup 40 günde 20 kilo verdim. Hiç ekmek yemedim, düzenli yürüyüşümü yaptım. 75 kiloya düşünce doktorlar karar verip hemen nakle alabileceklerini söyledi. Ben de hemen ameliyat oldum. Benim için çok iyi oldu. Eşim de kurtuldu ben de kurtuldum. Herkesin böbreğini bağışlaması gerektiğini düşünüyorum."
Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Böbrek Nakli Kliniği Sorumlusu Prof. Dr. Gürkan Tellioğlu, şeker hastalığının böbrek sağlığını tehdit eden hastalıkların başında geldiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Türkiye'de beslenmenin bozulması, egzersiz azlığı gibi nedenlerle kilolu insan sayısındaki artışa paralel Tip 2 diyabet sayısı da artış gösteriyor. Buna bağlı olarak şeker hastalığı uzun vadede böbrek yetmezliğinin nedeni olarak karşımıza çıkıyor.
Böbrek alıcısında kilo nakle engel değil. Fakat zayıflaması alıcı kişinin genel sağlığı açısından da istediğimiz bir hedef. Böbrek vericilerinde ise durum farklı. Kişi bize başvurduğunda sağlıklı kilo aralığının dışındaysa vücut kitle indeksi yüksekse onlarda önce kilo verme sürecini yürütüyoruz. Kilosu sağlıklı aralığa girdikten sonra, mevcut kiloda kalacağına ikna da olmuşsak böbrek vericisi olmasına izin veriyoruz."