12 Eylül 1980 askeri darbesinin yıldönümüne yaklaşırken, memleket ağacından yaprak gibi dökülen vatan evlatları da unutulmuyor.
Onlardan biri de Mustafa Pehlivanoğlu…
''Mustafa’lar ölür, Allah davası ölmez''
Mustafa Pehlivanoğlu kimdir?
12 Eylül Darbesi'nden sonra idam edilen ilk ülkücü Mustafa Pehlivanoğlu’dur. Darbeci General Kenan Evren’in “bir sağdan asın bir soldan asın” talimatı gereği idam edilen Pehlivanoğlu’na isnat edilen suç Tarihe 'Balgat katliamı' olarak geçen 5 kişinin hayatını kaybettiği olaydı.
Olaydan sonra polis operasyonu sonucu Ülkücülerin yoğun olarak oturduğu Karapınar Mahallesi'ne baskın düzenlendi ve bir grup genç gözaltına alındı ve 22 yaşındaki Mustafa Pehlivanoğlu tutuklandı. Ve idama mahkûm edildi. 2 yıl kadar hapis yattıktan sonra hapisten kaçmayı başaran Pehlivanoğlu, 12 Eylül darbesinden sonraki sıkıyönetim sırasında yakalandı.
7 Ekim 1980 günü idamı onaylanan Mustafa Pehlivanoğlu aynı gece solcu Necdet Adalı'dan birkaç saat sonra, Mamak Cezaevi'nde asıldı.
Mustafa Pehlivanoğlu mahkeme süresi boyunca polis ifadesinin işkence zoruyla alındığını ve kendisinin masum olduğunu söylemesine rağmen İdam kararını veren Sıkıyönetim Mahkemesi Hâkimi Ali Fahir Kayacan daha sonra anlattığı anılarında, Mustafa Pehlivanoğlu'nun asılan solcu Necdet Adalı'ya denge olsun diye idam edildiğini belirtti.
Ailesi idamı ancak infazdan 3 gün sonra çocuklarını ziyarete geldiklerinde öğrenebildi. Ve evlatları yerine kendilerine bırakılan veda mektubunu buldular. O mektubu Cumhurbaşkanı Recep Tayyşp Erdoğan da gözyaşları içinde okumuştu.
''Sevgili anneciğim ve babacığım, sizler beni bu yaşa kadar büyüttünüz ve yetiştirdiniz. Benim sizlere karşı islemiş olduğum hataları ve suçlarımı affedin. Hakkınızı helal edin. Ben sizlerin bir evladınız olarak, bugüne kadar Cenab-ı Hakk'ın ve Onun Resulünün, Yüce Peygamberimizin yolundan ayrılmadım. Alın yazımız böyle yazılmış. Kader ne ise onu çekeceğiz. Ben de kardeşim Haydar gibi bir an önce Allah'ın huzuruna çıkacağım. Eğer benim günahım varsa Cenab-ı Allah'ın huzurunda çekmeye hazırım. Yok, bir yanlışlık sonucu ölümüme karar verenler, idam edenler Allah'tan bulsunlar. Sunu hiç bir zaman unutmasınlar ki, Mustafa'lar ölür, Allah davası ölmez, milliyetçilik yaşar. Kellemi verdiğim bu yolun zaferi yakindir. Zafer her zaman Allah'a inananlarındır.
Bunun için hiç üzülmeyin. Cenazemin arkasından ağlamayın, günahtır. Sizden ricam ağlamayın. Anne, sizlerle helalleşmek isterdim, fakat olmadı. Hakkim varsa, hepinize helal olsun, siz de helal edin.
Son olarak, abime, yengeme, yiğenime, bacıma selam eder, haklarını helal etmelerini dilerim. Nişanlıma da selam eder, Cenab-ı Allah'ın mutlu bir yuva kurması için ona yardımcı olmasını dilerim.
Oğlunuz Mustafa''