Konya gündeminde büyük bir tartışma var. Bölgede yayın yapan bir gazete “Kabineye Konyalı bir bakan daha gelmeli! Gölgede kalan o isim” başlıklı bir yazı yayınladı. Yazının içeriğinde; bugüne kadar elini Konya’nın üzerinden hiç çekmemiş Cumhuriyet tarihi boyunca görev yapan Konyalı Bakanların hepsinden daha çok Konya ve Konyalı ile beraber olup Konya’ya hizmet etmiş Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum “sözde Konyalı” ilan edildi. Ve Eski Belediye Başkanı Refik Tuzcuoğlu’nun biyografisine yer verilerek “Refik Tuzcuoğlu’nun gölgede kalan bir isim olarak gün yüzüne çıkması gerektiği” lanse edildi. Yazının künyesi yoktu. Yani yazarı belli değildi. Herhangi birinin açıklamasına dayanmıyordu. Haber niteliği yoktu ama haber gibi ortaya atılmış tahrip gücü yüksek bir bombaya benziyordu.
Ülkenin her köşesine hizmet için koşan hatta Elazığ’da deprem fırsatçılarına göz açtırmadığı için “Kara Murat” olarak anılan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum neden hedef gösterilmişti. Habere ilk tepki Konyalılardan geldi. Ardından siyasetçi ve bürokratlardan. İlk açıklamayı sosyal medya üzerinden Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış yaptı. “Ben Bakanıma Sahip Çıkarım Arkadaş” diye başlayan açıklamada gazeteyi özür dilemeye çağırdı. Ardından Konya Milletvekili Selman Özboyacı “Hakimiyet gazetenin değil; milletindir!” diyerek son derece çarpıcı bir cevap verdi gazeteye.
Peki, bu konuda Refik Tuzcuoğlu ne diyordu. Kendisini aradım ve Konya gündemine bomba gibi düşen bu yazıyı sordum. Refik Tuzcuoğlu, “Yazının yayınlanmasında hiç bir dahlim olmamıştır. Ben de konudan sabahleyin bir belediye yetkilimizin haberi göndermesi ile haberdar oldum. 2010 yılından itibaren Konya dışında yaşıyorum. Geçmişte belediye başkanlığı görevi yaptığım için hakkımda gerek takdir gerekse eleştirel yazılar yayınlanmıştır. Genel tutumum övgüde bulunandan da yergide bulunandan da Allah razı olsun şeklinde olmuştur. Konya’da sadece aile çevrem ve yakın arkadaş gurubum dışında da hiç kimse ile görüşmemekteyim. Zira huzursuzluk vermemek için bunu bilinçli olarak tercih ediyorum. Size bu cevabı verdiğim an itibariyle de hiç bir basın kuruluşuna hakkımda haber yapma, program yapma, köşe yazısı yazma isteğinde veya telkininde bulunmadım. Sanıyorum Konya’daki bütün medya mensupları buna şahitlik edecektir. Konya’daki yerel medyanın TV kanalları başta olmak üzere taleplerine de genellikle olumsuz cevap verdim, vermekteyim. Bu açıklamayı da siz sorduğunuz için ve bir şekilde ilgim olmamasına rağmen ismim konu edildiği için yapıyorum. Bunu özellikle belirtmek isterim." dedi.
Ayrıca Bakan Kurum ile ilgili olarak da ülkemizde ve Konya’da yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür ve takdirlerini ileterek şöyle devam etti. “Murat Kurum Bey Çevre ve Şehircilik Bakanımızdır. Onun başarısı için herkese destek ve dua etmek düşer. Bugüne kadar bunun dışında bir tutum içinde olmadım, olmam. Dahlim olmayan tartışmaların odağından çıkartılmamı özellikle herkesten rica ediyorum. Zira bu konular farkında olarak veya olmayarak birçok insanı rencide edebiliyor. Daha önceki yıllarda da başka konular yine bilgim ve dahlim dışında gündem edilmiştir. Konya’ya sadece bu şehrin bir evladı olarak gelip gitme dışında bir amaç taşımıyorum. Sadece bu çerçevede kalmak istediğimi şahsımı da üzen konulara ismimin karıştırılmamasını hususiyle herkesten istirham ediyorum.” dedi.
Şimdi sizinle bu yazıyla ilgili düşüncelerimi madde madde paylaşmak istiyorum;
- Bu yazı ilkokul seviyesinde bir dilbilgisi ile yazılmıştır ve hangi siyasi ikbal peşinde koşarsa koşsun mahalle ağzıyla gazetecilik peşinde olan bu güruh Konyalılardan karşılık bulamayacaktır.
- Bu yazıyı yazanlar bütün yerel yönetimlerle uyum içinde çalışarak Konya’da görülmemiş hizmetlere imza atan Konya’nın bir evladına haksızlık etmişlerdir.
- Bu yazıyı yazanlar Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’u "sözde Konyalı" olarak değerlendirerek Hotamış Türkmenlerini ve bütün Konyalıları çok kızdırmışlardır.
- Bu yazıyı yazanlar Konya yönetimindeki ahengi bozarak Konya’nın menfaatlerinden ziyade kendi menfaatlerini gözeten bir gruptur...
- Bu yazıyı yazanlar, bu mesnetsiz soruları Soranlar aynı yolda yürüyen insanları birbirine çelme takma peşinde olan insanlar gibi göstermeyi amaçlamaktadır.
Son olarak çıkarları uğruna kendi fikirlerini tüm şehrin fikriymiş gibi ortaya atan bu gruba sormak istiyorum;
Çevre ve şehircilik Bakanı’nın karşısına çıkardığınız Refik Tuzcuoğlu da Murat Kurum’un başarılarını takdir ederken sizin amacınız nedir?