Önce altı dakika arayla (6 ve12.dakikalar) Konyaspor 2 gol buldu, ardından altı dakika arayla (21 ve 27.dakikalar) Rizespor 2 gol attı. Konyaspor 12’inci dakikada 2-0 öne geçince ‘bu iş tamam, iftar çayları ÇAYKUR’dan’ diye düşündük. Ama ilk yarı 2-2 beraberlikle sonuçlandı. Sonra Rizespor altı dakika arayla (68 ve 74.dakikalar) 2 gol daha attı, skor 4-2 oldu. Sıra bize gelmişti ki, Adil’in kendi kalemize attığı gol istatistiki tevafuku bozdu. Kravets perdeyi tamamlayınca skorboardda 5-3 yazıyordu. Skorborddaki rakamın aynı zamanda Rize’nin plakası olması Rize adına ayrı bir hoşluktu. Bizim lehimize 4-2 yazmasını tercih ederdik ama…
Keşke tüm maçlar böyle olsa. Tam bir heyecan fırtınası. Önce Konyaspor işi bitirdi derken, ardından Rize umutlandı. İkinci yarıda sonucun her dakika değişebileceği bir oyun oldu. Ve nihayetinde 8 göl atıldı. Keşke tribünlerde seyirci olsaydı da bu heyecanı stadyumda canlı canlı yaşasaydı. O günler de gelecek inşaallah...
Ligin birinci devresi ecel terleri döken iki takım da teknik direktörü değiştirdi. Her iki takımda da bu değişiklik işe yaradı. Konyaspor’da İlhan Hoca, Rize’de Bülent Hoca kısa sürede takımlarını toparladılar. İki takımın da, büyük bir sürpriz olmadığı müddetçe düşme tehlikesi bulunmuyor. Durum öyle olunca da futbol güzelleşiyor. Bugün almamız gereken dersleri aldıktan sonra her iki takımda görev yapan oyuncuların tamamına teşekkür etmemiz gerekiyor. Bazen her şey puan değil. Futbolu güzel oynamak da gerekir. Maçı izleyenlerin gözleri de gönülleri de futbola doydu. Maçın sonunda sevinen biz olmadık ama olsun. Bir başka sefer de biz seviniriz.
Konyaspor adına bu maçtan da alınacak dersler var tabii ki… Bu derslerden birincisi öne geçtiğimizde skoru korumayı öğrenmeliyiz. İkincisi ise, bu kadar basit gol yememeliyiz. İkinci yarıdaki gibi oynarsak, ahvalimiz hiç iyi olmaz. İlk 20 dakikada oynadığımız oyunu 90 dakikaya yaymayı başarabilmeliyiz.
Dünya Avrupa Süper Ligi’ni konuşuyor. Futbol endüstrisi yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Avrupa’nın tuzlu kuru 12 takımı, daha fazla para kazanmak için kafalarına göre bir lig kurduklarını açıkladılar. Ardından UEFA ve FİFA sert açıklamalarda bulundu. UEFA’nın açıkladığı müeyyideler ağır. Şahsen ben bu 12 takımın geri adım atacağını düşünüyorum. Küçüklere hayat hakkı tanımayan bu yanlış adımdan geri döneceklerini umut ediyorum. Yoksa ne Avrupa’da ne de Dünya’da futbol kalır. Düşünün bir, Türkiye’de sadece 4 büyüklerin oynadığı bir lig olsaydı, ne tadı olurdu. Sonuçta sezonun tamamında küçüğü ile büyüğü ile her takım ayrı bir zevk ve kalite katıyor lige.
Bugün Rize’de sadece bir maç oynanmadı. Rize’de çok şey oldu. Rize yönetiminin Konya yönetimine yaptığı jest takdire şayandı. Konyaspor başkanı Hilmi Kulluk’a 16 Türk Devleti bayrağının yer aldığı bayraklık hediye ettiler. Daha önceki yönetimler zamanında basit bir nedenle Konya’daki bir maçta yaşanan tatsızlık da böylece unutturulmuş oldu. Rize yöneticilerini tebrik ediyorum. Tabi aynı şekilde karşılık veren bizim yönetimi de…