Kötü başlayan bir haftaydı.
Küme mücadelesi veren takımlar sürpriz sonuçlar aldılar.
Yeni Malatyaspor, ligin güçlü takımlarından Sivas’ı deplasmanda yendi. Rize ölüp, ölüp dirildiği maçta artı doksanda kaydettiği iki gol ile galip gelmesini bildi.
Gençlerbirliği ve Ankaragücü de birer puan kaparak haftayı puanla kapatmışlardı. Sıra bize gelmişti.
Konyaspor’un deplasmanda da olsa puan almak zorunda olduğu bir maçtı. Durum böyle olunca oyuncular büyük bir stres altında oynadılar. Ama yapacak bir şey yok. Bundan sonraki tüm maçlar böyle olacak. Her maç kendi adına bir final, her maç kedi adına ölüm-kalım mücadelesi.
Konyaspor’un uzun zamandan bu tarafa suskun futbolcusu Miloseviç ilk dakikalarda bizi umutlandırdı. Birinci yarı 1-0 bizimi galibiyetimizle sonuçlandı. Böyle ilk yarılarda gol bulup devre arasına mutlu girdiğimiz günleri özledik.
Maçın son beş dakikasına kadar direndik. Ama son dakikalar büyük sürprizlerle neticelendi. Üst üste yediğimiz gollerle mağlup olduk.
Yıkıldık haliyle. Tam “galip bitiriyoruz” deyip puan sıralamasındaki yerimize baktığımız sırada gol yedik. Olmadı.
Seksen dakika kadar 1-0 önde götürdüğümüz maçı kaybettik. Şimdi işimiz çok zorlaştı.
Pazartesi günü Başakşehir ile kendi sahamızda oynayacağız. Bizim düşmemek için ne kadar puana ihtiyacımız varsa, onların da şampiyonluk için o kadar ihtiyacı var.
Futbol bu her an her şey olabilir. Ancak bu sefer durumumuz gerçekten kötü.