Galatasaray deplasmanından puan da, puanlar da beklemiyorduk elbette… Ligin en güçlü takımlarından biri Galatasaray..
Ancak birinci yarıda oynadığımız futbol az da olsa biraz umutlandırdı bizi… Ta ki Abdulkerim’in attığı gole kadar. Ne yalan söyleyeyim eski futbolcusundan gol yemek insanı daha fazla üzüyor.
Hafta içinde iki futbolcuyu kadro dışı bırakmanın oluşturduğu psikolojinin de olumlu-olumsuz etkilerinin olduğunu kabul etmek lazım.
Açıkça söylemeliyim ki ne nefesimiz yetti doksan dakikayı bitirmeye, ne gücümüz… Kendimizi Galatasaray ile kıyaslayacak değiliz. Sonuçta durumumuz göz önünde.
Futbol hata kabul etmiyor. Geçen yıl bu vakitlerde başlayan hatalar dizisinin bizi getirdiği nokta bu. Hatalardan ders çıkarmak gerekir.
Durduk yerde hoca değiştirmek.
Takımın iskeletini bozmak.
Önceki sezon başarısız olan bir hocayla yola devam etmek…
Vs, vs.
Takımın iskeletine dikkatlerinizi çekmek isterim. Konyaspor’un geçtiğimiz yıllardaki başarının nedenlerinden biri iskeleti korumaktı. Şimdi ne iskelet kaldı, ne kaliteli oyuncu.
Elimizdeki en önemli argüman, güçlü bir yönetime sahip olmak. Ömer Korkmaz ile futboldan daha iyi anlayan bir ekip oluştu. Ben yönetime güveniyorum. Katıldığı televizyon programında yaptığı teşhis ve uygulamayı düşündüğü tedavi yöntemlerini doğru buldum.
Başkan 4 veya daha fazla transfer yapacaklarını söyledi. Tahminim dörtten fazla olacağı yönünde. Neredeyse her pozisyonda iyi oyuncuya ihtiyaç var. Ancak hızlı hareket etmemiz lazım. Eski yönetim gibi transferi son günlere bırakırsak amacımıza ulaşamayız. Şimdiden bağlantı kurmakta fayda var.
Ben konuşulmayan bir durumu da gündeme getirmek istiyorum. Hoca konusu… Hakan hoca ile devam konusu da ele alınmalı. En hassas konu da bu… Ben değiştirelim demiyorum, artıları eksileri ile yeniden bir değerlendirme yapalım diyorum.