Konyaspor’da yeni sezonun ayak sesleri duyulmaya başlarken, bugün düzenlenen basın toplantısı hem camiaya hem de Türk futboluna önemli mesajlar verdi.
Elbette her sezon başında yöneticiler umut dağıtır, güzel dileklerde bulunur. Ancak bu kez yapılan açıklamalarda dikkat çeken başka bir yön vardı: Samimiyet!
Cengiz Yönet’in ifadeleri, klasik bir transfer açıklamasının çok ötesindeydi. Sahadaki mücadelenin yanında tribün kültürüne, fair-playe ve şehrin değerlerine vurgu yapması bu sezonun sadece futbol üzerinden okunamayacağını gösteriyor. Özellikle “futbolun aile ortamında izlenmesi” çağrısı, bir Anadolu kulübünün vizyonunu ortaya koyması açısından kıymetli.
Zira futbol artık sadece bir 90 dakika değil. Tribündeki dil, sosyal medyadaki üslup, yöneticilerin duruşu, teknik heyetin tavrı ve elbette oyuncuların davranışları bir bütün. Konyaspor da bu bütünlük içinde bir yapı kurmak istiyor.
Bu bağlamda belki de bu basın toplantısının en umut verici kısmı kombine satışlarıydı. Taraftar grupları harici 9600 kombine satışı yapılmış. Bu, geçen sezona göre ciddi bir artış. Oysa Türkiye’de ekonomik şartlar ortada. İnsanlar artık her masrafını iki kere düşünüyor. Buna rağmen bir şehrin takımı için adım atması, sadece sadakat değil, bağlılık göstergesidir.
Bu ilgiye layık olmak da yönetimin en büyük sınavı olacak.
Konyaspor belki şampiyon olmayabilir. Belki dev bütçeleri yok. Ama “nasıl bir kulüp olmak istiyoruz?” sorusunun cevabını arıyorlar ve bu arayışta kararlı görünüyorlar.
Bazen bir sezon başarı getirmez. Ama iyi yönetilen bir süreç, kulübün geleceğini kurtarır.
Bu sezonun belki en kıymetli kazanımı da bu olacak…