Altılı masanın bir ayağı olmak ile dünya lideri olmak arasında dağlar kadar fark var.
Bir tarafta Türkiye’de 2023 yılında 6+2 partili bir koalisyon hükümetinin parçası olmaya çalışanlar, diğer tarafta her söylemi ile dünyada gündem olan bir lider…
85 milyon tüm bunları görüyor. Ölçüyor, biçiyor. Vakti geldiğinde değerlendirmek üzere….
Birleşmiş Milletler’e bağlı toplam 193 ülke var.
Bu ülkelerden 5’i veto hakkına sahip. ABD, İngiltere, Rusya, Fransa ve Çin.
Bu ülkelerden herhangi biri alınan bir kararı veto ettiğinde o karar çıkmıyor. Basit bir anlatımla dünyayı 5 ülke yönetiyor. Başrolde 5 ülke var. Kalan 188’i figüran. Veto hakkına sahip ülkeler arasında 2 milyar nüfusu ile dünyanın dörtte birine tekabül eden islam ülkelerinden herhangi bir devlet yok.
Erdoğan yıllardır ‘dünya beşten büyüktür’ diyerek bu meseleyi gündemde tutuyor. Bu seferki genel kurulda da kendisine ait bu cümleyi tekrarladı.
Erdoğan’ın ısrarı diğer dünya liderlerini de etkiliyor olmalı ki, ABD başkanı Biden, Erdoğan’a hak verdiğini söyledi. Amerika başkanının bu itirafı çok önemli.
Şimdi artık dünyanın gündeminde Birleşmiş Milletler’in daimi ve geçici üye sayısını artırmak var. Umarız yakın zamanda konu ile ilgili bir gelişme yaşanır.
Türkiye’nin daimi üyeler arasında olacağı günler yakın gibi… Tabi Erdoğan başta olursa… Erdoğansız bir Türkiye’nin nereye savrulacağını tahayyül bile edemiyorum. Hele de, hafazanallah 6+2’li bir koalisyonun yönettiği bir Türkiye’yi…
Dünyaya şekil vermeye çalışan, Birleşmiş Milletler Genel Kurul’unda ‘daha adil bir dünya mümkün’ diye haykıran bir lider ile Türkiye’yi yeniden 90’lı yılların koalisyon hükümetlerine mahkûm etmeye çalışan bir zihniyet nasıl kıyaslanabilir ki… Öyle bir zihniyet ki, ‘yeniden çift başlı parlamenter sisteme geçeceğiz’ diyor. Komedi gibi…
Aslında dünyada lider kalmadı. Dünya eski dünya değil. Milliyetçi, ırkçı ve aşırı kapitalist düşüncelerin kıskacı altında savruluyor.
ABD başkanı Biden’in bugün sosyal medyaya yansıyan bir görüntüsü vardı. Konuşma kürsüsünden inerken, ne yapacağını hatırlayamama şaşkınlığı ile boşta ve boşlukta kalma psikolojisinin getirdiği ilginç görüntü. Artık orta veya ileri derece Alzheimer hastası olduğuna inanmaya başladım.
Almanya ve İngiltere’de lider boşluğu hat safhada… Fransa’da ise ‘koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurahman Çelebi derler’ usulü bir cumhurbaşkanı var. Rusya’da Putin yakın zamana kadar iyi bir dünya lideri olarak kabul ediliyordu. Dağılan SSCB’den güçlü bir Rusya oluşturdu. Ancak o da haksız Ukrayna savaşı ile karizmayı çizdirdi. Çin ve Uzakdoğu’da da öne çıkan bir lider yakın zamanda çıkmadı maalesef.
Artık tüm dünya Erdoğan’ın liderliğini konuşuyor. Birleşmiş Milletler’in her türlü organizasyonunda tüm mazlum milletlerin sözcüsü olan, gerektiğinde küresel güçlere tepki koyabilen, bölgesel sorunların tek çözüm mercii olarak kabul edilen bir liderlik profili çiziyor. Erdoğan’ın Şanghay Beşlisi toplantısındaki görüntüsünü tüm dünya konuştu.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulun gibi bir yerde, dünyanın etkili birkaç uluslararası haber ajansından biri olan Reuters haber ajansı muhabirinin “Biden ile görüşmüş olmayı diler miydiniz” şeklindeki sorusuna “Yo, niye? O Biden, Ben Erdoğan’ım” diyebilecek kaç dünya lideri var yeryüzünde? Altılı Masa’da buna cesaret edebilecek bir lider var mı?