Trump gidip Biden gelince dünyada çok şeyin değişeceğini sananlar oldu.
Geçen yılın Kasım ayında yapılan Amerika seçimlerinden sonra neredeyse her gün her haber mecrasında bu konu işleniyor.
Ne yapsın haberciler, köşe yazarları? Yazmak için bir şey bulmaları gerekiyor. Kolay mı, öyle her gün okunacak yazılar yazmak, haberler üretmek.
Değil elbette…
Bir kere Amerika’da başkanın değişmesi ile fazlaca bir şeyin değişmeyeceğini herkesin anlaması gerekiyor. Amerika’da başkanlar kendileri için yazılan senaryoyu oynayan aktörlerdir. Kimi rolünü güzel oynar, kimi oynayamaz; o başka… Kimi de rolüne kendini çok kaptırır tıpkı Trump gibi… Bir türlü filmin bittiğini kabul etmez. Çünkü, ne ABD bir devlettir, ne de Amerikalılar bir millet… ABD bir projedir.
Her projede olduğu gibi ABD projesinde de bir son olacaktır mutlaka…
Peki, ne zaman?
Durun bakalım, senaristler yeni projeyi yazmakla meşgul. Kolay mı öyle?
Her senaryo, öyle tutmaz. Senaryonun dünya gerçekleri ile örtüşmesi gerekiyor, inandırıcı olması gerekiyor, aktörlerin rollerini iyi oynaması gerekiyor, vs….
Bir de bölgesel senaryolar var.
Mesela Ortadoğu senaryosu gibi.
Bakınız o senaryoda yeniden başa dönüldü.
Türkiye’yi PKK ile yıpratıp FETÖ ile kayıtsız şartsız teslim almak için yarım asırdan bu tarafa devam eden ABD politikalarında Obama dönemi tarzına geçiliyor. Amerika, Cumhuriyetçi-Demokrat değişimi ile hem içi politikaya hem de dış politikaya çok güzel ayar verir. Birinci dönem dövdürttüğünü ikinci dönem sevdirtir. Hani halk arasında konuşulan “kocam değil mi, döver de sever de…” ile anlatılmak istenen gibi. Bunu kabul edenler Amerika ile gül gibi geçinir gider…
Haaa… Bir de şunu bilmek gerekiyor. Amerika dövse bile, ‘ben seni dövmek için enerji harcadım” der, bedelini tahsil eder. Mısır’da, BAE’de, Kuveyt’te, Irak’ta, Afganistan’da olduğu gibi… Suriye’de PKK’yı konuşlandırdıkları yere bakın, ne demek istediğimi anlarsınız. PKK-PYD-YPG, ülkenin petrol kaynaklarının bulunduğu yerlere hakim… Sizce PKK’ya jandarmalık yaptırdıkları o kaynakları bölge halkına kullandırtırlar mı? Ya, biri de kalkıp Birleşmiş Milletler adına veya uluslararası bir kurul-kuruluş adına bu petrollerin akıbetini bir sorsa…
Ortadoğu’yu hâkimiyetlerinde tutmak için ikinci dünya savaşından bu tarafa harcadıkları emeği bir çırpıda hiç çöpe atarlar mı? Sizce akıl işi mi? Bakın işte; Biden, Obama döneminde Irak ve Suriye’de PKK ile yedikleri içtikleri ayrı gitmeyenleri yeniden iş başına getiriyor. Hem de daha üst makamlara…
Artık, fehmetmemiz gerekiyor… Dünya aynı dünya, sadece aktörler değişiyor.
Zaman hak çizgide bulunma ve güçlü olma dönemi. Eğer güçlü değilseniz, filmi sadece seyredersiniz.
Unutmayın, bize uyguladıkları ambargoların nedeni, filme seyirci kalmamamız… Allah gücümüzü artırsın.