Bugün 7 Aralık. Konya’da ‘748.Vuslat Yıldönümü Anma Etkinlikleri’ başladı. Bir kez daha onu anlamaya, onu yaşamaya çalışıyoruz. O’nun insanoğlunu; sevgi, kardeşlik ve hoşgörü ikliminde buluşturma çabası, çağları aşan tesiri ile tüm dünyayı etkilemeye devam ediyor. Her bir sözü beyinlerde fırtınalar koparan Hazreti Mevlana’yı anlamaya çalışmak insanı almamaya çalışmakla aynı anlama gelmektedir. Çünkü o, yalancı algılar ve olgular kıskacında yolunu bulmaya çalışan insanoğluna hak ve hakikati herkesin anlayabileceği basit bir dil ile anlatmaktadır. Bakın ne diyor bu konuda Mevlana:
Can konağını aramadıysan, cansın;
Bir lokma ekmek arıyorsan ekmeksin,
Bir damla su arıyorsan susun,
Zulmün peşindeysen zalimsin,
Aşkı arıyorsan aşıksın,
Gönlün neye kapılmışsa O'sun SEN
Ailesi ile birlikte doğduğu topraklardan koptuğunda eğitim çağında bir çocuk olan Celaleddin, o günün ilim merkezlerini tek tek dolaşıp beyin haznesine her ilim çiçeğinden bir miktar kopyalayarak kadim şehir Konya’ya ulaşmıştır. Tüm dünyanın çiçeklerinden aldıklarını Konya’da harmanlayarak tadına doyulmayan bir bala çeviren Celaleddin, sadece İslam dünyasının değil tüm inanç dünyalarının dostu-Mevlanası olmuştur. O; dar kalıplardan uzak, ayrımcılığa düşman, kin ve nefretten ari bir dilin sahibidir. Öyle bir dil ki, çevrilen her lisanda okuyana hayat veriyor. Öyle bir dil ki, tek mısrası ile tanışanı kendine hayran bırakıyor. Hayran bırakmakla kalmıyor, kendinde eritiyor. Öyle bir dil ki, manevi havuzuna dalanı tüm kirlerinden arındırıp, pür-ü pak kılıyor. Onun dili kaynağını ‘nas’tan alan sevgi dilidir. “Sen onlara sırf Allah’ın lütfettiği merhamet sayesinde yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılır giderlerdi. Onları affet, onların bağışlanmasını dile, iş hakkında onlara danış, karar verince de Allah’a güven, doğrusu Allah kendisine güvenenleri sever. “(Ali İmran 159)
O, toplumun kısır çekişmelerden yaşanmaz hale getirdiği dünya hayatını gül bahçesine çevirecek çözümler sunmaktadır. “Kusur bulmak için bakma birine, bulmak için bakarsan bulursun, kusuru örtmeyi marifet edin kendine. İşte o zaman kusursuz olursun. “ sözünün hangi hastalığın çaresi olduğunu anlatmaya gerek var mı?
Anma programları 2016'dan başlayarak bugüne kadar sırasıyla "Birlik, Kardeşlik, Selam, Vefa ve İhsan Vakti" temalarıyla düzenlendi. Bu yıl tema ‘İrfan Vakti’ olarak belirlendi. İrfan, ilmin en yüksek manada anlaşılmasıdır. Anlamayı, sezgiyi, hissedişi, kavrayışı kapsar. Zaten anlaşılmayan ilimden bir fayda da gelmez. Hazreti Mevlana sadece bir ilim insanı değildir. O aynı zamanda bir ‘irfan’ adamıdır da… Yüksek zekâsı ile birçok ilmi doğru bir şekilde mezcedip ondan insanlığın faydasına düşünceler üreten bir dâhidir. ‘Anadolu İrfanı’ dediğimiz, bin yıllık düşünce dünyamızın fil ayaklarından biridir Mevlana…
Bu irfanda kaybolmak için ülkenin ve dünyanın dört bir yanından insanlar geliyor Konya’ya… O, kutlu mesajı bu yıl ‘İrfan Vakti’ ile vermeye çalışacak. Biz de aracı olacağız…