Konyaspor, Trabzon deplasmanında alınan mağlubiyetin ardından elindeki tek hedef olan 2. Ligi korumak adına önündeki zor fikstürden en az kayıpla ayrılması gerektiğini hepimiz biliyoruz.
Tabi ki futbol 3 ihtimalli bir oyun. Yenmek kadar yenilmekte bu sektörde doğaldır. Ancak şöyle bir durum söz konusu. Kabaca bir hesap yaptım kendimce. Önümüzdeki zor fikstürde zor geçmesi beklenen karşılaşmalardan Trabzon dahil 5 mağlubiyet alınsa bile geride kalan maçlardan alınacak sonuçlarla ligi 78 puanla bitirebilme olasılığı da var. Matematiksel olarak şampiyonluk gitmese de yüzdesi düştü. Bu nedenle önce Türkiye Kupasından sonrada final gibi görülen Trabzon maçının kaybedilmesinin ardından takımda mental bir düşüş olasılığı vardır. İşte tamda burada teknik ekip, psikologlar ve yönetim devreye girmeli.
Yönetimin görevlerinde sadece transfer yapmak gibi bir durum söz konusu değil. Parantez içerisinde belirteyim ki onu da devre arasında yapmadığı yada yapamadığı için tepkiler büyüyor. Büyüyen tepkiler konusunda hemfikir olsam da bu takımın mali yapısını da düşünmenin nemli olduğu kanaatindeyim.
Ancak hedefinizde olmasa bile karşınıza şampiyonluk gibi bir fırsat ve puan sıralaması çıkıyorsa ve siz bunu göz ardı ederek, tekrar rahmet dilediğim Ahmet kardeşimin yerini dolduramıyorsanız yada doldurmuyorsanız bu şampiyonluk fırsatı olan Trabzon maçının kaybedilmesinin en büyük sorumlusu da yönetimdir.
Benim korkum, gittikçe zorlaşan fikstür sürecinde. Kasımpaşa maçının hemen ardından, önce Başakşehir ile İstanbul’da erteleme maçı, hemen sonrasında yine deplasmanda Avrupa hedefi hatta ikincilik hedefi bile olan Alanya deplasmanı var. Sonrasında ise zor bir sezon geçiren ve Galatasaray için hayati önem taşıyan bir maç Konya’da oynadıktan sonra, yine üst üste iki deplasmandan ilki Kayseri’de Kayserispor ile ikincisi de Kadıköy’de Fenerbahçe maçı. Bu 5 maçtan en az kayıpla çıkmak, lig 2.liğini korumak adına çok önemli olacaktır.
Şu anda yeşil beyazlı ekibimizi takip eden 40 puanlı dört takım var. Bugün oynanacak Adanademirspor Beşiktaş maçını Beşiktaş’ın kazanması durumunda bu sayı beşe çıkacak ve Konyasporumuzun şampiyonluk yarışından ziyade bu beş takımla yarışması gerekecek.
Bütün bunları düşünecek olursak Trabzon maçının özellikle oyuncularda, ve teknik ekipte yıkım olmaması gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta herşey bitmedi ve sadece lig lideri ile deplasmanda oynanan bir maç kaybedildi.
Psikoanaliz yapılıp takımın kalan maçlarına odaklanması, ve izlemeye alıştığımız ve doyamadığımız normal oyununa dönmesi kalan haftalar için artı olacaktır diyor ve hemen sözü Mete Kalkavan’a getirmek istiyorum. Bana göre güdümlü olarak atanan Kalkavan, 90 dakika boyunca ekibimizi ince ince doğrayarak bıçakarası yaptı.
Bir hafta önce Var’da görev yapan Kalkavan’ın bu maça atanması TFF tarafından art niyet taşıdığı düşüncesindeyim. Ayrıca İlhan Hoca’ya gösterilen kırmızının hakem tarafından fırsat kartı olduğunu düşünüyorum.
Çünkü birileri Konyaspor’a dur demek adına devreye girdiğini kanaatindeyim. Hakemleri maçlara hangi kurum atıyor sorusuna herkes MHK cevabını verir. Ancak MHK ye sorulduğu zaman bu kurum topu TFF ye atıyor, TFF ye sorulduğu zaman MHK ayrı bir kurum olduğu için hakemleri Merkez Hakem Komitesi atar şeklinde cevap alıınıyor. Yani bu sac ayağının içerisindeki bazı lobisi güçlü olan takımların istediği şekilde atamalar gerçekleşiyor. Böyle olunca da Türk futbolu maalesef ileri gidemiyor. Konyaspor gibi birçok Anadolu takımını da infaz ediyor.
Türk milli takımı neden C gurubunda sorusunu buradan TFF ye sormak istiyorum ve gelecek cevabında makul ve geçerli bir cevap olması dileğindeyim.
Az önce belirttiğim gibi Konyaspor adına Trabzon mağlubiyetiyle her şey bitmedi, sadece deplasmanda 1 maç kaybedildi. Asıl serüven şimdi yeniden başlıyor. Önceki yazımda da belirttiğim gibi Champıon’s League müziğini bu statta çalmak için önümüzde ve elimizde erteleme maçı hariç şu anda 8 puanlık avantaj var.
Birileri dur demez ise bu avantajı kullanmakta Konyaspor camiasının elinde. Kısacası bütün ipler Kendi elimizde. Lig şimdi başlıyor. Haydi Konyaspor Trabzon maçı beyinlerde yıkım olmasın, kaldığımız yerden aynen devam.
Kalın sağlıcakla.