BABAM ARABAŞI YAPTI SİZİ BEKLİYOR
Bilmeyen ne bilsin bizi,
Bilenlere selam olsun.
Bir fıkra ile başlayalım.
Yaptığı her hizmeti eleştirilen belediye başkanı evinde eşine dertlenir. ‘’Ben ne yaparsam yapayım basın beni hep eleştirmekte’’ der. Karısı da ‘’sen de kerametini göster bakalım o zaman ne diyecekler’’
Bu fikir başkanın aklına yatmış ertesi gün tüm basını gölün kenarında toplamış ve demiş ki ‘’eyyy basın mensupları ben şimdi bu gölün üzerinden yürüyerek geçeceğim.’’ Ya Allah Ya Bismillah deyip yürüyerek geçmiş karşıya. Ertesi gün eşi gazeteleri getirince manşetler aynen şöyle; başkan yüzme bilmiyor.
Yaptığı her güzel hizmeti malum basın tarafından eleştiri yağmuruna tutulan Efsane Başkandan izin istedik bu sefer de basını biz ters köşe edelim müsaadeniz olursa diye. Japonya’da yapılan Dünya Belediyeler Birliği Toplantısına davet edilen Efsane Başkan elinde sonuç bildirgesi ile geldi. Tercüme edip belediyenin yayınladığı dergide yer vermemizi istedi. Gelen metinde Çatalhöyükten dolayı yerleşik hayata atıfta bulunarak THE FİRST CİTY İN THE WORLD İS KONYA BECAUSE OF THE ÇATALHÖYÜK tercüme ye ne taraftan bakarsanız bakın birinci şehir Konya olduğundan biz gerçeği yayınladık JAPONYA’DA KONYA BİRİNCİ BELEDİYE SEÇİLDİ DİYE biliyoruz ki malum basın eleştirecek ve bu eleştirileri de aynen Borç verme meselesi gibi lehimize dönecekti. Biz bir gerçeği açıkladık tarihinden utanan malum medya belgesini istedi. Bu sefer ters köşe yapmak bize düşmüştü.
Oysa efsane başkan her toplantıda Konya Dünyanın birİNCİSİ Konya gibi bir Türkiye sloganını kullanırken Konya’nın hedeflerini göstermekle kalmayıp buna herkesin inanmasını da sağladı.
Bilmediklerinize yaptığımız yolculukta Efsane başkan Halil ÜRÜN beyi teşkilat programı yoksa ya erenler sofrasında ya da sevenlerinin sofrasında bulurdunuz.
Taptuk Emre’nin kapısında ki Yunus misali; gizliden gizliye Birçok Allah dostuna gider görür gözetirdi. Bunlardan biri de Seydişehir Şeyh Hacı Abdullah Efendi Hz Türbedarı Rahmetli Mürsel ALBAYRAK’tı burada yazdığımda inşallah hürmetsizlik etmiş olmam.(ruhu için el fatiha) Sevenlerinin sofrasına gelince mesleği aşçılık uğraşısı muhtarlık olan babam da bir akşam da arabaşı için davet etmişti. Bir çuval una bir kazanda çorba kaynatılmış çünkü tüm mahalleli komşularımız davet edilmez se Halil Başkanın gelmeyeceğini bilen babamın davetine, tereddütsüz katıldığı bir akşam da, bir komşumuz haddi aşarak. ‘’her şey iyi hoşta başkanım belediyeye doldurduğunuz ırkçılık yapıp Yunaklı olmayanı almadığınız gibi yakın akrabalarınızdan da geçilmiyormuş’’ deyince. Başkan bana dönüp kaç tane yakınının belediye de çalıştığını sordu. ‘’ 4 kişi başkanım ‘’ dedim. ‘’Geldiğinde kaç personel vardı şimdi kaç personel var?’’ dedi. ‘’sekiz yüz personelle aldınız sanırım şimdi 300 lere kadar düştü ‘’ dedim. Dönüp o vatandaşa ‘’sana her kapı açık yarın gel sor soruştur ispat edemezsen bu dediğini sana hakkı mı helal etmiyorum. Senin dediğin doğru ise de ben başkanlıktan istifa ederim buna da burada bulunan herkes şahit olsun dedi. Araştırmayı yapan komşumuz özrünü ve helalliğini hafızlığımı da yaptığım Uluırmak Kuran Kursuna kurban bağışlamakla helalleşti.
Uzun yıllar malum medyanın tavrı TRT’nin yaptığı engellemeleri yine Halil ÜRÜN başkanın İsmail YETİŞ diye bir isme inanması ile bertaraf edilmesini hedeflemişti.
Hoş geldin evimize
Hoş geldin şehrimize şarkısı ile tanıştığımız TV kanalı KONTV
Başarma isteği ile bir kanalı hiçbir eğitim ya da deneyim olmadan
Şunun hassaten bilinmesini istiyorum (babam içinde bir itiraf) gerek radyodan gerek Kontv den 1997 yılına gelene dek yaptığım hiçbir çalışmada ücret talebim olmadı almadım ayrıca Kontv ne zaman gerek duyarsa da koşar gideriz…
Sayın efsane başkanın istediği çocuk şenliğini yaparken Ankara Büyükşehir Belediyesi Kukla Tiyatrosu ekibi ve ustam Mehmet Tahir İKİLER etkinliğimize katılmış Halil ÜRÜN Başkan da bana bu işi öğrenip hemen belediyemize kazandırıyoruz dedi.
O zamana kadar başkanımız benim bir şekilde maaşlı çalıştığımı düşünüyor olacak ki hemen görevlendirme yazın deyince
"Başkanım ben maaşlı bir elemanınız değilim bu işleri elimden geldiği için memleket hayrına yapıyorum hiçbir kurumdan da maaş almışlığım yok’’
Başkan beyde ‘’O kadar zaman yanımda ya da teşkilatta koştururken bir gelirin yok mu idi’’ Diye sordu.
Yok başkanım düzenli bir gelir ben hizmet etmekten mutluyum İsmail Hakkı ile beni bir tutmanız bana yetiyor. (zaten İsmail Hakkı evlat kontenjanı başkana yakınlık sağladı sağolsun beni ondan ayırmadı)
Bu işi öğreniyorsun ve gelince de gereğini yapacağız bekarlığa da gelince elveda dersin’’ dedi.
Yaklaşık 3 ay gibi bir sürede (HÜRMETLERİMİ KABUL BUYURSUN USTAM MEHMET TAHİR İKİLER)
Ustam beni yetiştirdi. Sıra gelmişti ŞED KUŞANIP el almaya. En gösterişlisinden organizasyon ile yine bir ilk gerçekleşti…
Ve Rahmetli Necmettin ERBAKAN hocama yaptığım bir kuklayı hediye etme hatırası bu mesleğin bendeki en büyük anısı.
‘’HER ÇOCUK BİR DÜNYA’DIR Demişti efsane başkan. Popüler kültüre inat dağ bayır demeden gösteriler yaparak Çocuk Dostu Şehir olmanın mutluluğunu çocuklar doyasıya yaşadı. Ve öyle bir hal aldı ki boş zamanımız nerede ise yoktu o yüzden Rahmetli Babaannemin cenazesi olduğu gün Osmaniye’de (o zaman ilçe idi) kız kardeşimin düğünü olduğu gün Tepeköy’de program yapmak zorunda idim.. En güzel yanı ise ne zaman Efsane Başkan yurt dışı seyahatlerine çıksa biz hazır ol da beklerdik çünkü orada bulunan Türk Çocuklarına da program yapmam için talimatı gittiği yerden verirdi.
Eğişte deresini en iyi biz biliriz. Ermenek yollarını, giden gelmez denilen yerlere yapılan yolculuk.
Devlet Tiyatrosunun Konya’ya kazandırılması için Rahmetli Bozkurt KURUÇ ile sıkça görüşüp ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduğunu belirtmiştir. Rahmetli Hocamız o dönem Kültür Bakanlığı bünyesine beni almak için özel izinle istese de Ömer Naci TOPCU’yu Tansu AYTAR hocayı yorsam da hakların helal etsinler
Bu şehirde iki şey zordu:
1. Belediye Başkanlığı yapmak
2. Tiyatro Yapmak
3. Tiyatro Yapmak 4. ….. 5…… 6……..
Tiyatro ve tiyatro sanatçısının pek rağbet görmediği bir dönemi yaşayanlardan biri olarak ağzımızdan çıkacak her cümleyi seçerek konuşurduk hukuken değil. O Hoca kızmasın bu hoca kızmasın. Benim yüzümden Ömer Faruk İYİBİLDİREN’ e şikâyet gitmesin diye en büyük hayalim olan ve şu an 10 yaşına giren ŞEHİR TİYATROSUNU bu şehre kazandırmak için dönemin Büyükşehir Belediye başkanımıza ispat noktasında ben yapayım siz izleyin görün sonra adım atarsınız dediğim de. ‘yap ta görelim’’ bana pahalıya patladı. (detaylar ilgili başkanımızın yazısını ileride paylaştığımda)
Cümlesi şehre bir tiyatro kazandırırken oyunun Kurucu Genel Sanat Yönetmeni olmak kolay değilmiş. Yel değirmenlerine savaşı bir tek Donkişot yapacak değil ya, benim ondan neyim eksik. Benimde bir hayalim var.
Masrafları için Nasıl olsa yazsam geri dönecek oyun bitsin ispat edeyim ondan sonra yazarım cümlesine A.. ÖTE… isimli Ankaralı bir idarecimizin Tiyatro Evraklarına olan Defansı yüzünden AUDİ A6 aracımla ödedim KONYAMIZA helal olsun hakkım o kişi hariç tüm teknik ekip ve oyuncuların parasını. Ahirete de evrakları havale ettim. Şimdi ŞEHİR TİYATROMUZDAN kaç kişi ekmek kazanıyor ve kaç kişi sergilenen oyunlardan izleme imkanı buldu.
İleride detayları ile değineceğim.
Ondaki HUZUR HAKKI bende ’de olaydı vayyy
Rastığın senden sürmes….. pardon türkü karıştı
Her ne kadar prömiyer ya da Gala daveti almasak ta; başarıları ile övündüğümüzün bilinmesi hassasiyetiyle..
"ORDA BİR TİYATRO VAR, O TİYATRO BİZİM TİYATROMUZDUR’’
10. YAŞIN KUTLU OLSUN ŞEHİR TİYATROSU
Sıra evliliğe gelince…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.