İsrail Gazze'de katliam yapıyor, AB hala ateşkes çağrısında bulunmuyor
Avrupa Birliği, İsrail'in Gazze'ye 39 günde yaklaşık 5 bini çocuk 11 bini aşkın kişinin hayatına mal olan saldırıları karşısında halen ateşkes çağrısında bulunmadı.
Avrupa Birliği (AB) yönetimi, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'in "Filistinlilere ve kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme" gerekçesiyle başlattığı saldırıların ardından yaptığı ilk açıklamalarda Hamas'ı kınarken, "İsrail'in yanındayız" mesajları verdi.
Başta AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen olmak üzere AB liderleri, duruma ilişkin değerlendirmelerinde Gazze'deki can kayıplarını ve giderek kötüleşen insani durumu görmezden gelerek sık sık "İsrail'in kendini savunma hakkı bulunduğu" yönünde açıklamalar yaptı.
AB Komisyonunun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi'nin 9 Ekim'de yaptığı Filistinlilere yönelik tüm kalkınma yardımlarını gözden geçirme, tüm ödemeleri dondurma kararı açıklaması şaşkınlığa yol açtı.
Von der Leyen'in 14 Ekim'de toplam sivil can kaybı sayısı 1500'ü geçmişken İsrail'e yaptığı ziyarette İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya koşulsuz destek vermesi, Gazze'deki duruma değinmemesi, sivil kayıplardan kaçınılması yönünde hiçbir çağrıda bulunmaması AB içerisinde tepkilere neden oldu.
AB TÜM İTİBARINI KAYBETME RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA
Dünya genelindeki AB delegasyonları çalışanları von der Leyen'e İsrail yanlısı tutumu nedeniyle tepki gösteren bir mektup göndererek, "AB'nin tüm itibarını kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğu" uyarısında bulundu.
Aynı günlerde Avrupa başkentlerinde birbiri ardına düzenlenen Filistin'e destek gösterilerinde AB'nin tutumu sert biçimde eleştirilmeye başlandı.
Birliğin demokrasi ve insan hakları gibi değerlerin savunucusu olduğu yönündeki iddialarının, Rusya'nın Ukrayna'daki sivillere saldırıları karşısında tavrının konu Filistinlilere geldiğinde çifte standarda dönüştüğüne dair sesler yükseldi.
ATEŞKES DEĞİL, "İNSANİ ARALAR" ÇAĞRISI
Ekim ayının sonuna doğru AB'nin ateşkes çağrısı yapması yönündeki beklentiler arttı.
Brüksel'de 26-27 Ekim'de düzenlenen olağan AB liderler zirvesinde günler süren müzakerelerin ardından "insani koridorlar ve çatışmalara aralar verilmesi" yoluyla insani yardımların ulaştırılması çağrısında bulunuldu.
AB ayrıca İsrail-Filistin çatışmasının sonlandırılması için kısa zamanda uluslararası konferans düzenlenmesini istediğini duyurdu.
Bu ayın başından itibaren AB'nin başkenti konumundaki Brüksel de dahil hem sokaktan hem siyasi çevrelerden İsrail ürünlerine boykot, silah satışının kesilmesi gibi çağrılar yükselmeye başladı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell tarafından 12 Kasım'da Birlik adına yapılan açıklamada, "AB, insani yardımın Gazze halkına güvenli şekilde ulaşabilmesi için çatışmalara derhal aralar verilmesi, sınır geçişlerinde kapasitenin arttırılması ve özel bir deniz yolu da dahil insani yardım koridorlarının oluşturulması çağrılarına katılmaktadır." ifadeleri kullanıldı.
Dün düzenlenen AB dışişleri bakanları toplantısından da ateşkes çağrısına dair uzlaşı sinyali çıkmadı.
Borrell, toplantının ardından yaptığı açıklamada, Filistinliler için yeni bir devlet inşa edilmesi, bunun için çatışmanın sonrasına bakılması gerektiği mesajlarını verdi, Gazze'de zorunlu göç ve İsrail işgaline izin verilmeyeceğini söyledi.
Kaynak:Anadolu Ajansı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.