Cumhurbaşkanı Erdoğan: Biz, Yahudi öbür tarafta, Türk öbür tarafta, şu bu demiyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Amerika Dışişleri Bakanı Blinken'ın 'Yahudi sıfatıyla yaklaşıyorum' açıklamasını eleştirerek, "Biz, Yahudi öbür tarafta, Türk öbür tarafta, şu bu demiyoruz. Karşındakine insan sıfatıyla yaklaşacaksın" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Afrika 4. İş ve Ekonomi Forumu Kapanış Töreni'nde yaptığı konuşmada, Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz etkilerini yaşarken İsrail ile Filistin arasında meydana gelen hadiselerin herkesi derinden sarstığını söyledi.
Gerginliğin daha da artarak bölgeye yayılması ihtimalinden endişe duyduğunu belirten Erdoğan, Camilerin, hastanelerin ve sivil yerlerinin bombalanması gibi saldırıları kabul etmediğimizi ve asla etmeyeceğimizi açıkça söylüyorum" dedi.
"EN TEMEL İNSAN HAKLARININ İHLALİ"
Gazze'deki insani durumu kötüleştiren ablukanın bölgeyi provokasyonlara açık, hassas bir duruma getirdiğine dikkati çeken Erdoğan, "Buradan sizlerin aracılığıyla tüm dünyaya sesleniyorum, 360 kilometrekareye sıkışmış 2 milyon insanın elektriğini, suyunu, yakıtını, gıdasını kesmek en temel insan haklarının ihlalidir. " diye konuştu.
Erdoğan, Gazze halkının toptan cezalandırılmasının sadece sorunu büyüteceğini, daha fazla acıya, daha fazla gerilime, daha fazla gözyaşına sebep olacağını aktardı.
"İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİNDE ACABA BUNLAR VAR MI?"
İsrail yönetiminin Refah Kapısı'ndan insani yardım geçişlerine izin vermesi gerektiğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ariş Havalimanına içerisinde ilaç, dayanıklı gıda, konserve, çocuk bezi, su, tıbbi malzemelerin de bulunduğu bir insani yardım uçağımızı bu sabah gönderdik. Çatışmalar başladığından beri bölgeye intikal eden ilk yardım kargosunu götüren uçağımız bugün saat 12.00 itibarıyla havalimanına indi. AFAD Başkanlığımız yeni yardım malzemelerinin bölgeye sevki ile ilgili hazırlıklarını sürdürüyor. Biz bunu yaparken Birleşik Arap Emirlikleri aynı şekilde bunu yaparken, Katar bu tür yardımları yaparken aynı şekilde Suudi Arabistan bunları yaparken ama bir de bakıyoruz ki Amerika buraya uçak gemisi göndermeyi konuşuyor. İngiltere uçak gemisi göndermeyi konuşuyor. İnsan hakları evrensel beyannamesinde acaba bunlar var mı?"
"GAZZE'YE İNSANİ YARDIMLARIMIZI ULAŞTIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Şu anda Gazze'de kadın, çocuk, anne ne var ne yok hepsinin yok edildiğini söyleyen, "Bundan kimse dertlenmiyor. Ama biz dertliyiz, biz dertleniyoruz. Eğer insan hakları evrensel beyannamesine zerre kadar saygınız varsa o zaman kusura bakmasınlar herkes acaba biz buraya ne gibi bir yardımda bulunabiliriz bunu konuşmaları lazım. Ama bunların böyle bir derdi yok. Şimdi kardeş Mısır makamları ile yakın iş birliği içinde inşallah Gazze'ye insani yardımlarımızı ulaştırmaya devam edeceğiz. Milyonlarca insan açlık tehlikesi ile karşı karşıyayken Filistinlilere yapılan insani yardımların kesilmesi ise yeni bir utanç lekesi olarak bu kararı alanların alnına yapışmıştır." dedi.
"TEMASLARIMIZI YOĞUN BİR ŞEKİLDE SÜRDÜRÜYORUZ"
Tüm tarafları aklı selimle hareket ederek önce ateşkesi, sonrasında ise kalıcı barışı görüşmeye davet eden Erdoğan, "Gerek şahsım gerek Dışişleri Bakanım ki şu anda Mısır'a yolda gidiyor. Gerekse MİT Başkanım, rehinelerin salıverilmesi başta olmak üzere krize çıkış yolu bulabilmek için temaslarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. Ancak kimi aktörlerin sükuneti tesis etme yerine ateşe benzin döken provokatif tavırları hem bizim çabalarımızı sekteye uğratmakta hem de krizi derinleştirmektedir." ifadelerini kullandı.
"GAZZE ŞU AN İTİBARIYLA MAZLUMDUR, MAĞDURDUR"
Erdoğan, şöyle devam etti:
"Özellikle bir konuyu ifade etmem lazım. O da şudur; Gazze şu an itibarıyla mazlumdur, mağdurdur. Ama İsrail'in böyle bir mazlum durumu söz konusu değil. Tabi NATO'da beraber olduğumuz Amerika Birleşik Devletleri'nin bölgeye uçak gemilerini göndermesi maalesef barışa, sükunete, diyaloğa, diplomasiye ve taraflar arasında tansiyonun düşürülmesine hiçbir katkı sağlamıyor. Şimdi çok daha önemlisi Amerika'nın Dışişleri Bakanı, benim Dışişleri Bakanım ile görüşme yapıyor. İsrail'e Dışişleri Bakanı sıfatıyla değil bir Yahudi sıfatıyla yaklaşıyorum diyor. Bu nasıl bir politikacı, bu nasıl bir yaklaşım? Bunu söylediğin zaman sana karşındakiler de şunu söylerse. Ben de bölgeye bir Müslüman sıfatıyla yaklaşıyorum derse ne diyeceksin?"
"Biz, Yahudi öbür tarafta, Türk öbür tarafta, şu bu demiyoruz. Karşındakine insan sıfatıyla yaklaşacaksın" diyen Erdoğan, "O çocukların halini görmüyor musun? O şehit edilen yavruların halini görmüyor musun? Annelerinin, babalarının ne hala geldiğini görmüyor musun? Ne diyor, düşünün ben seninle Dışişleri Bakanı sıfatıyla değil bir Yahudi olarak konuşuyorum diyor. Biz bugüne kadar hiç böyle yaklaşmadık. Ülkemdeki İsrail Büyükelçiliklerini şu anda her türlü korumanın altına aldık. Çünkü bu tür dönemlerde her şey olabilir. Biz ülkemizdeki büyükelçilikleri hep bizim güvencemiz altında olması gerekir diyerek güvence altında tuttuk." ifadelerini kullandı.
Kaynak:TRT Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.