Konya çiftçisinin kabusu oldular: Gece diken üstündeler
Konya’nın Ahırlı ilçesinde yaban domuzları silajlık mısır tarlalarını talan ediyor. Çiftçiler gece nöbeti tutmak zorunda kalırken, Suğla arazisinin ekolojik dengesi ve tarımın geleceği tehlike altında. Çiftçiler, yetkililerin çözüm üretmesini istiyor.
Konya’nın Ahırlı ilçesine bağlı Çiftlik Mahallesi’ndeki çiftçiler, yaban domuzlarının silajlık mısır tarlalarına verdiği zararlar nedeniyle gece nöbeti tutmak zorunda kalıyor. Seydişehir bölgesindeki Suğla arazisinde ekilen mısırlar, koçan bağlama döneminde sürüler halinde tarlalara giren domuzlar tarafından talan ediliyor. Çiftçiler, “Bu kadar emek çektik, beklemek zorundayız. Başka çaremiz yok” diyerek yaşadıkları zorluğu dile getiriyor.
SUĞLA ARAZİSİNİN TARIMSAL DÖNÜŞÜMÜ
Suğla Gölü çevresindeki verimli alüvyal topraklar, tarih boyunca nohut ve mısır üretimi için elverişli olsa da yaban domuzlarının artan baskısı nedeniyle nohut ekimi neredeyse tamamen sona erdi. Bir zamanlar Türkiye’nin önemli nohut üretim merkezlerinden biri olan Suğla arazisi, artık domuz tehdidiyle mücadele eden çiftçilerin direnişine sahne oluyor.

ÇİFTÇİLERİN ÇÖZÜM ARAYIŞLARI
Tarlalarını korumak için gece nöbeti tutan çiftçiler, yöntemin hem yorucu hem de sürdürülebilir olmadığını belirtiyor. Çiftçiler, yaban domuzlarına karşı etkili önlemler için yetkililerden acil müdahale talep ediyor. Çitler, avlanma izinleri ve tazminat sistemleri gündemde olsa da henüz somut adımlar atılmış değil. Öte yandan domuzların tercih etmediği bitkilerin ekilmesi gibi alternatifler de araştırılıyor; ancak bu da bölgenin geleneksel tarımını riske atıyor.
SUĞLA GÖLÜ’NÜN DEĞİŞEN EKOLOJİSİ
Gölün kuraklığı ve düşen su seviyesi, çevresinde yeni kuru alanlar oluşmasına yol açarak yaban domuzlarının yaşam alanını genişletti. 2024 yılında çekilen fotoğraflar, gölün çekilen alanlarında hayvanların otlatıldığını gösteriyor. Bu durum, domuz-popülasyonu ile tarım arazileri arasındaki çatışmayı daha da artırıyor.

TARIMIN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ İÇİN ÇAĞRI
Çiftlik Mahallesi çiftçilerinin direnişi, tarımın doğal tehditlerle mücadelesinin bir yansıması olarak öne çıkıyor. Suğla arazisinin geleceği, hem ekolojik dengenin korunmasına hem de çiftçilerin geçim kaynaklarının güvence altına alınmasına bağlı. Yetkililerin somut adımlar atması, bölgede tarımın sürdürülebilirliği açısından kritik önem taşıyor.


Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.