Konya’da eğitim azmini kaybetmeyen Fadime Küçük, 50 yaşında üniversiteli oldu
Konya'nın Karapınar ilçesinde yaşayan 2 çocuk annesi Fadime Küçük, ilkokul ve ortaokulu bitirdikten sonra eğitimine devam edemedi. Evlendikten sonra üniversite okuma hayalini aklından hiç çıkarmayan Küçük, 50 yaşında eğitim hayatına geri döndü.
Konya'nın Karapınar ilçesinde yaşayan 2 çocuk annesi 50 yaşındaki Fadime Küçük, ilkokul ve ortaokulu bitirdikten sonra eğitimine maddi imkansızlıklar nedeni ile devam edemedi. Daha sonra evlenen Fadime Küçük 2 çocuk sahibi oldu.
Evlendikten sonra üniversite okuma hayalini aklından hiç çıkarmayan Küçük, zamanının çoğunu çocuklarına ve evine ayırdığı için eğitimine devam edemedi. Fadime Küçük'ün oğlu Murat ile kızı Gülsüm Küçük ise üniversite eğitimlerini tamamladı.
Çocuklarını üniversite mezunu yapan ev hanımı Küçük, çocuklarından aldığı ilham ile önce lise öğretimini tamamlamanın sevincini yaşadı. Fadime Küçük, çocuklarının ve eşinin teşviki ile bu yıl girdiği Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nda (YKS) Selçuk Üniversitesi Karapınar Aydoğanlar MYO Süt ve Süt Ürünleri Bölümünü kazandı.
"ÇOCUKLARIM BANA DERS ÇALIŞTIRARAK BÜYÜK DESTEK VERDİ"
Fadime Küçük, hiçbir zaman azmimi yitirmediğini, üniversite okumanın çocukluk hayali olduğunu ifade ederek, "Ev işleriyle uğraştığım zamanlarda bile aklım hep dersteydi. Bir an evvel işlerimi bitirip ders çalışmak istiyordum. Çocuklarım da bana ders çalıştırarak büyük destek verdi. Üniversiteli çocuklarımın üniversiteli anneleri olması için çok çalıştım. Eşimin ve çocuklarımın büyük desteği oldu. YKS sınavında 250 puan ile üniversiteye yerleşerek hem 32 yıllık hayalimi gerçekleştirmenin hem de diğer kadınlara örnek olmanın mutluğunu yaşadım” dedi.
"İSTEDİĞİM BİR ŞEYDİ VE HAYALİMDİ"
Duygularını ifade edemediğini, çok mutlu olduğunu anlatan Küçük, "Ortaokuldan sonra eğitimime devam edemediğim için çok üzgündüm. Ama hayali gerçekleştirmek için çok çalıştım. Bu konuda eşimin ve çocuklarımın çok büyük desteği oldu. Beni teşvik ettiler. Sıvana girdim ve kazandım. Bu istediğim bir şeydi ve hayalimdi. Ben de heves hiç bitmedi. Aslında ertelenmiş bir hevesti. Çocuklarımı okutup emek harcadım ve sıra bana geldi. Çocuklar büyüdükten sonra onlar da benim hayalimi destekledi. Sınava girmeden biraz çekindim, bu yaşta olur mu, başarabilir miyim diye. Ama onlar beni destekledi. 'Eğitimin yaşı yoktur. Senin içinde ukde kalmış. Biz başaracağına inanıyoruz' diye bana destek oldular. Sonuçlar açıklanıp okul kazandığımı gördüğümde yaşadığım sevinci anlatamam. Okula ilk geldiğimde öğrenciler beni ilk önce okulda öğretim görevlisi zannettiler. Kendileri gibi öğrenci olduğumu söyleyince çok şaşırdılar. Hepsi benim evladım yaşında. Öğretmenlerin hepsi küçük. Bana abla diyorlar. Öğrencilere annelik yapıyorum. İyi ki gelmişim. Okulu bitirince 4 yıllık bölüme geçiş isterim ama ilk olarak bu okulu bitirmek istiyorum. Kadınların da istediklerinde çok şeyi başarabileceğini gösterdim” şeklide konuştu.
Aynı okulda öğrenci olan Hasan Kabaklı, “Fadime ablayı ilk olarak kütüphanede görmüştüm ve öğretmen zannetmiştik. Öğrenmenin yaşı olmadığını gösteriyor” diye konuştu.
Kaynak:İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.