Konya’da kadın üreticinin şifa yolculuğu markaya dönüştü

Doğanhisar’da yaşayan 48 yaşındaki Neşe Keskin, sadece kendi tüketimi için başladığı safran yolculuğunda bugün kendi markasını kurdu. Keskin, tüketici konumundan nasıl üretici konumuna geçtiğini Haber Dairesi muhabirine anlattı.

İKİ BAHÇE KURDU

Neşe Keskin, “Eşim ve ben sağlık sıkıntılarımız olduğu için birkaç yıl önce safran tüketmeye başladık. Baktık ki hayatımıza çok güzel etkileri var. Kendim yetiştirme kararını aldım. Deneyeyim mi denemeyeyim mi derken baktım ben bu işi yapabilirim diyerek iki tane bahçe kurdum” dedi.

“HER ŞEYİNİ ARAŞTIRDIM”

Üretime geniş çaplı bir araştırma yaparak başladığını belirten Keskin, “İlk önce iklim, toprak, zararlılar, nasıl bir güneş ister, sıcaklığı, her şeyini araştırdım. Bir sene öncesinden toprak hazırlığımızı yaptık. Bir metrekare üzerine kaç kilo soğan dikebiliriz diye planımızı yaptık. 10'ar santime, 10 santim derinliğine, 15-20 santimetre de araları olmak kaydıyla ekimimizi yaptık” ifadelerini kullandı.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIĞA DAYANIKLI

Bir safran çiçeğinin ortalama 45 güne filizlendiğini söyleyen Keskin, “15 gün arayla sulama yaptım. Çünkü safran çok suyu sevmiyor. 45 gün sonra da filizlenmeye başladı. Çiçeklerimiz açmaya başladı. Gerçekten güzel dev çiçekler aldık” diye konuştu.

“SAFRAN KIŞ BİTKİSİ”

Hava şartları, ekim, toprak ve sulamanın verimi etkileyen unsurlar olduğunu dile getiren Keskin, “Safran kış bitkisi, kış çiçeği ve soğuğu seviyor. Çok da su istemiyor. Bu nedenle hava şartları, ekim, toprak ve sulama verimi etkiliyor. Bu sene hava soğumadı. Safran 20 dereceyi bekliyor. Öyle olunca çok uzun bir süreç oldu. Köklenme ve çiçeklenme çok geç kaldı” dedi.

“EKONOMİK GETİRİSİ ÇOK YÜKSEK”

Safran üretiminin ekonomik getirisinin yüksek olduğunu vurgulayan Keskin, “Katma değeri çok yüksek, getirisi çok yüksek. Kendi pazarınızı bulmanız lazım. Ben birçok insanın küçük bir arazisi olsa bile safran üretmesini isterim. Çünkü hem kendi ihtiyacı hem de pazar anlamında çok güzel, verimli, bereketli bir ürün” ifadelerine yer verdi.

KENDİ MARKASINI OLUŞTURDU

Bu sene kendi markasını oluşturduğundan da bahseden Keskin, “Ben zaten kendi pazarımı oluşturdum. Çok büyük alanlarda, çok güzel insanlarla çalışıyorum. Bu sene kendi markamı oluşturuyorum. Patentini alacağım. Hem soğan hem çiçek satışını daha büyük alanlara yaygınlaştırmayı düşünüyorum ve şirketleşmeyi düşünüyorum” dedi.

Bu süreçte devlet desteği de aldığını ifade eden Keskin, “Konya Büyükşehir Belediyesi ilçeler için proje hazırladı. Ben o projeden çok büyük destek aldım. Onlara çok teşekkür ediyorum. Çok minnettarım” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE’NİN EN GÜZEL SAFRAN SOĞANLARI KONYA’DA YETİŞECEK”

Konya’nın toprak yapısının çok bereketli ve verimli olduğunu söyleyen Keskin, “Doğanhisar’daki toprak yapımız, toprağımızın bereketi, hava şartları çok iyi. Türkiye'nin en güzel safran soğanları bu bölgede yetişecek. Ben bunu bütün Türkiye'ye duyuracağım. Çünkü safran benim hayatıma sağlık açısından çok şey kattı. Amacımız şifa dağıtmak, güzel bir bitkiyi yetiştirmek. Onun için de Konya'da büyük üretimler olacağını ben tahmin ediyorum, hayal ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

DÜNYANIN EN PAHALI BAHARATLARI ARASINDA

Safran, kilosu dünya genelinde 1000 - 5000 dolar arasında değişen bir değerli baharat. Türkiye’de ise 1 gramı 50 - 80 TL arasında satılabiliyor. Safranın, özellikle ilaç ve gıda endüstrisinde çok geniş kullanım alanı bulunuyor.