Konya’nın en yüksek dağının zirvesinde besicilerin zorlu mesaisi

Konya'nın Hüyük ilçesinde 2 bin 133 rakımlı Suludere yaylasına çıkan besiciler, sıcaktan etkilenmemeleri için koyunlarını kırkmaya başladı.

İlçeye bağlı Suludere Mahallesinden Kafa Dağı'nın zirvesine gelen besiciler, hayvanlarının bakımını yapıyor.

Yaklaşık 400 küçükbaş hayvanıyla yaylaya çıkan Ahmet Erdoğan, kardeşleri Ramazan ve Süleyman ile işlerini imece usulü yapıyor.

Koyunu kırkma işinin eskiden daha zor olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Şimdi traktörle ağılın bulunduğu yere gelip traktör aküsü ile otomatik kırkma makinasını çalıştırabiliyoruz. Bir koyundan 1,5 ile 2 kilo yün çıkarıyoruz. Müşteri bulursak satıyoruz, ihtiyacı olan komşularımıza veriyoruz. Bu yünler temizledikten sonra ihtiyaca göre yastık, yorgan ve keçe olarak kullanılıyor. Hayvancılık kolay bir meslek değil. Hayvanları kırkmak için sabahları erken saatlerde işe başlıyoruz, akşam saatlerine kadar koyun kırkmayı sürdürüyoruz. Yünlerinden kurtulan koyunun canı rahatlar ve ferahlar, çok hızlı gelişir. Koyunları kırmadığınız zaman mikrop kapar ve hayvanlar parazitlerle hastalık kapar. Biz de kuzularımıza koyunlarımıza hastalık gelmesin diye gözümüz gibi bakıyoruz." dedi.

KONYA KAFA DAĞI NEREDE?

Konya’nın Hüyük ilçesine bağlı Başlamış Mahallesi (Köyü) doğusu ile batısı çam ormanları, meşe ve çalılıklarla kaplı, güney ve kuzeyi ise vadi ve düzlük olan küçük şirin bir orman köyüdür.

Ayrıca Hüyük ilçesinin tek ormanlık köyü olma özelliğini taşımaktadır.

Köyün rakımının yüksek, dağlık ve ormanlık olması nedeniyle temiz ve bol oksijeni bünyesinde barındırır. Hatta yaz mevsiminde akşamları dahi serin havasını muhafaza eder. Temiz hava ve yeşil doğa yapısı nedeniyle çevre köy ve kasabalardan insanlar piknik yapmaya gelir.

Köy merkezinin deniz seviyesine olan yüksekliği 1510 metredir. Kafa dağı 2133 metre yükseltisiyle en yüksek dağ olma özelliğini taşır. Ancak diğer dağlarda bu yükseltiye yakındır.

Sultan Dağlarının eteklerinde olması nedeniyle dağlarında yeraltı zenginliği olarak Mermer, Demir, Barit, Kalsit, Baz ve değerli metal yatak ve zuhurları arasında jeolojik bir ilişkisi vardır. Ancak aktif olarak işletilen her hangi bir tesisi bulunmamaktadır.