Konya’nın göl ortasındaki sırrı
Konya'nın Beyşehir ilçesinde yer alan ve köklü geçmişiyle öne çıkan Kız Kulesi Adası, 230 farklı kuş türüne ev sahipliği yapmasıyla Türkiye'nin ikinci kuş cenneti olarak tanınıyor. Henüz sırrı çözülemeyen bu adanın ürkütücü rivayetleri ise dikkat çekiyor.
Konya Beyşehir Gölü'nün batı kıyısında, Kubadabad Sarayı'nın yaklaşık 3,5 kilometre kuzeydoğusunda yer alan Kız Kalesi veya diğer adıyla Kız Kulesi Adası, doğal güzellikleri ve yüzyıllardır anlatılan efsaneleriyle büyüleyici bir nokta olarak öne çıkıyor.
Yaklaşık 5 dekarlık bir alana yayılan ve en yüksek noktası bin 138 metre olan kayalık ada, kalın duvarlarla çevrili yapı kalıntılarıyla geçmişe ev sahipliği yapıyor.
TARİHİ VE RİVAYETLERİYLE HALA MERAK KONUSU
Yerel halk arasında adadaki tarihi kalıntıların, Selçukluların yazlık sarayı olan Kubadabad Sarayı'nın harem dairesinden kaldığı yönünde yaygın bir inanış bulunuyor. Üzerinde inşa edilmiş bir kalesi bulunan ve stratejik bir öneme sahip olan adadaki kale duvarları içindeki yapı harabeleri ve bulunan çini parçaları, buranın Bizans ve Selçuklu dönemlerinde kullanıldığını gösteriyor.
Beyşehir tarihi üzerine önemli çalışmaları bulunan Muallim Memduh Yavuz ise bu adayı bir asker kışlası olarak nitelendiriyor ve kale ile saray arasında gizli bir yeraltı yolunun varlığını rivayet ediyor.
230 FARKLI KUŞ TÜRÜYLE TÜRKİYE’NİN İKİNCİ KUŞ CENNETİ
Asırlar boyunca 230 farklı kuş türüne ev sahipliği yaparak adeta bir kuş cenneti haline gelen bu şirin ada, Island Manyas kuş cennetinden sonra Türkiye’nin ikinci kuş cenneti durumunda.
Beyşehirliler tarafından hem Kız Kulesi hem de Kız Kalesi olarak adlandırılan ada, güzelliği ve biyoçeşitliliği düşünüldüğünde, “Kuş Kalesi" veya "Kuş Adası" demenin daha uygun olabileceği belirtiliyor.
GÜZELLİĞİ KADAR EFSANELERİYLE DE ÜNLÜ
Adanın gizemini ve çekiciliğini artıran unsurlardan biri de nesilden nesile aktarılan efsaneler.
Bu efsanelerden en bilinenine göre, Kız Kulesi Adası, Kubadabad Saltanat Kenti'nin haremliğiydi. Surlarla çevrili bir kale ve birbirinden güzel köşklerin ortasında yükselen bir kulede, Selçuklu Sultanı'nın güzeller güzeli biricik kızı yaşarmış. Rivayete göre, Sultan bir rüyasında kızının bir yılan sokması sonucu öleceğini görmüş ve bu nedenle kızını bu kale ve kuleye kapatmış. Hatta kuleye yılan girmesini engellemek için Anamas Dağları'ndaki Malanda Mevkii'ndeki saraydan adaya beton borularla su ve süt akıtılmış. Yıllar sonra sultanın kızı hastalanmış ve ülkenin en ünlü hekimleri tarafından iyileştirilmiş. İyileşmesini kutlamak için hediyeler yağarken, yaşlı bir köylü kadının getirdiği bir sepet üzümün içinden çıkan küçük bir yılan, o gece uykuya dalan güzel sultanı sokarak hayatını kaybetmesine neden olmuş.
Beyşehir Gölü'ndeki bu eşsiz ada, barındırdığı tarihi kalıntılar, zengin kuş popülasyonu ve dilden dile dolaşan efsanesiyle her dönem ziyaretçilerini adeta büyülüyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.