Türkiye’nin konuştuğu Konya’daki Büyükşen cinayetinde sanıklar yarın hakim karşısına çıkıyor
Konya Karatay İsmil Mahallesi’nde 2018 yılında meydana gelen ve Türkiye’nin konuştuğu Metin ve Necla Büyükşen çifti cinayetinde 3’ü tutuklu 4 sanık, yarın (21 Eylül 2022) ilk kez hakim karşısına çıkacak.
Türkiye’nin 4 yıldır konuştuğu Metin ve Necla Büyükşen çifti cinayetinde yargılama yarın (21 Eylül 2022) başlıyor.
Olay, 3 Eylül 2018'de, Konya’nın Karatay ilçesi İsmil Mahallesi'ndeki tek katlı evde meydana gelmişti.
Kar maskeli kişi, kapısı açık olan Metin Büyükşen'e ait eve girdi ve emekli memur Metin Büyükşen ile eşi Necla Büyükşen'e ateş etti.
Evde bulunan çiftin kızları Büşra Büyükşen(24), saldırganın dipçik darbesiyle baygınlık geçirdi. Ölü gibi davranan ve daha sonra yatak odasının penceresinden atlayıp, yoldan geçen komşularının aracına binen Büşra Büyükşen, jandarmaya giderek olayı anlattı.
Eve gelen jandarma ekipleri, Necla- Metin Büyükşen çiftinin cansız bedenlerini buldu.
Büyükşen çiftinin aynı mahallede oturan komşularının oğlu Hüseyin K.'nin eski sevgilisi Esra Taş'ın, ayrılma nedeni olarak Hüseyin K'nin annesi ve babasını sorumlu tuttuğu ve adresin karıştırılması sonucu da Büyükşen çiftinin öldürüldüğü öne sürüldü.
İDDİANAME KABUL EDİLDİ
Hazırlanan iddianamede; azmettirici olarak tutuklu sanıklardan Esra Taş, sevgilisi Abdullah Başdemir ile çifte adresi tarif eden aynı mahallede oturan Zekeriya Okşen ile çifti öldürdüğü öne sürülen Ertuğrul Çelik hakkında 'tasarlayarak adam öldürme' suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 'nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal' suçlarından da 3'er yıla kadar yargılanmaları talep edildi.
Ertuğrul Çelik hakkında ayrıca Büyükşen çiftinin kızları Büşra Büyükşen'i yaraladığı için de 'basit yaralama' suçundan 1,5 yıla kadar hapis cezası istendi.
İLK DURUŞMA TARİHİ BELLİ OLDU
Konya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce hazırlanan iddianame kabul edildi, sanıkların yargılanmasına yarın (21 Eylül 2022) başlanacak.
“HAKİM VE SAVCININ AĞZI BAĞLANSIN”
İddianamede Esra Taş'ın tutuklu bulunduğu cezaevinden ailesiyle yaptığı telefon görüşmelerine de yer verildi.
Telefon görüşmelerinde Esra Taş'a, ailesi tarafından cezaevinde olayla ilgili herhangi bir kimseye bildiklerini anlatmaması, dinlenebileceği ihtimali nedeniyle her şeyi telefonda konuşmaması gerektiği yönünde telkinlerde bulunulduğu belirtildi.
Esra Taş, yine yaptığı başka telefon görüşmesinde; annesi D.T'ye ölen bir kişinin çenesine bağlanan bezi alıp, mahkeme günü 'Hakimin ağzı bağlansın, savcının ağzı bağlansın' diyerek dua etmesini söylediği belirtildi.
Esra Taş'ın görüşmenin devamında, '3 kez bağlayıp açacaksın' diyerek annesine batıl inançlar doğrultusunda telkinlerde bulunduğu da aktarıldı.
İLK ÖNCE MİHR ANLAŞMAZLIĞI SANILDI
Olayın ardından başlatılan soruşturmada ilk etapta Büyükşen çiftinin oğlu Uğur ve gelini Betül Büyükşen arasında daha önce yaşanan mihr tartışması nedeniyle öldürülmüş olabileceği üzerinde duruldu. Bu doğrultuda Uğur Büyükşen, eşi Betül Büyükşen ile Betül Büyükşen'in ailesi ve yakınlarından gözaltına alınanlar oldu. Daha sonra gözaltına alınan şüpheliler, serbest bırakıldı.
KOMŞU AİLE YERİNE BÜYÜKŞEN ÇİFTİ ÖLDÜRÜLDÜ
Soruşturma kapsamında Büyükşen çiftinin, yanlışlıkla öldürülmüş olabileceği ihtimali üzerinde de duruldu. Soruşturmayı derinleştiren ekipler, çiftin komşularının evli olan oğulları Hüseyin K. ile Esra Taş'ın, bir süre ilişki yaşadığını ve ayrıldığını belirledi.
Esra Taş'ın da ayrılma nedenleri olarak Hüseyin K.'nin anne ve babasını sorumlu tuttuğu tespit edildi. Esra Taş'ın, Hüseyin K.'nin annesi M.K. ve babası M.K.'yi öldürtmeye karar verip, Abdullah Başdemir'i azmettirdiği belirlendi.
13 Temmuz 2021'de düzenlenen operasyonda Esra Taş, sevgilisi Abdullah Başdemir (47) ve bu çiftin aynı mahallede temasa geçtiği Zekeriya Okşen (40) ile kuzeni Mustafa Okşen'in de aralarında bulunduğu 25 kişi gözaltına alındı. Şüpheliler Abdullah Başdemir, Esra Taş, Zekariye Okşen ve Mustafa Okşen, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Tutuklulardan Mustafa Okşen, 17 Ağustos 2021'de cezaevinde geçirdiği rahatsızlık nedeniyle yaşamını yitirdi. 'Kasten öldürmeye yardım etme' suçundan tutuklu bulunan Zekeriya Okşen de tutukluluk süresine itiraz etti ve 4 Şubat'ta tahliye edildi.
ÖNCE AFGAN ÇOBAN SONRA GÜVENLİK GÖREVLİSİ TUTUKLANDI
Olayın azmettiricisi olduğu ileri sürülen Abdullah Başdemir'in, o dönem çiftliğinde çobanlık yapan ve daha sonra Konya'dan ayrılarak Ankara'ya giden Afgan uyruklu Abdulhamid Uzbek, 'kiralık katil' olduğu iddiasıyla tutuklandı. Soruşturma sürerken, Uzbek 22 Ekim 2021'de adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Yine soruşturma kapmasında gözaltına alınan ve Çumra'da Selçuk Üniversitesi'ne ait bir tesiste güvenlik görevlisi olarak çalışan Ertuğrul Çelik (47), çıkarıldığı mahkemece 22 Nisan 2022'de tutuklandı.
ÖLÜ NUMARASI YAPIP KURTULAN BÜŞRA, KATİLİ TEŞHİS ETTİ
128 sayfalık hazırlanan iddianamenin ayrıntıları da ortaya çıktı. Soruşturma kapsamında aralarında Büyükşen çiftinin aile üyeleri ile Abdullah Başdemir'in çiftliğinde çalışan Afgan çobanların da aralarında bulunduğu 97 kişi hakkında kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verildi.
Büyükşen çiftini öldürdüğü ileri sürülen Ertuğrul Çelik'i, olay günü ölü numarası yapıp, kurtulan Büşra Büyükşen'in teşhis ettiği belirtildi.
Büşra Büyükşen ifadesinde, "Boyu, kilosu, fiziki yapısı, kollarındaki kıl oranı, göz yapısı, göz rengi, göz kapakları ve göz altındaki torbalar itibarıyla evimize girerek, babama ateş eden ve arka odada göz göze geldikten sonra elindeki tüfeğin dipçiğiyle kafama vurarak beni yaralayan şahıstır. Bu şahsı kesin olarak teşhis ediyorum" dedi.
KARIŞTIRILAN ADRESLER UYDU FOTOĞRAFLARI İLE ANLATILDI
İddianamede, Esra Taş'ın, evli olan Hüseyin K. ile yaşadığı ilişkinin sona ermesinden sorumlu tuttuğu Hüseyin K'nin annesi M.K. ve babası M.K.'yi öldürtmeye karar verip, Abdullah Başdemir'i azmettirdiği belirtildi.
Hüseyin K'nin anne ve babasının evi ile Büyükşen çiftinin evinin nasıl karıştırıldığı uydu fotoğraflarıyla detaylı olarak anlatıldı.
JANDARMAYA GİDİP BÜYÜKŞEN ÇİFTİ OLAYINI SORMUŞ
İddianamede; soruşturma kapsamında Esra Taş'ın çevresindeki kişilerin ifadelerinin alınmasının ardından Abdullah Başdemir'in, daha önce bir olayla ilgili tanıştığı jandarmadaki görevliye, cinayete sevgilisinin karışıp karışmadığını sorduğu belirtildi. İddianamede; Başdemir'in ilk kez burada öldürülme olayını dillendirdiği ve kendisinin olayın dışında gibi göstermek istediği yönünde çabalara girdiğine yer verildi.
OLAY SAATİ ARKADAŞLARI İLE MANGAL YAPMIŞLAR
İddianamede, Esra Taş ve Abdullah Başdemir'in, olay saatinde, başka bir yerde bulunduklarına yönelik şahitlik etmeleri için cinayet zanlısı olarak tutuklanan Ertuğrul Çelik'in çalıştığı Apa Mahallesi'ndeki Selçuk Üniversitesi'ne ait sosyal tesiste arkadaşlarıyla mangal organizasyonu yaptıklarının anlaşıldığı belirtildi. Mangal yapıldığı sırada Esra Taş, Abdullah Başdemir ve Ertuğrul Çelik'in bir ara gözden kaybolduğu anlatıldı. Esra Taş, ifadesinde şunları söyledi:
“Saat 20.00'den bir-iki saat sonra Abdullah Başdemir, benim sırtımı sıvazladı. 'Sen rahat ol, o ismi hallettim. Ben öldürttüm. Bu saate kadar sahipsizmişsin. Bundan sonra ben varım' dedi. Bunu kimi kastederek söylediğini bilmiyorum. Ben ona 'Sen aslansın, yaparsın' dedim."
Haber Dairesi (Konya Haber)
Kaynak:Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.