Küresel ölüm nedenleri arasında 10. sırada

Washington Üniversitesi araştırmacıları öncülüğünde uluslararası bir grup tarafından yapılan Küresel Sağlık Yükü Çalışması ile dünya genelinde diyabet hastalığına bağlı ölüm oranlarının bir yılda sadece yüzde 0,6 azaldığı, son 10 yılda küresel ölüm nedenleri sıralamasında ise 10. sıraya yükseldiği belirlendi.

Küresel ölüm nedenleri arasında 10. sırada

Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Avrupa Endokrinoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız yaptığı açıklamada, halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabetin önemli bir sağlık sorunu olduğunu söyledi.

Tüm tıbbi gelişmelere rağmen, diyabetin adeta bir salgın halini almaya başladığı uyarısı yapan Yıldız, bu hastalığa bağlı ölümlerin istenilen ölçüde kontrol altına alınamadığını ifade etti.

Prof. Dr. Yıldız, dünyada 425 milyon diyabetli olduğunu, 2040'da bu rakamın 640 milyonun üzerine çıkmasının öngörüldüğünün altını çizerek, "Oysa 1980 yılında 2040 yılı için yapılan diyabetli birey sayısı tahmini yalnızca 108 milyondu. Ülkemizde her 7 kişiden birinde diyabet, her 3 kişiden birinde ise halk arasında 'gizli şeker' olarak bilinen prediyabet var. Önümüzdeki 10 yıl içinde diyabetli birey sayısının 11 milyon üzerine çıkması bekleniyor." diye konuştu.

Diyabetin gittikçe daha genç yaşlarda ortaya çıkmaya başladığını, diyabetli kişilerin yarısının tanılarının farkında olmadığını ifade eden Yıldız, "Dünyada her 8 sekiz saniyede bir kişi diyabete bağlı hayatını kaybediyor. Üstelik yüksek şekere bağlı ölümlerin yarısı 70 yaş öncesinde gerçekleşiyor." bilgisini verdi.

- "Diyabet, dünyada kadınlara oranla erkeklerde yüzde 13,2 daha fazla görülüyor"

Diyabet sıklığına ilişkin yeni çalışma sonuçları hakkında bilgi veren Yıldız, Küresel Sağlık Yükü Çalışması'nda (GBD) önemli çıktılar elde edildiğini söyledi.

Yıldız, "Saygın bilim dergilerinden JAMA'da yeni yayımlanan Küresel Sağlık Yükü Çalışması (GBD) değerlendirmesine göre, son 10 yılda diyabete bağlı ölümlerde yıllık sadece yüzde 0,6 oranında bir düşüş var. Diyabet ölümlerinde en fazla artış yüzde 9,1 ile Gürcistan'da, en fazla azalma yüzde 13,5 ile Singapur'da. Diyabete bağlı en fazla ölüm gözlenen beş ülke sırasıyla Hindistan, Çin, Endonezya, Meksika ve ABD. Yalnızca bu beş ülkede yılda yarım milyona yakın diyabete bağlı ölüm gerçekleşiyor." diye konuştu.

Yıldız, yine aynı çalışmanın sonuçlarına göre, diyabetin son 10 yılda küresel ölüm nedenleri sıralamasında 100 binde 13,2 ölüm ile 14. sıradan 10. sıraya yükseldiğini söyleyerek, şöyle devam etti:

"Küresel Sağlık Yükü Çalışması sonuçlarında, dünyada diyabetin kadınlara oranla erkeklerde yüzde 13,2 daha fazla görüldüğünü ortaya koydu. Erkek ve kadın arasındaki fark, Asya-Pasifik bölgesi ve Orta Avrupa'da yüzde 34'e yükseldi. Buna karşılık Türkiye verileri kadınlarda erkeklere göre diyabetin yüzde 8, prediyabetin yüzde 26 oranında daha fazla olduğunu gösteriyor."

- "Diyabet riski anne karnında başlıyor"

Yıldız, diyabetin önlenemeyen yükselişinde genetik riskin yanı sıra çevresel faktörlerin büyük önem taşıdığına dikkati çekti.

Kilo fazlalığı ve obezite, hareketsiz yaşam, serbest şeker tüketiminde artış, diyabet gelişimi için en bilinen ve en sık suçlanan risk faktörleri olduğunu dile getiren Yıldız, "Diyabet riski, henüz anne karnında başlıyor. Bir bebeğin annesinde gebelik öncesinde veya gebelik esnasında diyabet olması, bebekte de riski artırırken, normal doğum yerine sezaryen doğum yapılması, anne sütü ile beslenmeme ya da kısa süre beslenme, bebeklikte fazla antibiyotik kullanımı da hem diyabet hem obezite gelişmesini kolaylaştırıyor." dedi.

Prof. Dr. Yıldız, sağlıklı vücut ağırlığının korunması, her gün 30 dakika düzenli egzersiz yapılması, Akdeniz tipi ve sebze ağırlıklı beslenilmesi, tütün ve tütün mamullerinin kullanımından ve maruziyetten kaçınılması, alkolden uzak durulması halinde diyabet riskinin yüzde 50'nin üzerinde azaltılmasının mümkün olduğunu vurguladı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.