Konya’nın Cihanbeyli ilçesinde, geçmişte çok sayıda kuş türüne ev sahipliği yapan Tersakan ve Bolluk gölleri, bu yıl tamamen kurudu. Bir zamanlar suyla dolu olan göller, bugün çatlamış toprakları ve tuz tabakasıyla çorak arazileri andırıyor.
Konya’nın 2 gölü daha kurudu! Manzara yürek yakıyor
Konya’nın Cihanbeyli ilçesindeki Tersakan ve Bolluk gölleri tamamen kurudu, son görüntüleri yürek yaktı. Kuşların göç ve üreme alanı olan göllerin kaybolması, hem yaban hayatını hem de endüstride kullanılan minerallerin üretimini tehdit ediyor.
Kuraklığın etkisiyle yağışların azalması, akarsuların kesilmesi ve yer altı sularının çekilmesi nedeniyle beslenme kaynakları yok olan göller, hem doğal yaşam hem de ekonomi için kritik kayıplara yol açıyor.
Göçmen kuşların konaklama ve üreme alanı olarak bilinen bu göllerin kuruması, yaban hayatını da ciddi şekilde tehdit ediyor. Çok sayıda kuş türünün göllerde konakladığını belirten uzmanlar, bu kaybın ekosistemde onarılması zor sonuçlara yol açacağını ifade ediyor.
Konya Teknik Üniversitesi (KTÜN) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fetullah Arık, göllerin yok olmasının sadece su kaybı anlamına gelmediğini vurguladı.
Arık, “Bu göller kuşların yaşam alanlarıydı. Göçmen kuşlar burada üreme dönemlerini geçirip daha sonra sıcak bölgelere göç ediyorlardı. Suyu kaybettiğimizde, canlı varlığını da kaybediyoruz. Bu kuşları buraya çeken en önemli şey suyun varlığıydı.” ifadelerini kullandı.
Tersakan ve Bolluk gölü, halk arasında “acı su” olarak biliniyordu. Bu göllerden çıkarılan sodyum sülfat ve sodyum karbonat, yıllardır endüstride önemli bir hammadde kaynağı olarak kullanılıyordu.
Prof. Dr. Arık, tuzun sadece sofrada değil, pek çok sanayi dalında kullanıldığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Sudan çıkarılan mineraller kimya sanayi için çok değerliydi. Özellikle sodyum karbonat ve sodyum sülfat birçok alanda kullanılıyor. Bu göllerin suları tarımsal sulama için değil, endüstri için gerekliydi. Şimdi bu kaynak da kaybolmuş durumda.”
Arık, bölgede yaptıkları incelemelerde yer altı sularının kritik seviyede azaldığını belirtti. Ruhsatlı kuyuların yanı sıra kaçak kuyuların da yoğun şekilde kullanılması, yer altı su seviyesini her geçen gün daha da düşürüyor.
Arık, “Bazı gözlem kuyularında onlarca metreyi bulan düşüşler söz konusu. Vatandaşlar mevcut kuyularında su bitince yenisini açıyor ama yeni açılan kuyularda da su bulunamıyor. Bu yıl sahadaki birçok gölet neredeyse tamamen kurudu.” diye konuştu.
Uzmanlar, Konya Kapalı Havzası’ndaki bu kurumanın Türkiye’nin en büyük tarım arazilerinden biri olan Konya Ovası’nı doğrudan tehdit ettiğini belirtiyor. Göllerin kaybolması hem ekosistemde geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açıyor hem de endüstriyel üretimde ciddi kayıplara neden oluyor.