Trabzonspor gerçekten iyi bir takım.
Bir haftadan bu tarafa ‘final’ gibi hazırlanıyorlar. Çok korkuyorlardı Konya’dan…
Tüm şehir bu maça kilitlenmişti.
Konyaspor’u yenerlerse şampiyonluklarını ilan edeceklerdi. Bu onların psikolojisiydi. Haksız değiller. Yılar sonra ilk defa şampiyonluğa bu kadar yakınlar. Maçtan sonra da zaten mini bir şampiyonluk kutlaması vardı şehirde… Abdullah Avcı’da şampiyonluğun ışığını gördüklerini ilan etti. Biraz erken ama bildiği şeyler var galiba… Yoksa öyle 13 maç kala ışık görülmez…
Bizim için galibiyet müthiş bir başarı olacaktı. Lig sonuna kadar nefesimizi ensesinde hissedecek Trabzonspor, daha fazla hata yapacak, şampiyon olma ihtimalimiz güçlenecekti.
Ahmet Çalık’ı kaybetmenin travmasını henüz üzerimizden atamadık. Üstelik Serdar Gürüler gibi bir oyuncumuzu da kaybettik. Buna rağmen kötü oynamadık.
Maça baktığımızda ne Trabzonspor için abartılacak bir oyun üstünlüğünden bahsedebiliriz ne de Konyaspor için her şey bitti diyebilecek bir sonuç oluştu…. 2-1’lik yenilgi, zoraki bir galibiyet, hak edilmemiş bir mağlubiyet gibi görülür. Biz de öyle görüyoruz. Son dakikalarda biraz daha dikkatli olabilseydik, beraberlik gelebilirdi.
Konyaspor için kaybedilmiş bir şey yok. 1 maçımız eksik. O maçtan galip ayrıldığımızda puan farkı 9’a düşecek. Daha ligin kaderini değiştirecek çok maç var. Trabzonspor da tökezleyecek. Yeter ki biz inancımızı kaybetmeyelim.
Belki şampiyonluk yarışında yara aldık ama Avrupa hedefimiz devam ediyor. Yeter ki inanalım.
Maçın hakemine gelince…
Onun için başkan Özgökçen gereğini söyledi.
Takdir hakları diye bir şey konuşuluyor, spor camiasında… Hakeme masumiyet kazandıran bir algı… Hakem takdir haklarını bir takımın lehine kullanabilirmiş gibi bir algı oluşturuluyor.
Hayır efendim, kullanamaz.
Hakemin takdir hakkı bir takımın lehine, öbürünün aleyhine olamaz.
Hakem adam gibi yönetir maçı.
Spor yorumcularına bakılırsa, sorun yok… Zaten o yorumcular değil mi, ligin tadını kaçıran.
Be ya hu…! İlla büyük takımları yanında olmak zorunda mısınız?
Hakemler bugüne kadar takdir haklarını hep doğru kullansaydı, Konyaspor’un belki 10 puan fazlası olacaktı. Hakemler neden sıra bize gelince hem karşı taraftan yana kullanıyor takdir haklarını?
Bu konuda Fatih başkanın sonuna kadar yanındayım. Tüm Konya’da yanında.
Galibiyet, mağlubiyet hepsi olur… Sonuçta futbol bu… Üç ihtimalli bir oyun. Ama haksızlık yapmaya değmez. Koca bir şehrin emeği var sonuçta… Yani tüm bu takdir haklarından sonra Trabzon bizi yenmiş mi oluyor? Ayıp ya! Hakeme ‘takdirli bir pekiyi’ veriyoruz.
Bu arada maç saatini beklerken hayatını kaybeden taraftara üzüldük. Allah rahmet eylesin.
İlhan Hoca’ya gösterilen kırmızı kartın hesabı da sorulmalı. Bu iş bu kadar basit olmamalı…