Konyalı Fırat Yılmaz Çakıroğlu şehadetinin 10. yılında unutulmadı

Aslen Konyalı olan ve milliyetçi kimliğiyle tanınan Çakıroğlu, üniversiteli gençler arasında sevilen bir isim olarak biliniyordu. 24 yaşında yaşamını yitiren Çakıroğlu’nun ölümü, kamuoyunda büyük yankı uyandırmış ve geniş çaplı tepkilere neden olmuştu.

“BÜYÜYÜNCE ŞEHİT OLACAĞIM”

Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun öğretmen annesi Özlem Erdem katıldığı programda “Ben şehadetinden sonra öğrendim beş yaşındayken bir öğretmen arkadaşımız Fırat’a sormuş ben yokken “Fırat sen büyüyünce ne olacaksın” demiş. “Ben büyüyünce şehit olacağım” demiş beş yaşındayken. Ve ben bunu bana baş sağlığına geldiğinde öğrendim bilmiyordum. Fırat on altı yaşındayken oturuyorlarmış. Sonra Fırat ayı göstermiş. Dolunaymış. “Tayfun bak bu dolunayı görüyorsun değil mi” demiş. “Bu aya çıkan ilk insanın ismi nasıl unutulmadıysa ben de öyle bir şey yapacağım ki benim ismim de unutulmayacak ölümsüzleşecek” demiş.

Tabi bunu duyunca kadere zaten inanıyoruz ama bizzat bunları duyunca artık kadere boyun eğmekten başka bir şeyimiz yok. Ve Fırat şehit olmak istiyordu. Ülkü ocakları ile tanışması üniversite kampüsünün içerisine ilk sene girdiğinde malum o zaman çözüm sürecinden dolayı her tarafı zapt etmiş durumdalardı. Stantlar açılmıştı, broşürler dağıtılıyordu bebek katilinin resimleri vardı paçavralar asılıyordu. Fırat’ın şok olduğunu söylüyorlar. O olayı yaşayan arkadaşları o standa tek başına bir tekme attığını söylüyor” dedi.

“ARAMIZDA EN DELİKANLIMIZ OYDU”

Ege Üniversitesi eski okul başkanı Hakan Karaca, “Cem yardımcım dedi ki Fırat diye bir arkadaşım var onlar gelecek akşam. Akşam geldiler karşımda oturuyor. O gün edebiyatın önünden geçerken en az 7-8 tane masa farklı fraksiyonların masaları. Bunun en büyük hakimi zaten PKK yurtsever gençlik denilen o örgütün masası ve o masanın önünde bir Abdullah Öcalan fotoğrafı PKK dergileri ve akşama kadar PKK marşları çalıyor.

Fırat’da ilk geldiğinde onları görüyor ve kimsenin yapamayacağı cesaret edemeyeceği şeyi yapıyor hiçbirimiz onu yapmadık zaten hep de söylüyoruz aramızda en gözü delikanlımız oydu. “Burada bu faaliyetleri size yaptırtmam” diyor hatta masaya vuruyor oradaki PKK’lı öğrenciler şaşırıyor. İlk defa böyle bir tepki görüyorlar ne yapacaklarını bilemiyorlar. Fırat tek başına onlara karşı koyuyor.” dedi.

“OĞLUMUZ FIRATI KAN KAYBINDAN KAYBETTİK”

Özlem Erdem sözlerine şu şekilde devam etti:

“En son 14 Ekim 2014’te Atatürk’e saygı yürüyüşünde diğer sivil toplum örgütleri ile beraber bunu düzenliyorlar o zaten artık öğrenci kılığındaki PKK’lıların Üniversitenin içerisindeki PKK’lıların Fırat’ı iyice hedef almasını sağlıyor. Sosyal medyada da o en öndeki reis diye hitap ettiğiniz Fırat Yılmaz Çakıroğlu’ndan sorulacak hesabımız var diye tehdit ediliyor ama Fırat tabi ki yine aldırmadan devam ediyor önceden planlanmış bir şey çünkü Fırat’ım oraya bilerek çekiliyor öğrenci kılığındaki Nurullah Semo tarafından hakikaten kahpece şehit ediliyor.

Fırat çok deli dolu hareket eden ve bir şeyi yapacağı zaman arkasına hiç bakmadan gittiği için korkusuzca içeriye giriyor zaten kameralarda da gördük bir şekilde çekiliyor oraya içeriye girdikten zaten bir 25 saniye sonra 6 yerinden bıçaklanmış bir şekilde kendisi Yürüyerek çıkıyor bir sandalyeye oturuyor orada kendisini kaybediyor. Şey deniliyor: Ambulans 45 dakika sonra geldi ben bizzat gördüm evet geç geldi ama 25 dakika sonra geldi. Şöyle bir şey yapılmış ilk 5 dakika içerisinde geldiğinde bir ambulans oradaki PKK’lı öğrenciler ambulansın önünü kesiyor esas yaralı burada deyip zaman kayıp edilsin diye oraya yönlendiriyorlar. O sırada anonslarda esas Fırat’ı söylüyorlar orada sıkıntı yaşayan bir öğrencimiz var diye bunu fark edince sağlık memurlarını bir dershaneye kilitliyorlar Fırat’ın yanına gitmesin diye. Bu nedenle oğlumuz Fırat’ı kan kaybından kaybettik. Orada karşıt görüşlü öğrenci yoktu orada tamamen vatan hainleri ile vatanseverler vardı sadece ülkücü camiası milliyetçi camiası değil tam zıt görüşlü olan insanlar bile Fırat’ıma üzüldü benimle birlikte yeri geldiğinde ağladılar.”

ADI BİRÇOK YERDE YAŞATILIYOR

Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun adı, Türkiye’nin birçok noktasında parklara, kütüphanelere ve eğitim kurumlarına verilerek yaşatılmaya devam ediyor.

Öte yandan, Çakıroğlu’nun şehadetinin ardından ailesi ve yakın çevresi, onun anısını yaşatmak adına çeşitli sosyal projelere öncülük etmeye devam ediyor. Eğitim bursları, anma etkinlikleri ve gençlerin bilinçlendirilmesi için gerçekleştirilen faaliyetlerle Çakıroğlu’nun mücadelesi gelecek nesillere aktarılıyor.